Haddini Bil Ahmet!

20 Ocak 2015 Salı

Aslında dün Ak Saray’da yapılan ve başkanlık ettiği Bakanlar Kurulu toplantısından daha önce, Cumhurbaşbakan Tayyip Erdoğan yine Aksaray’da, AKP’nin kadın milletvekillerine verdiği yemekte uyarılarını yapmıştı.
Her ne kadar AKP’nin kadın milletvekillerine sesleniyor görünüyorsa da, Cumhurbaşbakan aslında sade Başbakan. Ahmet Davutoğlu’na sesleniyor ve performansından memnun olmadığını bastıra bastıra ilan ediyordu.
Cumhurbaşbakan’ın o gün dile getirdiği görüşleri şöyle bir hatırlayalım:
-Cumhurbaşkanlığı ile başbakanlık arasında istişare ve danışma mekanizması yeterince işlemiyor. Bir konu dışında bu mekanizma ye-terince kullanılmadı.
-İstişare ve uyum olabilmesi için Başkanlık sistemine ihtiyaç var.
-Şeffaflık konusunda açıklanan pakette yer alanların bir kısmını 2010’daki Başbakanlık genelgesiyle zaten hayata geçirilmişti.
-Diğerlerinde ise dikkatli davranmak gerek. Böyle bir düzenlemenin zamanlaması ve içeriği çok önemli, seçim öncesi doğru gelmiyor.
-Burada asıl önemli olan kayıt dışı ekonomi onu kayıt altına almayı başardığınızda diğerleri arkasından gelir.
-İnşaat sektörü ekonominin lokomotifidir. Sert kararlar alırsanız ekonomiyi olumsuz etkiler.
-Mal bildiriminde çok dikkatli olunmalı, böyle giderse görev alacak il ve ilçe başkanı bulamazsınız. Bu konularda ekonomiyi dikkate alarak karar verilmeli.

***

Tayyip Bey “kızım sana söylüyorum gelinim sen anla!” misali, AKP’li kadın milletvekilleri aracılığıyla sade Başbakan Ahmet Davutoğlu’na seslenirken şunları söylüyordu:
“Bana yeterince danışmadan işler yapıyorsun, bana sormadan bir şey yapma!
Kendi başına sistemin özüne dokunan işler yapmaya kalkma!
Şeffaflık falan ne demek, mal bildirimi de ne oluyor! Böyle giderse ekonominin lokomotifi inşaat sektörünü küstüreceksin, mal bildirimi falan derken de görev alacak il ve ilçe başkanı bulmaz hale düşeceğiz.”
Cumhurbaşbakan sade Başbakan’a özetle “Haddini bil Ahmet!” diyor ve anahtarı inşaat sektörü olan kurulu düzene çomak sokturmayacağı konusunda uyarıyordu.
Aslında, Ahmet Davutoğlu biraz daha kıvrak zekâlı olsaydı, buna gerek kalmazdı.
Çünkü sokaktaki çocuk da biliyordu düzenin nasıl işlediğini, mal bildirimi kurumuna en yüksek makamda duyulan tepkiyi ve kupon arsalarla rantların nasıl denetlenip üleştirildiğini.
Pazartesi günü Cumhurbaşbakan’ın başkanlığında Ak Saray’da yapılan toplantıda yürütmenin başı olarak Tayyip Bey en başta otururken, sade Başbakan Davutoğlu bakanlar arasındaki yerini almasıyla, filli durum görsel olarak, bir kez daha ilan ediliyordu.

***

Ele alınan, her alanı kapsayan konuların da ortaya koyduğu gibi, dünkü toplantı filli Başkancı sistemin resmen tescili anlamını taşımaktadır.
Bu fiili Başkancı sistem 1982 Anayasası’na, sistemin özüne uysa da uymasa da yürürlüğe konulacaktır.
Şurası açıkça görülmelidir ki, 12 Eylül askeri darbesinin başı Kenan Evren için ısmarlama olarak hazırlanmış 1982 Anayasası’nın askeri diktatöre tanıdığı yetkiler
bile sivil darbenin lideri Tayyip Erdoğan’a yeterli gelmemektedir.
Şimdilik, durum Cumhurbaşbakan kurumu ile idare edilmektedir.
Ama köklü çözüm bir anayasa değişikliğiyle Başkancı sisteme geçiş olarak ön görülmektedir. Tayyip Bey bu gerçeği acıkça telaffuz ediyor.
Ancak, oy yitirme trendine girmiş görünen AKP’nin, HDP’nin seçimlere parti olarak katılma kıyağına ve CHP’nin bir türlü toparlanamamasına karşın yine de anayasa değiştirecek çoğunluğa erişmesi güç görünüyor.
Peki o zaman ne olacak?
Bir şey olacağı yok, Tayyip Bey fiilen de bütün yetkileri elinde toplayan kişi olarak, yasamayı, yürütmeyi ve yargıyı demir yumruğuyla yöneten hâkimi mutlak olarak, hükmetmeye devam edecektir.
19 Ocak 2015 Bakanlar Kurulu toplantısı fiili durumun resmen tescilidir.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

İyi insan 19 Mart 2024
Laiklik nedir? 6 Mart 2024
Yıldönümü 3 Mart 2024

Günün Köşe Yazıları