İslam Türk Cumhuriyeti

05 Aralık 2019 Perşembe

Bu başlığı görünce ne hissediyorsunuz?

Tamam, anladım... Söylemenize gerek yok. Ben de...

Bugün 5 Aralık... Cumhuriyet devrimlerinin en önemlilerinden biri 5 Aralık 1934’te kabul edildi. Anayasa ve Seçim Kanunu’nda yapılan yasa değişikliğiyle kadınlara Meclis yolu açıldı. Zaten Atamın dehası sayesinde 1930’dan başlayarak yasal düzenlemeler yapılıyordu kadının birey olarak siyasi, hukuki, sosyal yaşamda eşitliği için... Belediye seçimlerine katılma, muhtar olma vb. Ancak kadınların milletvekili seçme ve seçilme hakları o gün tanındı.

Gelin görün ki: Devrim günleri geride kaldı. Şimdi karşıdevrim günlerini yaşıyoruz. AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Din Şûrası’nın kapanışındaki konuşmasını okuyunca... Hadi hayırlısı dedim ve yazıma yukarıdaki başlığı koydum.

Anadolu Ajansı konuşmanın tümünü yayımladı... İnternetten bulup siz de okuyun. Okumalısınız! Gerçekten müthiş bir konuşma. Herkes okumalı. Alınacak öyle çok ders var ki!


Herkes o konuşmayı okumalı


Özellikle AKP’liler okumalı. Başkanlarının kendilerinden beklentilerini daha iyi anlayabilmeleri için. Böylece bir günkü söylemleriyle ertesi günkü söylemleri, ne zaman el kaldırıp ne zaman indirecekleri daha uyumlu olsun. Şu son çevre konusundaki gibi kendi önerdiklerini veto edeni alkışlayarak gülünç duruma düşmesinler.

Liberaller, demokratlar, “yetmez ama evetçiler” okumalı. Babacan’a sarılanlar, özellikle okumalı. Hedefi, daha net görebilmek için okumalı.

Tüm muhalefet partileri çok dikkatle okumalı... Ki tepkilerini ortaya koyabilsinler... Şu ana dek ben hiçbir muhalefet partisinden öyle ciddi bir tepki görmedim. Acaba gözümden mi kaçtı?


Kurallar ve yasaklar manzumesi


Anadolu Ajansı’nın diliyle: “İslam dininin hayatın tüm alanlarını kuşatan, kucaklayan, kurallar ve yasaklar manzumesi olduğuna işaret eden Erdoğan, ticaretten beşeri münasebetlere, eğitim öğretimden evliliğe, temizlikten kılık kıyafete, yaşantının her safhasını düzenleyen bir dine inandıklarını dile getirdi.”

Diyordu ki Erdoğan: “Bir Müslüman dinini hayatın şartlarına göre değil, hayatını inancının esaslarına göre uyarlamakla mükelleftir. İnsan inandığı gibi yaşamazsa, yaşadığı gibi inanmaya başlar. Din kişinin hayatına nüfuz etmezse, yapıp ettiklerini dinleştirme yanlışına düşer.”


Laiklik ilkesi kaldırıldı mı


Diyordu ki: “İslam bize göre değil, biz İslama göre hareket edeceğiz. Nefsimize ağır gelse de hayatımızın merkezine dönemin koşullarını değil, dinimizin hükümlerini yerleştireceğiz.”

Ben bu tümceleri okuyunca anayasadaki laiklik maddesinin, bizzat AKP’li Cumhurbaşkanı tarafından ihlal edildiğini görüyorum...

Yoksa anayasamızdan laiklik ilkesi kaldırıldı da haberimiz mi olmadı...

Yani yarın öbür gün Medeni Kanunu kaldırmak... Miras hakkını, hukukta şahitliği erkeğe göre ayarlamak... Resmi nikâhı yasaklayıp sadece imam nikâhını geçerli kılmak... Laik ve karma eğitimi yok saymak... Dört yaşındaki kız çocuklarını çarşafa dolamak, erkek çocuklarını takkeyle dolaştırmak... Bunlara şaşmamak gerekecek artık... Ya da başka öneriniz mi var???


Kırmızı kurdele


Belki dikkatinizi çekti: Son zamanlarda bileğine kırmızı kurdele bağlamış kadınlar görüyoruz orada burada. Bu bir protesto eylemi:

Meclis’e getirilmek istenen 12 yaşından başlayarak kız çocuklarının tecavüzcüyle evlendirilmesine karşı çıkan bir hareket. Bu konu sık sık ısıtılıp Meclis’e getiriliyor, tepki görünce geri çekiliyor. Onlar bıkmadan deneyecekler, biz bıkmadan geri püskürteceğiz. Bileklerimize kırmızı kurdele takarak, sokakta, metroda, işyerinde, her yerde bu rezil isteği görünür kılalım...

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun açıklamasını gördünüz ise kasım ayında 39 kadının erkekler tarafından öldürüldüğünü biliyorsunuz demektir.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları