Gülengül Altınsay

Bilic Rahat Etmek İstiyorsa

04 Aralık 2014 Perşembe

Beşiktaş’ın iki gol farkıyla öndeyken bile son dakikalarda yediği gollerle puan kaybetmesi üzerine Bilic, “Demek ki iki değil üç gol atmalıyız ya da 2-0’ı koruyabilmeliyiz” açıklaması yaptı.
Tamam da bunu herkes zaten görüyor. Kara Kartal genellikle ilk yarılar tempo tutturamıyor, ikinci yarılarda parlıyor, öne geçtikten sonra telaşlı, şaşkın bir takıma dönüyor. Maç içinde birbirine zıt iki takım, iki oyun tarzı izliyoruz kısacası. Bu yüzden Beşiktaşlılar için karşılaşmaların son dakikaları korku filmi gibi geçiyor. Maçların son bölümlerinde kenardaki Bilic’e bakıyorsunuz; beti benzi atmış, neredeyse kalbi duracak.
Ama biz Bilic’i rakiplerine ve emeğe, kısacası insana saygılı duruşuyla sevmeye devam ediyoruz. Bilmeyenler için; Bilic hukuk fakültesi mezunu ve iyi gitar çalıyor. Yani hem sanatçı hem de hak hukuktan anlayan bir spor adamı. Ama Beşiktaşlılar onun asıl alçakgönüllü kişiliğini seviyor.
Kartal’ın futboluna katkısına gelince...
Sezar’ın hakkı Sezar’a; takımın hırsında, mücadele ve yardımlaşma azminde başlarındaki teknik direktörün etkisi yadsınamaz. Ancak kaç yıldır hep çok koşan ve iyi mücadele eden yapısına rağmen Beşiktaş sezon sonunda istediğini elde edemiyor. Hücum ederken kendi oyununu rakibe kabul ettirebiliyor Siyah-Beyazlılar, ama iş zamanı ve oyunu kontrol etmeye gelince acemi bir amatör takıma dönüşüyor.
Şöyle bir yanlış anlayış var: “Savunmanız iyi değilse savunmacıların sayısını artırmak gerek.” Oysaki eksik yön bir adam fazla olmasıyla tamamlanmadığı gibi iyi olan tarafınızdan da bir adam eksiliyor. Savunma zaaflarını örtmenin tek çaresi topu kalenizden uzak tutmak. Bunu da ayağı iyi top yapan topu geriye değil, ileriye taşıyabilen oyuncularla gerçekleştirebilirsiniz. Bilic savunma zaafları nedeniyle dörtlü savunmanın önüne Atiba ve Veli’yi de koyuyor. Telaş başlayınca kaleciyle birlikte yedi kişi savunma yapıyor demek bu.
Siyah-Beyazlılar hücumdayken Sosa, Oğuzhan, Demba Ba, Atiba gibi ayağı iyi top yapan oyuncularıyla ve Olcay’la Gökhan’ın hızıyla başarılı oluyor, skoru değiştirebiliyor. Sonrasında korkarak geriye büzülen takım komik denebilecek hatalar yapıyor. Kendi ceza alanında oynamak her takım için büyük risk. Ve Beşiktaş her karşılaşmada öne geçtikten sonra aynı büyük riski alıyor. O dakikalarda Bilic hemen oyuncu değişikliği yapıyor. Giren futbolcu oyunu iki yönlü oynayabilen, takımı yönlendiren biriyse tamam. Yoksa savunmaya bir şaşkın oyuncu daha eklemenin hiçbir yararı olmaz. Ama Bilic genellikle defansif bir oyuncu alıyor oyuna. Sahadakiler de bunu “Tamam, ‘Çanakkale geçilmez’e dönüyoruz artık” diye algılıyor.
Tam tersine Bilic, özellikle bu anlarda Oğuzhan’ı ve Sosa’yı birlikte sahada tutmalı. Risk alınacaksa böyle alınmalı bence...



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Kim çürümüş? 18 Nisan 2024
Süper kriz 11 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları