Hikmet Çetinkaya

Gökten Zembille İnmez!..

29 Ocak 2015 Perşembe

30 yıldır çalkantılı bir süreçten geçiyoruz; yaşananların kimi zaman farkındayız kimi zaman farkında olmuyoruz...
Siyasal dengeler tepetaklak edildiğinde aklımıza “demokrasi nedir” sorusu geliyor...
Sanıyoruz ki demokrasi gökten zembille iner!
Demokrasi laiklik temelinde gelişti. Laiklik demokrasinin olmazsa olmazıdır.
Daha üç gün önce yazmıştım benzer bir yazıyı...
Bilerek yineliyorum, önce bilgi ve birikim gerek...
Siyasette laikliğin olmazsa olmaz koşuludur.
60’lı yıllardan başlayarak Türkiye’de toplum bilinçli biçimde İslamcılaştırılmaya çalışılıyor.
Özgür Üniversite’den Fikret Başkaya’ya göre İslamileştirme amaçlı, “solu ve ileri seküler hareketleri” etkisizleştirmek için yapılıyor tüm bunlar.
Ezilen daha çok ezilsin, egemen daha çok güçlensin!
Emekçiler sömürülsün!
Solcular siyasette tekel olmasın, iktidara gelmesin; sosyalistler, komünistler iktidar yüzü görmesin...
Emperyalizmin ağababaları çalsın, satsın, yağmalasın, siyasetçiler ceplerini doldursun, her yer talan edilsin...
Daha önceleri çok yazdım, yineleyeyim:
1980 darbesi, Kenan Evren, tarikatlarla kucaklaşma, aynı sürecin devamı...
Slogan hiç değişmemişti:
“Komünistler Moskova’ya!”

***

Komünizmle Mücadele Dernekleri’nde görevli olanlar, devrimcileri, solcuları, yurtseverleri, demokratları öldürenler, üzerlerine saldıranlar vardı 60’lı yılların sonlarına doğru...
12 Mart öncesi yaşananlar, sonrasında o gözaltılar, işkenceler, zindanlar...
Deniz’ler, Hüseyin’ler, Yusuf’lar, Mahir’ler, Saffet’ler...
68 kuşağının çektiği acılar, Sancak Tül Komando Kampı’nda, Gümüldür’de silahlı eğitim verenler...
Dağlara kurulan “Nur” kampları, öldürülen işçiler, aydınlar, gençler...
Devrimci gençlere “Komünistler Moskova’ya” diye slogan atanlar, Sovyetler Birliği dağıldıktan sonra soluğu Moskova’da almışlardı.
Şimdi her biri anlı şanlı zengin müteahhit, işadamı, sanayici oldular...
Dolara dolar demiyorlar!
Biz hâlâ “laiklik, demokrasi, özgürlük” diye yazıp çiziyoruz...
Başkaya, AKP iktidarının, demokrasi, özgürlük diye bir düşüncesi, tasası olmadığını vurguluyor BirGün’den Berkant Gültekin’e...
Diyor ki:
“Toplumu İslamlaştırmak, dinileştirmek, dinci gericiliğe hapsetmek, mülk sahibi sınıflarla emperyalizmin (ABD) ortak tercihiydi.”
Zaten ABD’nin 70’lerde “yeşil kuşak” projesi vardı, Afganistan’la başladı; Irak, ardından Libya, “Arap Baharı”, Suriye’de yaşananlarla ters köşeye yattı.

***

Demokrasiyle, özgürlüklerle ilgisi olmayan siyasetçilerin, bir ülkeyi yönetenlerin laiklikle bir derdi olmaz.
Laikliği savunanlara bilindik adı takar takkeli ve takkesiz liboşlar:
“Atatürkçü, laikçi!”
Gerçekleri görmek, önceden sezinlemek o denli zor mu be arkadaş!
Ben demokrasi, özgürlük, eşitlik, barış, kardeşlik istiyorum...
Antiemperyalist, antikapitalist olmak suç mu?
Emperyalistlerin uydurduğu “Ilımlı İslam” projesi köktendinci terör örgütlerini yarattı Müslüman coğrafyasında...
Üç gün önce Libya’da oteli bastılar, insanları öldürdüler...
ABD ve Avrupa İslamcı terör örgütlerini işine geldiği gibi kullanır; yoksul ailelerin çocuklarını avlar Paris örneğinde olduğu gibi.
O çocukları onlar bulur, besler, işine geldiği yerlerde eğitime gönderir.
Bazen oyun tersine döner, sürek avı başlatır...
Türkiye bu kepazeliklerin içindedir Fikret Başkaya’nın değindiği gibi...
Önce laikliğe sarılıp demokrasiyi ve özgürlüğü, eşitliği hayata geçireceksiniz...
Türkiye bunu yapabilir mi?
Hayır!  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Aşklar ve sevinçler... 9 Eylül 2018
Hoşça kal hüzün... 6 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları