Heykeldeki Atatürk'ü görebilmek

17 Kasım 2008 Pazartesi

Mustafa Kemal Atatürkün hayatımıza kazandırdığı sayısız güzelliklerden, yaşama sevincinden biri de heykel sanatıdır!.. Atatürkün yaşadığı yıllarda heykeli dikilmiş midir? Atatürk ve heykel konusunda öncelikle bilmemiz gereken, Özgürlük Çocuğunun ilk heykelinin hangi yılda, hangi heykeltıraş tarafından yapıldığı ve özellikle de nereye konulduğudur!?.

İtalyan heykeltıraş Kanonikanın eseri olan ve her biri Cumhuriyet tarihimizin birer belleğini oluşturan heykeller elbet de vardır. Lakin, Atatürkün ilk heykelleri onun tarafından yapılmamıştır. Bu onur, Avusturyalı heykeltıraş Krippele aittir. 1924 yılında yapılan bu eser, İstanbulda, Sarayburnunda durmaktadır. Yani, ilk Mustafa Kemal heykeli çaresizlik içinde kokuşmuş saraya ve onun bel bağladığı Avrupa ülkelerine sırt çevirmiş, Anadoluya bakmaktadır!.. Bu duruş, uygarlık denilen satranç oyununda son derece güçlü ve büyük bir taşın duruşudur. Sömürgeciliğin, işgalciliğin hangi güçle mat edildiğinin anlatımıdır. Yine görmesini bilene büyük bir hamleyi işaret etmektedir. Atatürkün ilk heykelinin Sarayburnuna konulduğu ve sırtının nereye, yüzünün hangi yöne dönük olduğunu bilmemek ya da bu duruşu rastlantı sanmak, bakıp da görememek, toplumun içinden çıkılamayacak bir kör kuyuya sürüklendiğinin kanıtıdır.

O Krippeldir ki, Ankara, Ulus Meydanındaki Zafer Anıtının da sanatçısıdır. 1927 yılında oraya konulan bu heykelin de müthiş bir öyküsü vardır: Krippel, heykeli meydana yerleştirdiğinde büyük, hem de çok büyük bir hata fark edilir!.. Sanatçının, at üstündeki Atatürkün iki yanına koyduğu askerler Türk askerleri değildir!.. Kurtuluş savaşı sırasında askerlerimizin miğferleri olmadığı gibi, üniformaları da farklıydı. Krippelin anıtındaki heykeller adeta birer Alman askerine benzemektedir!.. Açılış töreninden önce bu büyük gafı görenler, artık geri dönüşü olmayan bir yola girildiğinden çaresiz kalırlar. Çünkü, heykel meydana dikilmiş ve açılışa da çok az bir süre kalmıştır

Herkes Atatürke bakmaktadır merakla!.. Acaba, heykeldeki hatayı fark edecek mi, görürse ne yapacak, diye bir telaş, bir merak kalplerde serçe kuşu gibi çırpınırken, Atatürk, Krippelin yanına gider, sanatçıya elini uzatır ve şunları söyler: Sizi tebrik ederim beyefendi. Mehmetçiği hep görmek istediğim çağdaş, modern kıyafetler içinde yapmışsınız!!!...

İtalyan sanatçı Kanonikanın İstanbul, Taksim Meydanındaki Cumhuriyet Anıtıyla ilgili pek çok haber, yazı okumuşsunuzdur. Bunlar arasında ilk aklıma gelen, anıttaki iki Rus devlet adamının varlığıdır. Bu tür haberler çeşitli yayınlarda Cumhuriyet Anıtının Sırrı başlığıyla yer almıştır. Oysa, burada da büyük bir körlük vardır!.. Bunca yıldır, kimsenin görmediği bir eksiklik herkesin gözü önündedir!..

Cumhuriyet Anıtı’nın sırrı

Cumhuriyet Anıtının, bayrak tutan iki askerin bulunduğu cephelerinde, askerlerin ayaklarının hemen dibinde iki tane büyük su yalağı, daha doğrusu kocaman kurnalar bulunmaktadır. Bu kurnaların üstünde de, içlerine suların akacağı, sanki muslukları takılmamış iki delik vardır. O kurnaların orada ne işi vardır?.. Atlar su içsin diye mi konuldular oraya?.

Taksim, İstanbulun sularının dağıtıldığı, yani taksim edildiği bir semttir. Kanonika, yapacağı anıtın kentin su tarihinde önemli bir yere sahip olan Taksime konulacağını biliyordu. Bu yüzden, anıtı çember şeklinde bir havuz içinde düşünmüştür; sular deliklerden kurnalara akacak ve sonra da havuza taşacaktır. Ne var ki, bu gerçekleşmemiştir. Farkında mısınız, ne anlatıyorum sizlere?.. Cumhuriyetimizin adını taşıyan bir anıt yıllardır tamamlanmamış, eksik bırakılmış bir şekilde herkesin gözü önünde duruyor ama bu sırrı kimse görmüyor?.. Bunca zamandır, anma günlerinde onca protokol anıta çelenk koyuyor da, kimse Kurnaların burada ne işi ola ki? sorusunu sormuyor?

Taksimdeki Cumhuriyet Anıtıyla ilgili anlatacağım daha çok öykü var Onları da ilerleyen haftalara bırakalım ve bir duyuru yapalım: Sunay Bey Tarihi adlı oyunumu 19 Kasım Çarşamba günü, saat 21.00de, Kadıköy Halk Eğitim Merkezinde oynuyorum. Bakmakla görmek arasındaki perdeyi kaldırmak isteyenlere duyurulur



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları