Türk Dili ve Harfleri… (2)

26 Temmuz 2019 Cuma

Mustafa Kemal Atatürk, “Türk Dil Kurumu’nu (TDK)” kurmadan önce 2 Eylül 1930’da kendi el yazısıyla şöyle yazmıştı:
“Millî hisle dil arasındaki bağ çok kuvvetlidir. Dilin millî ve zengin olması, millî hissin inkişafında başlıca müessirdir. Türk dili, dillerin en zenginlerindendir. Yeter ki bu dil, şuurla işlensin.
Ülkesini, yüksek istiklâlini korumasını bilen Türk milleti, dilini de yabancı diller boyunduruğundan kurtarmalıdır.”
1931’de şöyle söylemişti:
“Türk milleti, geçirdiği nihayetsiz felaketler içinde ahlakının, anneannelerinin, hatıralarının, menfaatlerinin, kısaca bugün kendi milliyetini yapan her şeyin dili sayesinde muhafaza olduğunu görüyoruz. Türk dili, Türk milletinin kalbidir, zihnidir.
Bir ulusun dili, bütün bilim kavramlarını oluşturacak şekilde gelişmemişse, o ulusun bilim ve kültür alanında bir varlık göstermesi beklenemez...”

***

TBMM; Atatürk’e “harf devrimi” nedeniyle, 1 Kasım 1928’de az bilinen bir hediye verdi... Bitkisel bezemeli, “TC”li, dikdörtgen çerçevesi ve 29 harfi de altın olan hediyede, “Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından Reisicumhur Gazi Mustafa Kemal Hazretlerine, karar tarihi: 1 İkinci Teşrin 1928” yazılıdır.

***

Türkiye Radyo Televizyon Kurumu’nun (TRT) Türkçesine, yeniden göz atalım... Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) ile birlikte “etkin Türkçe için” işbirliği “Önce Türkçe Projesi’ni(!)” başlatmışlardı...
Bakalım TRT bu işbirliğini nasıl uyguluyor?

***

TRT’de, bir üniversiteden söz edilirken “kampüs” deniliyor. Oysa doğrusu “yerleşke” değil mi? Peki, “prodüktör (yapımcı)”, “risk (tehlike)” değil mi?
“Sezon (mevsim)”, “Sezon finali” sözcükleri ne demek oluyor? Başka örnekler: “Organizasyon (düzenleme)”, “koordinasyon (eşgüdüm)”, “test (deneme)”, “komplike (karmaşık)”, “dizayn (tasarım)” olmuyor mu?

***

Uluslararası ya da ulusal kurum adlarının kısaltmalarında temel kural; önce kurumun tam adı ve ardından kısaltması yazılır. Bazı gazete haberlerinde bu kurala hiç uyulmuyor. Örneğin: “Birleşmiş Milletler (BM)”, “Avrupa Birliği (AB)”...
Her nedense “Kuzey Atlantik Anlaşması Örgütü” için, gazetelerimizde İngilizce “NATO” kısaltması kullanılıyor, Fransızlar ise İngilizcesi ile değil, Fransızcası ile “OTAN” yazıyorlar... Türkçe kısaltması “KAAÖ” değil mi?

***

Yunanistan, Bulgaristan, Ermenistan, Türkmenistan, Kazakistan gibi bazı ülke adlarının sonundaki “istan” takısı “ülke, toprak, bahçe” demektir…
Yunan ülkesi, Bulgar ülkesi, Ermeni ülkesi, Türkmen ülkesi, Kazak ülkesi, “gülistan (gül bahçesi)” değil mi?
TRT’de, Bulgaristan vatandaşlarına “Bulgar” derken, Yunanistan vatandaşlarına neden “Yunanlı” deniliyor? “Bulgarlı” diyebiliyorlar mı? Aynı yanlış “Finland” için de geçerli... “Land” takısı, tıpkı “istan” gibi “ülke” demek... Ama TRT’de, “Finlandiyalı”, deniliyor, her nedense “Fin” denilmiyor!

***

Batı Ege’de ünlü Kral Karun’un halkı “Lid”, devletinin adı da “Lidya”dır. Sonundaki “ya” takısı “istan, land” gibi ülkeyi bildirir. “Lidyalılar” demek yanlıştır...
İngilizcede “Avrupa” kıtasına “Europe” denilir. Bu sözcüğün telaffuzunun etkisiyle bu kıtanın adı Türkçeye “Avrupa” olarak girmiştir.
Onların para biriminin adı “Euro” ise, TRT ve basınımız “Euro” yerine neden “Avro” ya da “Avru” kısaltmasını kullanmıyor acaba?

***

Son yıllarda “selfi” sözcüğü çok kullanılır oldu... Türk Dil Kurumu (TDK), bu sözcüğü, İngilizceden dilimize “özçekim” diye çevirdi... “Özçekim’in” argoda karşılığı, insanın “kendi kendini tatmin etmesi” demektir! İngilizcede “self” sözcüğü “kendi” demektir. “Selfie’nin” tam Türkçesi ise “kendimce”dir.
Bazı kişiler de arkadaşlarına “Haydi! Selfie çekinelim...” diyorlar. “Çekinmek” sözcüğü “kaçınmak” demek değil mi? O halde bu cümleyi söyleyen kişi “selfiden kaçınmış” olmuyor mu? “Selfi çekelim...” doğrusu, ama “Haydi kendimce çekelim...” daha doğrusudur!

***

“Gmail”, “cimail” mi, “gemail” mi?

***

Atatürk Dolmabahçe Sarayı’nda, ölümünden 45 gün önce bile, Türkçe hakkında konuşuyordu:
“Zengin sözlüğümüzün toplandığı gün, milli varlığımız en kuvvetli bir dil kazanacaktır. Bizim milliyetçiliğimizin esası dil birliğinin korunmasıyla mümkün olacaktır...”

Not: Son...  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları