Öner Yağcı

Hiroşima

19 Ekim 2019 Cumartesi

Bura Hiroşima’dır şiirinde şöyle diyordu Dağlarca:
Sarı bir ışıkla/ Yeşil bir ışıkla/ Kara bir ışıkla sessiz./ Uçtu gövdeleri 245 bin kişinin. - 90 bin yapıdan 62 bini artık masal/ Ötesi bir baca bir duvar bir direk./ Ta içi kavruldu 245 bin kişinin. - Bura Hiroşima’dır bu ilk atom bombasıdır/ Resmi çıktı/ Kulelerin atları kamçılayan arabacının taşa toprağa/ Çınladı canı 245 bin kişinin.
Ceyhun Atuf Kansu’nun Hiroşimalar Olmasın şiiri şöyleydi:
Kırk beş saniyede oldu her şey/ 8.15’te Hiroşima vardı/ Hiroşima yaşıyordu,/ Saniyelerin çiçek soluğunda/ Saat 8.16 olduğunda/ Yoktu Hiroşima.

Atom bombası
İkinci Dünya Savaşı’nın Nazi kampları gibi yeni barbarlıklarından ve tarihin gördüğü en büyük yok etme aracı olan “atom bombası”yla ilgili ilk okuduğum kitap, bombanın hemen ertesinde Hiroşima’dan sağ kurtulan altı kişinin anlatımlarının yer aldığı Hiroşima (John Hersey) idi (Türkçesi: Tomris Uyar). Fransa’daki Nazi işgaliyle Hiroşima’nın, savaşla ölümün hüzünlü bir aşkın ekseninde anlatıldığı Hiroşima Sevgilim’i (Marguerite Duras, Çev. Cevat Çapan) okumuştum. Ülkü Tamer, Edita Morris’in Hiroşima’nın Çiçekleri ve Hiroşima’nın Tohumları’nı çevirmişti.
Oktay Akbal, Hiroşimalar Olmasın’daki denemelerinde bu barbarlığı anlatıyor ve soruyordu: “Boşuna mı bunca çaba, bunca kitap, bunca barış çığlığı?..

Edebiyat atomu lanetliyor
Edebiyatıın atom barbarlığına karşı çıkışı devam etti. Bir anne ile çocuğun savaş ve atom günleri Hiroşimalı Çocuk/ Savaşın Güncesi’nde (İchiro ve İsoko Hatano, Çev. Sevgi Tamgüç) aktarıldı. Keiji Nakazawa’nın Yalınayak Gen (4 kitap, Çev. Levent Türer), atom bombasının öncesini, bombanın atıldığı günü ve sonrasını, bir çocuğun gözünden Japon çizgi romanı biçimiyle anlattı. Hakan Kum, Beyaz Kanatlar/ Hiroşima’da bir ailenin yaşadıklarından yola çıkarak “atom”u lanetledi.

Halit Payza ve Hiroşima’daki Çocuk
Dergilerdeki derinlikli denemeleriyle sarsarken yakın tarihin olaylarını romanlaştırarak sunan çalışkan yazar Halit Payza, yapıtlarını 2012’den beri sunuyor. Kelebeğin Ömrü ve Ölümü’nde, Bir Tutam Saç Bir Altın Yüzük adını verdiği yaşamöyküsel denemelerinde edebiyatın yakın tarihine geziler yapıyor. İşgal ve İsyan romanında “İzmir’in İşgalinden Milli Mücadeleye” savaş günlerini aktarıyor. Emine’yi Öldürmek’te “Ölümün kucağına bırakılan kadınlar”ı anlatırken Çerkes Ethem/ Puslu Hava’da Kurtuluş Savaşımızdaki bir ihaneti romanlaştırıyor.
Halit Payza, Hiroşima’daki Küçük Çocuk Nagasaki’deki Şişman Adam romanında insanlık tarihinin atom bombası barbarlığını didik didik ediyor. Savaş içindeki Japonya’yı, tarihi, kültürüyle anlatmaya başlayıp okuru romanın Japon kahramanlarıyla tanıştırıyor ve bombanın atıldığı günün öncesindeki evlerden, patates tarlalarından, inşaatlardan günlük, sıradan yaşamları aktarıyor.
Cehenneme giden yolun taşları”nın döşendiği Pentagon ve Beyaz Saray da; Roosevelt’iyle, Savaş Bakanlığı Sekreteri Stimson’ıyla, “Manhattan Projesi”yle, Los Alamos’taki atom denemesiyle, Truman’ıyla, annesi Enola Gay’in adını Hiroşima’ya Uranyum 235 içeren “Little Boy”u (Küçük Çocuk) 6 Ağustos 1945 günü atacak olan B-29 uçağına veren Albay Paul Tibbets’ıyla, plütonyum içeren “Fat Man”ı (Şişman Adam) 9 Ağustos’ta Nagasaki’ye atacak olan Binbaşı Sweeney’i ile sahnededir.
Ve beklenen son: “Vişnu’nun ateş topu olarak yeryüzüne indiği gün”ü yaşar Hiroşima, ardından Nagasaki...
Payza, “Manhattan Projesi”yle başlayan bu korkunç olayı dipnot ve kaynakçalarla güçlendirerek romanlaştırıyor ve barışı arıyor.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Eğitim ve kitap 20 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları