Genç Bir Simge

17 Kasım 2014 Pazartesi

Sinan Kavak, genç bir öğretmen dostumuzdur. Elbistan’da, Haymana’da, Mamak’ta öğretmenlik yaptıktan sonra Milli Eğitim Bakanlığı’nın yöneticilik sınavını kazandıktan sonra bir süre müdür yardımcılığı da yaptı. İlk gençlik yıllarında ÇYDD ve ADD gençlik örgütlenmelerinde başladığı demokratik savaşımı, bugün Eğitim-İş Ankara 2 No’lu Şube’nin Başkanlığı’nda sendikacı olarak sürdürüyor.
Sinan Kavak, eğitimde, 1923 devrimi sonrası benimsenen bağımsızlık ruhunun, yaşamın her alanında bilimsel yaklaşımlar sergileyebilen “yurttaş” yetiştirme ülküsünün eritildiği kanısında:
“Bugün o yıllarda kazanılan her mevziden hızla uzaklaşılmış, eğitimin yönü 4+4+4 gibi uygulamalarla Cumhuriyet öncesindeki üçlü yapıya doğru sürüklenmektedir. Bir yanda imam hatipler, diğer yanda teşviklerle daha da güçlendirilen özel okullar ve kısıtlı olanaklarla halk çocuklarını sermayenin ihtiyacı olan ara eleman olarak yetiştirmekten öteye gidemeyen devlet okulları. Eğitim sistemi böyle şekillendirilirken ona uygun eğitim çalışanı da yetiştirilmeliydi. Bunun için Cumhuriyetin idealist, halka önderlik eden gözü pek öğretmenleri, metalaşmış bilgiyi kendisinden istenen şekilde veren teknisyenlere dönüştürülmek istenmektedir.
Bu şartlar, eğitim sendikalarının üzerine büyük sorumluluklar yüklemekte. Daha Milli Mücadele yıllarında ulusal eğitim için öğretmenleri göreve çağıran Atatürk, bugün de eğitim emekçilerinin önündeki yolu çizmektedir aslında.”
Laik, demokratik, bilimsel ve parasız eğitimi savunmanın, özlemi duyulan çağdaş toplumun öncelikleri olduğunu bilincine sindirmiş Sinan Kavak’ın eğitimci ve sendikacı olarak yürüdüğü yol, Cumhuriyetçilerin gür soluğunun hep genç kalacağının kanıtıdır.  

Hizmet Protokolü
Milli Eğitim Bakanlığı, “sünnet-i seniyyeye ittiba ederek çeşitli hizmetlerin ifası” için kurulan Hizmet Vakfı ile işbirliği protokolü imzaladı. Çeşitli illerde Hizmet Vakfı, “gönüllü öğreticiler” aracılığıyla devlet okullarında “değerler eğitimi” verecek.
Devlet okullarında “değerler eğitimi” verecek Hizmet Vakfı’nın yayımladığı “eser”lerden bazıları şöyle:
Tesbihat, Hizbül Kur’an, Yasin Cüzü, Amme Cüzü, Kur’an Elifbası, Risale-i Nur Tercümeleri (Özbekçe, Rusça, Almanca, Fransızca, Kürtçe).  

Halit Çelenk Ödülü
Türkiye Barolar Birliği (TBB) çok yerinde bir karar aldı ve Türkiye’deki sol hareketin unutulmaz savunucularından Halit Çelenk’in adına her yıl verilecek bir ödül koydu.
Halit Çelenk’in kızı Serpil Güvenç, ödülün işlevini köşemize anlattı:
“Halit Çelenk, her zaman ezilenlerin yanında saf tuttu. 12 Mart ve 12 Eylül askeri darbe dönemleri öncesi ve sonrasında gerici, işbirlikçi iktidarların baskısına uğrayan devrimci, demokrat, ilerici, sosyalist, komünist yüzlerce genci, öğretmeni, yazarı, çevirmeni, sendikacıyı, akademisyeni, işçiyi, gazeteciyi, onların yanı sıra siyasal sol partiyi, demokratik kitle örgütünü, sendikayı savundu; sık sık savunmanlıktan sanıklığa geçti ve belki de en önemlisi, paranın saltanatına hiç baş eğmedi. Bunların yanı sıra Türkiye tarihinin yarım yüzyılı aşkın, önemli bir dilimine tanıklık etmiş bir siyasi kişilikten söz etmekteyiz.
Babamı yitirdikten sonra, ödül komitesinde de yer alan bir grup devrimci hukukçu, eşim Kaya Güvenç ve benimle görüşerek Halit Çelenk adına bir ödül verilmesi düşüncelerini paylaştılar. Bu düşünce bize de sıcak geldi.
Sevgili hocalarımız Prof. Dr. Rona Aybay ve Prof. Dr. Korkut Boratav bize omuz verdiler. Deniz’lerin avukatlarından dostumuz avukat Erşen Şansal, TBB Başkan Yardımcısı Başar Yaltı, avukat Bilgütay Durna, avukat Özlem Şen, eski Anayasa Mahkemesi raportörü Ali Rıza Aydın, avukat Barış Aybay, Prof. Dr. Ali Murat Özdemir ve Dr. İlker Kılıç ödül komitesinde seçici ve düzenleyici kurul üyeleri olarak yer alıyorlar.
Ödülle ilgili çalışmalarımızda TBB Başkanı Metin Feyzioğlu ve yönetimi, maddi ve manevi desteklerini esirgemediler. Ödül değerlendirilmesindeki ana kıstas, eserlerin Halit Çelenk’in hukuk anlayışıyla uyumlu olması. Halit Çelenk’in yaşamı, eserleri, mesleki ve yaşam mücadelesi, fikirleri ile hukuk ya da bu bağlamda hukuk/ toplumsal ilişkiler arasında bağlantı kuran yayın, tez ya da diğer çalışmalar değerlendirmeye alınacak.”
Halit Çelenk, adıyla, sanıyla, ömrü boyunca savunduğu ilkeler ile kuşaktan kuşağa aktarılacak. Ne mutlu!

Fatura
Laforizma, İbrahim Eroğlu’ndan: Sarayının aylık elektrik faturası 700 bin liraymış. Her aya, bir kol saati yani...  

Ölü
Ahmet Davutoğlu ile birlikte AKP’nin anketlerde düşüşe geçmesi, merkez sağda bir hareketlenme yaratır gibi oldu. Arayışlar başlamış. 

Kulağımıza geldi: Eski Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’e sormuşlar, “ANAP’ı, DYP’yi canlandırsak nasıl olur?” diye. Yanıtı, “Ölüyü diriltemezsiniz” olmuş.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Şamar örnekleri 6 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları