Gaza Zam, Yurttaşa Zulüm

05 Kasım 2008 Çarşamba

Ana muhalefet liderinin, vatandaşlara zulümolarak nitelendirdiği son doğalgaz zammının yarattığı hoşnutsuzluğu törpülemek amacıyla olmalı, Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, partisinin Bolu kongresinde, dört ay sonrası için fiyatlarda indirim olabileceğinin müjdesini veriyor.

Dört kocaman ay. Üstelik kışın da başlangıç ayları. Yani sobaların, kaloriferlerin yanacağı, elektriklerin erken hava kararması nedeni ile daha çok yakılacağı aylar.

Niçin dört ay sonra?

Bakana göre, son günlerde düşen akaryakıt fiyatlarının ekonomimize yansıması ancak ocak ayının başlarında görülebilecek de onun için.

İyi de o dört ayın 29 Martta yapılacak olan yerel seçimlerin kampanyasının da en sıcak günleri olacağını hatırlatırsak Sayın Bakan, Bakın biz hiç bu hesaplarla ilgilenmiyoruz mu diyecek? Dese de kimi inandırmış olacak?

Öyle anlaşılıyor ki, muhalefet sözcülerinin o kampanyada en çok kullanacağı sözcüklerin başında gelecek olan zamların etkisini biraz olsun önleyebilmek amacıyla AKP iktidarı şimdiden doğalgazdaki artışı aşağıya çekmenin de hesaplarını yapıyor.

Artış, son BOTAŞ açıklamasına göre yüzde 22. Ancak on bir aydan beri uygulanan alıştırma politikası dikkate alındığı zaman, görülüyor ki bu süre içerisinde yapılan zamlarla doğalgazda yüzde 82.2lik bir artma olmuş. Tüketici cebinden çıkana bakacağı için onu ilgilendiren asıl rakamın da bu yüzde 82.2 olması gerekiyor.

Kaldı ki son artış, henüz ısıtma, aydınlanma, ulaşım ücretlerine de yansımış değil. Bu sayılanlara bir de, üretimde kullanılan doğalgazın bu alana, örneğin ekmek fîatlarına yapacağı yansımayı da hesaba katmak gerekmeyecek mi?

Ve tabii, şayet Kürşad Tüzmen’in dediği çıkar da tam yerel seçimler öncesinde doğalgaz fiyatlarında iniş gerçekleştirilirse, o yeni ücret ötekilere yani aydınlanmaya, ulaşım ve üretim alanlarına da yansıyacak mı?

Bu konuda iyimser olmak için hiçbir geçerli neden olmadığı biliniyor.

Öte yandan eski popülist politikaya devam

Son zam için iktidar hangi gerekçelerin arkasına sığınırsa sığınmış olsun, uyguladığı popülist politikayı sürdürmesinin bütçedeki açık oranını büyütmeyi sürdüreceği anlaşılıyor.

Bir yandan büyük kesimlerin sırtına bu son doğalgaz zammını yükleyen AKP, öte yandan gözbebeği gibi sevip koruduğu Ankara Büyükşehir Belediyesi, BOTAŞa olan milyarlarca dolarlık borcunu ödemek için adeta ayak sürüyor. Eylül ayında bizzat Başbakanın sözlü uyarısı nedeni ile açıklanan borç tutarı (Güngör Uras’ın dünkü Milliyet’te yazdığına göre) 677 milyar YTL değil miydi?

TKİ’ye olan milyarlarca YTL borç

Ya bizzat iktidar partisinin seçimlerde alacağı oy karşılığı ve valileri kamyonlara bindirterek ev ev dağıtmaktan dolayı övündüğü kömür nedeni ile TKİye olan borç, sadece 2007 yılı için 227 milyar YTL idi.

Mersin MHP Milletvekili Behiç Çelikin aldığı bir yazılı soru yanıtına göre 2003 yılından bu yana devam eden bu uygulamanın TKİye olan yükü 1 milyar 29 milyon YTLyi aşmıştır.

Başbakan önceki gün Hakkâride yaptığı konuşmada, uygulamanın bu yıl da süreceğini övünerek söylüyor. 229 bin eve yapıldığı anlaşılan bu dağıtımda ne Hazine ne de yardımı sanki partinin kendi kasasından yapıyormuş gibi görünen AKP, TKİye on para ödemiyor. TKİ yönetimine ise, kömürü ver, borcu deftere yaz, deniliyor.\t

Öylece bu kamu kurumunun giderek büyüyen borç yükü, belini bükecek hale geliyor. TKİ yeni yatırım yapamıyor.

Bir gün parasızlıktan çökeceğini bilse de devlet zoru karşısında sesi çıkmıyor. Halka ve fabrikalara sattığı kömüre zam yapmaktan başka çaresi kalmıyor.

Başbakanın IMFden fellik fellik kaçmasının, ümüğümüzü sıktırmayız deyişinin nedenlerinden birisi de kendi neden olduğu bu ark üstünden borç dağıtma olayı değil mi?

Faks: 0 216 302 82 08 obirgit@e-kolay.net



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları