İlhan Selçuk

Sen Tutsak Değilsin Kardeşim...

17 Temmuz 1996 Çarşamba

PENCERE

İLHAN SELÇUK

Sen Tutsak Değilsin

Kardeşim...

Uygar insan kimdir?..

Karmaşık bir soru.

Londra’da soylulara özgü kulüpte viskisini yudumlayan İngiliz, bu yüzyılın başında uygarlığa ör­nek sayılırdı; centilmenliğine parmak ısırılır, serinkanlılığına hayran kalınır, giyimi kuşamı taklit edilirdi. Ama o İngiliz, Hindistan’da kolonyal şapkasını başına geçirip kırbacını eline aldığında ilkelleşirdi.

Meloman Nazi subayı, Wagner operalarını ezbere söyleyen, Yahudileri gaz odalarında kılı kıpırdamadan yok eden; üstün ırktan bir uygar mıydı?..

Fransızın uygarlığına kim ne diyebilir?.. Nükleer denemelerini güzelim okyanusun mavisinde Baudlaire’in şiirlerini söyleyerek yapıyor.

Mehmet Ali Ağca, Papa’ya ateş etmek aymazlığına kapıldığından, 1981’den beri lüks görüntüde bir hücrede yaşamaktadır. Papa 2’nci Paulus, Ağca’nın günahını bağışlaması için Tanrı’ya yakarmıştır; ama, kilisenin yumuşak görüntüsü ardındaki acımasızlığı, teröristin canına okumasını biliyor; uygarlıkta emir demiri keser; Mehmet Ali, ne koğuşta eyleme geçebilir, ne de hücresinde tünel kazabilir.

*

Ne var ki çelişkilerin kördüğümlerinde uygarlığı aramak yanlış bir yöntemdir; işin felsefesine kaçmadan, insanlığın ulaştığı kuralları sayıp dökmekte yarar var.

Nedir onlar?..

Savaşta bile iki düşman askeri arasında insanlığın gerektirdiği kurallar geçerlidir. Düşman askeri de insandır. İnsanın düşmanını da insan sayması çağımız insanlığının birinci kuralıdır.

Ancak düşman kavramı da uygarlığın mantığında çözümleniyor. Kimdir düşman?.. Yabancı bir devlet mi?.. Bir ideoloji mi?.. Tarla kavgasında anlaşmazlığa düştüğün komşun mu?.. Kan davasında öldürmekle yükümlendiğin kişi mi?.. Karşı dinden bir mümin mi?.. Alevi mi, Sünni mi?.. Türk mü, Kürt mü?.. Yahudi mi, Arap mı?.. Şeriatçı mı?.. Komünist mi?.. Laik mi?..

Her düşmanlığın çözümlenebilir bir nedeni olduğunu, çağdaş insanlık bilinci dile getiriyor. Uygarlaşmak, düşmanlıkları dostluğa çevirmekle eşanlamlı değil mi!..

Düşmanlıkla beslenen insan ilkelleşir.

*

Cezaevlerindeki açlık grevleri, kendini bilen insanda bir vicdan sızısı...

Ne yapıp edip açlık grevlerini elbirliğiyle durdurmalıyız. İnsanlık görevimiz bu!.. Gençliklerinin en güzel zamanlarını yaşayan çocuklarımızın, göz göre göre ölümle cebelleşmelerinin sorumlusu kim?.. Sen, ben, biz... Hiç kimse bu sorumluluktan kaçamaz; ölümle karşı karşıya bırakamayız insanlarımızı...

Devletteki, yönetimdeki, toplumdaki sağır duvarları yıkmalıyız. Gençlerin açlık grevine karşı yükselen sağır duvar, uygarlığın utanç duvarıdır.

*

Düşmanlık ilkelliktir...

Cezaevlerindeki gençlere düşman gibi bakmak, ilkelliğin göstergesidir.

Onlar tutsak değil, tutukludur; bu ülkenin yurttaşlarıdır. “Tutsak” sözlük anlamında esir düşmüş düşman askeri demek...

Hapishanede kendisini tutsak sayan kişi benim düşmanım değil ki ben onu tutsak sayayım..

Hayır, düşman askeri değil o!.. Benim kardeşim, oğlum, kızım, yurttaşım, bu yurdun insanı, nasıl tutsak olabilir?

 



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Patrikhanenin Sicili... 11 Haziran 2012
Mumcu'nun Saptamaları... 7 Haziran 2012

Günün Köşe Yazıları