15 Temmuz AKP’nin hezimetidir: Tez, yeni bir sentez...

18 Temmuz 2019 Perşembe

Seçmenin 17 yıl boyunca AKP’ye açtığı onca kredinin heba olmasının ardından, “AKP’den sonra iktidara kim gelir” sorusunun yanıtı birden fazla seçenek içeriyor.
2023’e giderken çoklu bir kavşaktayız.
Yakın tarihimize siyasi çizgiler açısından baktığımızda şöyle bir tanımlama yapabiliriz:
İktidara partilerden çok sentezler geliyor...
Bu, toplumsal barış açısından olumlu bir şey. Kutuplaşmalar yaşanıyor, ancak derinleşmiyor. Daha doğru anlatımla toplum derinleşmesine izin vermiyor. İstanbul örneğinde olduğu gibi, “Beni benim oyumla ayrıştırma” diyor.

***

Güncel duruma gelmeden önce yakın geçmişten örnekler verelim:
Özal, 1983’te dört eğilimi birleştirerek tek başına iktidara geldi. İki seçim sonra o eğilimler dağıldı, partisi ANAP da dağıldı. Şimdi oğlu Ahmet Özal, ilginç deneyimler paylaşıyor.
Demirel, Özal’ı yenmek için Erdal İnönü ile koalisyon kurdu. 1991’deki bu koalisyon şöyle yorumlandı:
150 yıl sonra iki ana akım bir araya geldi.
Bu koalisyon merkez sağla merkez solu yakınlaştırdı. Demirel’in cumhurbaşkanlığı 12 Eylül öncesi başbakanlığından farklı oldu.
1999’da Bülent Ecevit ile Devlet Bahçeli bir araya geldi. Bu da siyasi tarihimizdeki çok ciddi bir kutuplaşmanın ucunu törpüledi.
2002’de AKP, önceki koalisyonların isteneni vermemesinden yaralanıp yeni bir koalisyon kurdu. Milli Görüş ana akımının üstüne biraz merkez sağ, eser miktarda sol, hava katacak kadar milliyetçilik ekleyip iktidara geldi.
Sonra Milli Görüş gömleğini çıkardı. Yola çıktıklarını, yolda bulduklarıyla değiştirdi, başkalaşıp parti devleti olma yoluna girdi.
Sonuç olarak bu iktidar sentezi de bitti. Uzatmalar ne kadar sürer?
Bunu seçeneklerin gücü belirleyecek...

***

15 Temmuz’un üçüncü yılı gösterdi ki; AKP bunca yaşananlardan hiç ders almamış. Ya da ders alma gücünden uzaklaşmış.
Şurası gerçek; FETÖ, önceki tüm hükümetlerden destek gördü. AKP ise FETÖ’yü devlete ortak etti. FETÖ de “Ortak olmak yetmez, teslim almak istiyorum” dedi. AKP, bu boyutu gizleyerek FETÖ ile mücadele etmek istiyor!
15 Temmuz’un ülkeyi daha büyük bir yıkıma sürüklemesini toplum ve devlet kurumlarının sağduyusu engelledi.
FETÖ’nün dış etkenlerini, FETÖ’nün yaşadığı ülkede aramak gerekir.
İçte ise AKP, FETÖ’den boşalan ortaklığa, 15 Temmuz’da direnen unsurlar yerine kendi kökleriyle bağlantılı, FETÖ gibi devletten beslenen unsurları almak istiyor. Bunun adı FETÖ ile mücadele mi olur, mukavele mi?
AKP’nin 2002’de oluşturduğu sentezin çöktüğü son 15 Temmuz’da bir kez daha görüldü.
AKP, içeride başarısızlığa sürüklendikçe, iç düşmanlar yaratma çabaları sonuçsuz kaldıkça dış sorunlara sarılacak. Bu, bütün dünyada geçerli bir yöntemdir; içeride çok sıkıştınsa, dışarıda sorun üret!
Şimdi tez elden yeni bir sentez gerek!
Bu sentez toplumun arayışlarıyla oluşacak. Onu yakalayan sentezin motoru olur.
Ali Babacan bunun “huzur” olduğu görüşüyle yola çıkmaya hazırlanıyor. Ancak Erdoğan’ın huzuruna çıkıp izin aldıktan sonra atılacak adımdan huzur çıkmaz.
Bunu CHP’den bekliyoruz, istiyoruz...  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

İYİ Parti çıkmazı! 18 Nisan 2024
Zafer sorumluluğu... 17 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları