Özdemir İnce

FETÖ ‘imam hatip’e karşıydı şantajı

16 Ağustos 2019 Cuma

(Siyasal İslam, İslamlaşmış siyaset ve bunun doğal sonucu olarak partileşmiş din kendisine rakip istemez; kendini Tanrı buyruğuna dönüştürdüğü için de “şirk” (ortak) istemez; tek Tanrı, tek din, tek parti. Refah Partisi de bu gidişe engel olamaz. Din siyasetin eksenine oturduğu, siyaset dinin yörüngesine girdiği zaman kaçınılmaz bir sonuç bu. Bu arada meslekler de dinselleşmişse Hasan Sabbah’ın “Alamut fedaileri” de hazır demektir. Bütün Türkiye Sivaslaşmadan merkez sağ, politika ve tarih öğrenmelidir; merkez sağ politikacı “hacıağa”dan kentli beyefendiye, “davavekili”nden evrensel milletvekiline dönüşmelidir. Türkiye’nin geleceği, demokrasinin geleceği büyük ölçüde bu dönüşüme bağlıdır; Sivaslaşmamanın güvencesi bu dönüşümden geçmektedir. Eğer Sivaslaştırmak isteyenlerden değillerse!)

***

Okuduğunuz satırlar ilkin Varlık dergisinin 1994 yılının mayıs sayısında yayımlandı. Daha sonra Tarih Bağışlamaz (Varlık Yayınları, 1994) ve Yazmasam Olmazdı (Doğan Kitap, 2004) adlı kitaplarımda yer aldı.

***

Yazı yayımlanalı 25 yıl olmuş ama yazının iddiaları bugün çok daha geçerli. TBMM Başkanı Mustafa Şentop, çağının çağdaşı olamamış, dinden başka referansı olmayan siyasal İslamcı bir siyasetin temsilcisi. Bir devlet adamı değil, bir partizan. Mezun olduğu Tekirdağ İmam Hatip Lisesi’nin geleneksel mezunlar gününe katılan bu Mustafa Şentop, “İmam hatip liseleri milletin kendi değerlerini gelecek kuşaklara aktarabilmesi için milletin bulduğu bir formül olarak karşımıza çıkmıştır. Yine bu milletin inisiyatif almasına, millet devlet bütünleşmesine karşı çıkan unsurların da hedefinde çok ilginçtir imam hatip liseleri olmuştur. Bugün o 15 Temmuz darbe teşebbüsünü gerçekleştiren ihanet şebekesi FETÖ’yü hatırlayacaksınız. 1980’lerden itibaren karşı durduğu, karşı çıktığı eğitim kurumlarından birincisi imam hatip liseleridir. 28 Şubat’ta imam hatip liseleri bastırılmaya çalışıldığı zaman aslında önü açılan kurumlar FETÖ’nün eğitim kurumları olmuştur. Dolayısıyla imam hatip meselesini Türkiye’de bir idealin, bir fikrin temsili olarak, sembolik ismi olarak görmek lazım” (Hürriyet, 29 Temmuz 2019) demiş.

***

Gerçek ve doğrularla ilişkisi olmayan bir konuşma. Devrimci Cumhuriyet, imam hatip okullarını Şentop’un iddia ettiği amaç (milletin kendi değerlerini gelecek kuşaklara aktarabilmesi) için kurmadı. Cahil ve yobaz imamların yerine aydın ve çağdaş imamlar yetiştirmek için kurdu. Onun “Milletin kendi değerleri” dediği şey, aslında AKP’nin Müslüman Kardeşler değerleri. Ümmetçi imam hatipliler, ulus devletin ideali olan “millet-devlet bütünleşmesi”ni yaratan ulusal devletten nefret ederler.

***

“FETÖ’yü hatırlayacaksınız. 1980’lerden itibaren karşı durduğu, karşı çıktığı eğitim kurumlarından birincisi imam hatip liseleridir” iddiası palavradan ibarettir. FETÖ zihniyeti ile imam hatip zihniyeti Cumhuriyet düşmanlığında ortaktırlar. Bu ortaklık 2002’den itibaren siyasal ve ekonomik iktidar ortaklığına dönüşmüştür. 15 Temmuz 2016 tarihine kadar AKP ile FETÖ tek ve aynı şeydir.

***

Mustafa Şentop, imam hatip okullarına karşı olanları FETÖ’cü olmakla suçlayarak şantaj yapmaktadır. AKP hükümetinin baskısıyla, imam hatip karşıtı yazılarım yüzünden Hürriyet gazetesinden atıldım. Bu yazılarım İmam Hatip Saltanatı ve İmamokrasi (Tekin Yayınları) adlı kitabımda toplandı. Ben de FETÖ’cü mü oluyorum yani?

***

Hacı Google’un Gerçek Gündem sitesinden aktarıyorum: “Öte yandan Mustafa Şentop, terör örgütü Fethullah Gülen hakkında da ‘70’lerden beri Hocaefendi’nin kasetlerini dinleyip yazılarını okuyarak yetişmiş insanlarız biz. Fikirlerini, reflekslerini, düşüncelerini, hangi konuda neler düşündüklerini bilebilecek yaştayız biz’ itirafında bulunuyor. Şentop FETÖ’cülerin AKP teşkilatlarında görev yaptıklarını ise ‘Bunların büyük bir kısmı AK Partili. Buradaki insanlar teşkilatlarımızda görev alıyor’ sözleriyle itiraf ediyor!”

***

Bu durumda kim FETÖ’cü oluyor Bay Şentop Bey?



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları