Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Kimi Kurtaracağız?
Ekonomik kurtarma paketleri, kurtarma önerileri, yorumlar, kararlar... Güzel, öncelikle şu sorunun yanıtını vermemiz gerekiyor. Kimi, kimleri kurtarmaya amaçlıyoruz?.. Büyük sermaye sahiplerini mi, kapitalist düzeni mi? Yoksa açlık, yoksulluk sınırında yaşayan milyarlarca insanı mı? İşsizleri mi? Uluslararası düzeyde bakıldığında ABD’yi mi, yoksa tüm dünya ekonomisini mi? Önce neyin amaçladığının açıkça ortaya konulması gerekir. Doğru tanı konulmadan, amaç saptanmadan, uygun politikalar üretilemez, izlenemez.
Ekonomik paketler, faiz indirimi, mevduat güvencesi, bankaları kamu kaynağı ile destekleme, banka batmasına izin vermeme.. tüm bunlar büyük sermayenin kurtarılmaya çalışıldığını gösteriyor. Ulusal düzeyde bakıldığında kurtarma, garibana değil, büyük sermayeye yönelik. Uluslararası düzeyde bakıldığında da ABD’nin yükünü dünyaya yaymaya dönük.
***
Kaba bir ayraç gibi gelebilir ama, para politikası ile faiz oynamaları ile ekonominin düzelebileceğinin, dengelerin kurulabileceğinin savunulması, sermayenin kurtarılmasından yana tavır almak demektir. Neo liberal, neo klasik yaklaşım, para politikasına öncelik ve ağırlık verir; üstü kapalı ya da açık, sermayenin çıkarlarını korur ve savunur.
Bizde bazı çevrelerin başarılı gördüğü 2001 bunalımından çıkış politikası, tümüyle sermayenin korunmasına ve kurtarılmasına yönelik olmuştur. Banka kurtarılması, bankacılık sektörünün güçlendirilmesi için kamudan en az 60 milyar Amerikan Doları doğrudan ve dolaylı biçimde aktarılmıştır. Kamunun borçları özellikle iç borçları, faiz yükü artmış; bu kapsamda Batık bankalara kredi veren yurtdışı finansman kurumlarının alacakları da kurtarılmış; bir yerde Hazine garantili borç haline dönüştürülerek ödenmiş ya da güvence altına alınmıştır.
Kurtarma operasyonunun yükü tümüyle çalışanların, garibanın üstüne yıkılmıştır. Artan faiz yükünü karşılayabilmek için bütçede faiz dışı fazla verilmesi gereği, bir yerde çalışanların, garibanın vergi yükünü arttırırken kamu hizmetlerinden yararlanmasını da kısıtlamış, eğitim ve sağlık hizmetleri üstü kapalı biçimde de olsa paralı hale getirilmiş ya da bu tür hizmetler kısılmış; kamunun altyapı yatırımları sınırlandırılmıştır. Enerji yatırımlarının yapılmaması, Türkiye’nin enerjide dışa bağımlılığını yüzde 70 düzeyine değin yükseltilmiş; ekonomide yapısal değişim doğurabilecek yatırımlar gerçekleştirilememiş, iç tasarruf oranı ciddi biçimde düşmüş, cari işlemler açığının büyümesi dış borçları arttırmış, özel kesimin finans dengesi bozulmuş, işsizlik oranı yükselmiş, kamunun önemli tesislerinin büyük bir bölümü yabancılaşmış, kamunun gücü ve ekonomide etkinliği azalmıştır. Bu durum “ekonomide başarı” diye, özür dilerim, yanıltıcı bilgilendirme kanallarının da katkısı ile yutturulmuştur. Böyle bir ekonominin dış dalgalanmalara karşı dayanıklı olduğu savunulmaya başlanmıştır. TÜİK’in rakamları dışında, bu yapıda bir ekonominin krizlere dayanıklılığını anlamak mümkün değildir.
Günümüzde yeniden IMF çapasından söz edilmeye başlamıştır. IMF neyi koruyacak, kurtaracaktır? Büyük sermayeyi ve Türkiye’ye borç verenleri koruyacak, kurtaracak; bunun yükünü de üstü kapalı biçimde yine garibanın sırtına yıkacaktır.
Gariban, para politikası ile olmayan mevduatına güvence verilerek korunmaz; kamu harcamaları, kamu yatırımları ile iş olanakları yaratılarak hatta ücretlere zam yapılarak korunur. Böylece ülkenin altyapısı güçlendirilir, orman alanları daha iyi korunur, tarım alanları genişletilir, kayalık, çorak görünen araziler tarıma elverişli hale getirilir. Kuşkusuz böyle bir politikanın enflasyonist baskısı olur. İşsizlikle enflasyon arasındaki ilişki, bu bağlamda enflasyon bir ölçü arttığında işsizliğin azalacağını ortaya koyan Philips eğrisinin geçerliliği teorik olarak tartışılsa bile, fiyat artışı işsizliğe, açlığa, üretimsizliğe ekonomik durgunluğa tercih edilmelidir.
Öneriler, büyük iktisatçılar(!), gelişmekte olan ülkeler, garibanı değil, sermayeyi ve özellikle de krizin yükünü yayarak ABD’yi kurtarma peşindeler.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Tanrıkulu'ndan Diyarbakır iddiası: Kayyım atanacak mı?
- Akşener'den oy bölme tartışmalarına cevap!
- YURTTAŞLAR KABİNEYE ATEŞ PÜSKÜRDÜ!
- Ekonomik kriz tiyatronun yolunu unutturdu
- Yerel seçime son 5 gün
- Akşener Özel'in o sözlerini hatırlattı
- İmamoğlu önceki dönemi anlattı
- Mart ayı 1. Dönem Çocuk Meclisi toplandı
- İmamoğlu eşi Dilek İmamoğlu ile Vefa Bozacısı'na gitti
- Özel İYİ Partili ve AKP'li adayları yerden yere vurdu
En Çok Okunan Haberler
- Büyükşehirlerde başa baş seçim
- 'Mahremimizi ortaya saçıyor'
- Belediye çalışanlarına miting ‘yoklaması’
- '30 yıl sonra aynı yanlışın tekrarlanmaması için...'
- Öğretim görevlisi açığa alındı
- Diyarbakır'da dikkat çeken çıkış
- Özgür Özel'den 'anket' açıklaması!
- Hazine ve Maliye Bakanlığı'ndan 'altın' kararı
- ‘İçişleri Bakanlığı’nın izni olmadan taktık’
- ‘Bağış olarak verdim’