İç Güvenliği İmha Paketi!

22 Şubat 2015 Pazar

Milletvekilleri bundan böyle evden çıkarken “Karıcığım hakkını helal et, Meclis’e gidiyorum, genel kurul var” dese yeridir. Gerilimin yükseldiği anda, genel kurul salonunun ortasına Birleşmiş Milletler Barış Gücü gelse çözüm olmaz. AKP’li milletvekillerinin adeta düğmeye basılmış gibi toplu halde hareket ettikleri anda ortaya çıkan enerji için de Taner Yıldız ihale yapsa yeridir.
İktidarın önce İç Güvenlik Paketi (İGP) diye getirdiği, böyle anlatamayınca özgürlükleri koruma paketi adını vermeyi denediği yasa yığınının gösterdiği tek şey şu:
Evet, gerçekten özgürlükleri korumak gerekiyor. Kimden? AKP’den...
AKP mantığının 7 Haziran sonrasında da ülkeye egemen olması, elbette dünyanın sonu değildir, demokrasi mücadelesi öyle ya da böyle devam edecektir. Ancak gram gram kalmış özgürlükleri bu iktidardan korumak hiç de kolay olmayacaktır.
Meclis’e önce 41 madde olarak gelen, ardından eklene eklene 132 maddeye kadar çıkan İGP’ye iktidar milletvekilleri de inanmıyor. Gerek kapalı oturum istenmesinin gerekse ortamı gererek dumanlı hava yaratılmasının başlıca nedeni bu.

***

Meclis’te İGP görüşülürken Erdoğan ve paraleli Davutoğlu’nun koro halinde “Bu yasa ya çıkacak ya çıkacak” demeçleri patlatması, iktidar medyasının da akla zarar iddialarla ortalığı bulandırması birbirini tamamlayan bir tablo oluşturuyor.
İktidar gücünün, yasal zemini olmadığı halde fiilen uygulamaya koyduğu İGP’yle insanların can, mal ve hukuk güvenliği tümüyle ortadan kaldırılıyor. İktidarın güvenlik güçleri ve kamu görevlileri istedikleri kişiyi gözaltına alma, istedikleri taşınır-taşınmaz mala el koyma gücünü kullanarak, toplumu sözcüğün tam anlamıyla terörize edecek. Bu da toplumun çok büyük bir bölümünün derin bir suskunluğa girmesine, bir bölümünün de bu kuralsızlığa başka bir kuralsızlıkla karşı koyma hakkını kendinde görmesine varacak.
AKP de kendi yarattığı bu kaos ortamını, İGP’yi çıkarmakla ne kadar iyi ettiğini anlatmak için kullanacak.
Tam AKP tipi bir sarmal...

***

11. Cumhurbaşkanı Gül’ün İGP’ye karşı çıkması, bazı maddelerinin gözden geçirilmesini önermesi bu tablonun neresine oturuyor?
İlk akla gelen şu: Diken kısmına oturuyor.
Özellikle 2011 yılından bu yıla gergin olduğu bilinen Erdoğan-Gül ilişkisinin büyük ölçüde koptuğu anlaşılıyor.
Gül’ün AKP içindeki ağırlığı ne kadar?
AKP gibi iktidar gücünü kullanan partilerde böylesi ağırlıkların çok fazla bir etkileyiciliği olmadığını biliyoruz. Ancak, Erdoğan’ın şimdiden meydan meydan dolaşıp 400 milletvekili istediği bir ortamda önemli bir duruş. Bu gidişle Gül de Yüce Divan oylamasındaki firecilerin karşılaştığı tepkiye muhatap olursa şaşırmamak gerekir.
İGP, Erdoğan’ın en küçük engel çıkaran herkesi tasfiye ederek kurmaya giriştiği başkanlık sisteminin sopasıdır.
Paketin Meclis’te görüşülmesinin biraz daha uzatılması halinde AKP milletvekillerinin seçim derdine düşmesi, devamında da ertelenmesi mümkündür. Bu anlamda Meclis’teki muhalefetin yanı sıra toplumsal muhalefetin de devreye girmesi gereklidir.
Baroların duyarlılığına toplumun öteki kesimleri de katılmalıdır.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Seçimden sonra! 26 Mart 2024

Günün Köşe Yazıları