Çocuklarınıza Tehlikeli Masallar Okutun

03 Mart 2015 Salı

Yaşar Kemal’in ölüm haberini duyar duymaz, elim kütüphanede çocukluğumdan beri Küçük Kara Balık’la Sevdalı Bulut arasında duran o kitaba gidiyor.
Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal Karınca; Yaşar Kemal’in yazdığı tek çocuk masalı.
Dokuz yaşında okuduğum ve derinden etkilendiğim bu masalı neden hâlâ çok sevdiğimi bir kez daha düşünüyorum.
Elimdeki, klasik masallara benzemeyen bir çocuk masalı.
Bu masal tehlikeli bir masal.
Tehlikeli çünkü bir gün büyüyüp kurulu düzenin gönüllü bir işçisi olması beklenen o küçük insanların içine bir kurt düşürüyor.
Tehlikeli çünkü iktidarların kendi güçlerini korumak için insanların gözlerini nasıl boyadığını, onları nelerle kandırdığını anlatıyor.
Tehlikeli çünkü sultanların sanıldığı gibi güçlü ve yenilmez olmadığını deşifre ediyor.
Tehlikeli çünkü zalimlerden korkmanın yersizliğini, asıl korkması gerekenin zalimler olduğunu işaret ediyor.
Tehlikeli çünkü çocuklara sistemin karanlık yüzünü gösteriyor.
Tehlikeli çünkü bu karanlığın üstesinden kendi içlerindeki aydınlıkla gelebileceklerini söylüyor.
Tehlikeli çünkü bu düzenin değişebileceğini anlatıyor.
Çok ama çok tehlikeli...
Çünkü bu düzeni “bizim”
değiştirebileceğimizi söylüyor.
Gücünü zalimlikten ve gaddarlıktan alan tüm sultanların, çocukların bilmesinden korkacağı ne varsa hepsi bu kitapta yazılı.
Yaşar Kemal bu masalı 1977 yılında, bu toprakların çocuklarına yazdı.
Aradan geçen neredeyse 40 yıl içinde bir sürü şey değişti ama düzen değişmedi.
Karıncalar birleşip o sarayın altını bir türlü oyamadı.
Tam tersine Filler Sultanı, gelmiş geçmiş sarayların en büyüğünü karıncaların gözünün içine baka baka yuvalarının tam üzerine dikti ve onları ezdikçe ezdi.
Bugün hâlâ kendi gücünün farkına varmayan geniş halk kitleleri, sultanların zalimliğine boğun eğmek zorunda olduklarına inandırılıyorlar.
Sultanlar hâlâ karıncaları olmadık vaatlerle kandırıp kendi refahları için öldüresiye çalıştırıyorlar.
Dini ve etnik masalların ateşinde kavrulan kalpler, sınıf mücadelesinin ne anlama geldiğini çoktan unuttular.
Herkes hâlâ bir gün kendisinin de bir fil olabileceğine inanıyor ve bunun için fillerin ayakları altında canla başla çalışıyor.
Herkes fil olmayı hâlâ marifet sanıyor.
Yaşar Kemal 40 yıl önce çocuklara güç ve haklılık arasındaki ilişki üzerinden alegorik bir masal yazdı ve o güzel ve kocaman ve masum filleri, bu masalda zalimliğin simgesi olarak kullandığı için üzülerek şöyle dedi:
“Eğer insan soyunun bu en zaliminin simgesini, benzerini hayvanlar arasında arayacak olsaydım, belki timsahları bulurdum, boa yılanlarını bulurdum. Yok yok, sanmıyorum ki yeryüzünde bu zalimleri simgeleyecek korkunçlukta bir hayvan türü bulabilelim...”
O yüzden, çocuklarınıza tehlikeli masallar okutun; ki zalimin ve mazlumun kim olduğunu doğru ayırt edebilsinler.
Çocuklarınıza tehlikeli masallar okutun; ki bu düzenin değişebileceğine inansınlar. Çocuklarınıza tehlikeli masallar okutun.
Bu topraklar, hiç yılmadan tehlikenin masallarını anlatan koca kalpli ve engin vicdanlı ozanları boşuna doğurmadı.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Yanık saraylar 4 Ağustos 2021
Patron çıldırdı 30 Temmuz 2021

Günün Köşe Yazıları