Obama'nın Rengi

09 Kasım 2008 Pazar

Yıllarca Amerikan rüyasının simgesi olarak pazarlanmış, gerçekten de simgesi olmuş, blucin, pop müziği ile pembe gelecek düşlemiş, milyarlarca dünya gencinin taptığı Michael Jackson, derisinin rengini birazcık olsun açabilmek için servet harcadı. Derisini deyim yerinde ise kazıtarak beyazlatmaya çalışırken, fiziki acılar çektiği de biliniyor. Olmadı, olamadı, Jackson ve Obama için geçerli olan melez, açık kara rengi deri bile açılamıyor...

Ruhlarını beyaz rengin iktidarına teslim etmiş olanları da, siyah, melez derileriyle, dışlanan ötekilerden olarak hep görünür kaldılar. ABDde zenci, ırk ayrımcılığının bu kadar keskin, vahşi yaşanmasında, bu görünürlüğün payı yadsınamaz. Obamanın Beyaz Saraya yerleşmesinin, ırk ayrımcılığına karşı bir başarı olarak, dünya çapında simgesel değer kazanması da bundan.

Yoksa Obama aldığı eğitim, geldiği sınıf, temsil ettiği, iktidara gelişini borçlu olduğu seçim ittifakları, yönetim kadrolaşması... Beyaz Saraya gelişini sağlayan güç ittifakları ile bugüne kadar oraya gelmiş ABD liderlerinin büyük çoğunluğundan çok daha beyaz. Sadece rengi ile ezilen ırkların, halkların ne kadar görünen temsilcisi ise; iktidara gelişini sağlayan, finanse eden lobiler dengeleriyle, o kadar görünmez ama güçlü, emperyal çıkarların yeni yol arayışlarında önünü açmak üzere yaratılmış çok yeni bir yüz, lider.

Biz olsa olsa, kanlı petrolün, silahın getirisi eksenine oturtulmuş piyasalar düzeninin kendi krizi, bugün için iflası bağlantılı, geçirmek zorunda kaldığı evrim sürecine sevinebiliriz. Daha az kan dökülmesi, daha bir insan için ekonomi arayışları, çok pahalıya mal olması bağlantılı çevreyi koruma önlemlerinin öncelik kazanmasından umutlanabiliriz.. Obamanın rengi, bu türden bir değişimin, değerlerin pazarlanması için kullanılıyorsa kabulümüzdür. ABDden, Rusyaya, yeni güç Asya kaplanlarına, ABD karşıtı İslam ülkelerine.. iyimser havanın nedeni bu.

***

Halklara pazarlanan düşler.. Küresel umut”, “Amerikan rüyası”, “Amerikan ihtilali masallarına, dünyanın hiçbir yerinde, gerçek siyasi iktidarlar kanmazlar, aldanmazlar. Onlar yeni emperyal düzenin oturacağı çıkarlar dengesi içinde kendilerine yer açmaya bakarlar... Çünkü böylesine dünya çapında çıkar dengeleri oynamasında, ister dikatörlük, isterse sandık demokrasisi olsun gidişatı, çıkarlar akışını iyi okuyamayan tüm siyasi liderlikler için gidiş kaçınılmazdır.. Çok çıplak ve net, Bushla birlikte önemli bir iktidar gücünü oluşturan yöneticiler kadrosu nasıl ki yerlerinden uçup gitmeye mahkûmlarsa, varlığını Bush iktidarına, siyasetine dayamış, başka ülke liderleri için de aynı son kaçınılmazdır.

Sözde en sağlam demokrasilerde, AB ülkelerinde, Bushun terörle savaşma, demokrasi getirme gerekçesi ile gerçekleştirdiği vahşi emperyal işgaller sürecinde, baştan işgale karşı durmak şöyle dursun, söylem geliştirmiş ABnin merkez ülkelerinin liderlerinin, bir bir nasıl da çarçabuk iktidarlarını kaybettiklerini anımsayın. Yeni iktidarların işgallerde ABDnin başarıları için nasıl da dua eder konuma düştüklerini de...

***

Ama ben bugün Obamanın rengi üzerinden Türkiyede geliştirilen çok çarpık, tehlikeli bir algılama üzerinde durmak istiyorum; hani dünya Obamasını arıyor abartmasından yola çıkılarak, Türkiyeye dönük bir özlem, Kürt cumhurbaşkanıtartışmasına gelindi ya.. Kimileri Türkiyede zaten kimi Kürt kökenli kimliğin Cumhurbaşkanlığı köşkünde oturmuş olduğundan yola çıkarak yanlış bir tartışma yapılmakta olduğunu söylemeye.. kimileri de kökenlerinde Kürt kanı olsa da Kürt kimliği ile seçilmediklerinden, Türkiyede bu sorunun aşılamadığını anlatmaya çalışıyorlar..

Öncelikle Obamanın silinemeyen renginin, ABDde uzun yıllar ırk ayrımcılığının saklanamayan yüzü olması gerçeğini unutuyorlar. Daha da büyük yanlışı Türkiyede zaten azınlık olarak Lozanda sayılmış olanlar dışındaki ırklar, kan kimliği üzerinden ayırımcılığın bugüne kadar gündeme gelmemiş olmasını atlıyorlar. Siz Atatürkten başlayarak bir tek Cumhurbaşkanımızın, ırk, kan kökeninin arandığına, Türk ya da bugünün moda söylemi ile beyaz Türk olarak tanımlandığına tanık oldunuz mu?

Bu çarpık algılama üzerinden tartışma açarken, hiç değilse Obamanın kendi rengini nasıl tanımlamakta olduğuna bakılsa. Obama kendi renginin Amerikan bayrağının rengi olduğunun boşuna mı altını çiziyor. Dünya halklarının aslında ırklar ve dinler üzerinden kaynaşamadan en çok karıştıkları ABDde, vazgeçilemeyecek üst kimliğin Amerikan vatandaşlığı, Amerikan bayrağına bağlılık olduğunu söylüyor.

Evet, ülkemizde tabii ki, her kesimin çözüm üretme sorumluluğu olan Kürt kimliği sorunu var. Çözümün çerçevesi, TC vatandaşlığı, Türk Bayrağına bağlılık sınırları içinde olabilir. Haklı kimlik, kültür savaşımı içinde, kelime oyunları ile yeni sınırlar çizme, emperyalizmin düşü, üssü, büyük Kürdistan projesinin yolunu açmaya hizmet olacaksa.. Kürt-Türk Bu oyunda ben yokumu çok açık, net diyebilmek gerek...

 

[email protected]



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Bayram benim neyime? 9 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları