2019’da tek kişi yönetiminin iflası

13 Aralık 2019 Cuma

Bütçe görüşmeleri ve bütçenin kabulü, bir ülkenin en önemli siyasal eylemi, iktidara güvenoyu da içerdiği için, Parlamentonun en önemli işlevidir.

Bu nedenle de her mali yıl başında iktidarın en sorumlu kişisi, yani lideri bütçeyi sunar.

Ama biliyorsunuz, 16 Nisan 2017’de meşruluğu ve sonuçları tartışmalı bir halkoylaması ile rejim zorla değiştirildi ve bu yıl bütçeyi seçilmiş değil, atanmış biri, AKP’li Cumhurbaşkanı’nın tek başına atadığı yardımcısı Fuat Oktay sundu.

Kılıçdaroğlu iyi hazırlanmış bütçe konuşmasını, “Tek Kişi Yönetimi”ni eleştirerek sundu. Aşağıda bazı satırbaşlarını özetledim.

*  *  *

- İktidarın bütçesini bir devlet memuru sundu.

Normalde Meclis’e cumhurbaşkanının gelmesi lazımdı. Bu davranış Parlamento’ya saygısızlıktır.

*  *  *

- Rejimi değişti, Cumhurbaşkanı yokken onu TBMM’de bir memur temsil ediyor. Bu da yanlış.

Nerede milli irade?

*  *  *

- Partili cumhurbaşkanı bir garabettir.

Bütün vatandaşlara, siyasi partilere eşit davranması lazım. Oysa, sabah, öğle, akşam, bir öfke, bir kin, bir saldırganlık...

*  *  *

Yargı bağımsız değildir.

Sayın Erdoğan dedi ki: “Bu can bu bedende olduğu sürece o teröristi alamaz.”

Can duruyor, ten de duruyor, bakan da duruyor...

Brunson nerede?

Şimdi siz bana “Türkiye Cumhuriyeti’nde yargı bağımsızdır” mı diyeceksiniz?

Bir parti genel başkanı hâkim tayin ediyorsa o hâkime farklı gözle bakılır.

*  *  *

- Anayasa Mahkemesi Barış Bildirisi için “İfade özgürlüğüdür” dedi ve imzacılar beraat etti.

Şimdi yürütme organı bunları görevlerine iade etmiyor.

*  *  *

- Kayyım atamaları demokrasiye ve hukuka aykırıdır.

Belediye Başkan adayı, savcılıktan iyi hal kâğıdı alıyor, Yüksek Seçim Kurulu da “Tamam, hiçbir engel yok” diyor. Seçimi kazanıyor; ertesi gün görevden alınıyor; yerine kayyım atanıyor. Olmaz.

*  *  *

- Ülkede yoksulluk egemen.

2 milyon 136 bin kişi asgari ücretin, 2 bin 20 liranın altında ücret almakta.

847 bin 643 kişi, bin TL’nin altında dul ve yetim aylığı alıyor.

İşsizlik gittikçe artıyor.

Emeklilikte Yaşa Takılanlara haksızlık yapılıyor.

- Kaynaklar, dış borç faizlerine, tefecilere harcandı:

Türkiye’nin 2002-2019 yılları arasında yabancılara ödediği faiz 173 milyar 55 milyon dolar.

Londra’da bir avuç tefeciye verilen faiz, saniyede 596 dolar.

*  *  *

- Erdoğan’ın avukatlarının mal varlıkları araştırılmalıdır.

FETÖ borsası var. Mahkemeden parayla adam kurtarmalar var, bu avukatlar hâkim tayin ediyorlar.

Nasıl olur da bir avukat başsavcıya “Şu kül tablasını getirir misin?” der ve başsavcı koşa koşa gidip alıp gelir.

Bu mudur düzen, adalet? Buna isyan ediyoruz.

*  *  *

- Sayıştay, 2018 yılında 63 milyar 295 milyon 717 bin 486 TL ödenek üstü harcama tespit etmiş.

Diyor ki “Ben ceza veremiyorum, takdiri size bırakıyorum.”

Siz, “Yürütme organı bizim irademizi yok sayıyor” demeyecek misiniz?

*  *  *

- Şehitler için toplanan paralar ne oldu?

*  *  *

- Trump’ın yazdığı mektup kabul edilemez.

Hemen ya da büyükelçi çağırılıp iade edilmeliydi..

*  *  *

- Hazine garantili ihaleler ve uluslararası tahkim yanlıştır.

Şehir hastanelerinin maliyeti bilinmiyor. Halk hazine garantisi ile borçlandırılıyor.

Hazine garantisi ile iş yapan müteahhitler iktidarın gidici olduğunu bildikleri için, anlaşmalara uluslararası mahkemelerin hakemliğini koyduruyorlar.

*  *  *

Sevgili okurlarım, konuşmanın aslı çok uzun ve ayrıntılı. Ben ancak kısa bir özet yapabildim.

Bence https://www.chp.org.tr/gundem adresinden CHP’nin resmi sitesine girip konuşmanın tümünü okusanız iyi olur.

Bu konuşma esas olarak, ülkenin “Tek Kişi Yönetimi” ile 2023’e kadar götürülemeyeceğini açıkça ortaya koyuyor diyebilirim.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları