‘Yolsuzluk Algısı!’

27 Mart 2015 Cuma

Rusya ile gerilimli ortamda, Ukrayna Başbakanı Arseniy Yatsenyuk, önceki gün hükümet toplantısında şu açıklamayı yaptı:
“İçişleri Bakanı Arsen Avakov bana hükümetteki iki üyenin rüşvetle suçlandıklarını duyurdu. Acil Durumlar Bakanı Sergey Boçarevski ile yardımcısı Vasiliy Stoyetski, yönettikleri bakanlık için yakıt anlaşmalarında rüşvet almakla suçlanıyor!”
Canlı TV yayını yapılan toplantıda soğuk bir hava esiyor, Başbakan açıklamasını “Görevli arkadaşlar şimdi tutuklamayı gerçekleştirecekler!” diyor. Polisler içeriye giriyor, bakan ve yardımcısını kelepçeliyorlar.

***

Türkiye’de dört bakan Zafer Çağlayan, Muammer Güler, Egemen Bağış, Erdoğan Bayraktar “yolsuzlukla” suçlandı. TBMM’de “Yüce Divan’a” gönderilmeleri oylandı. Analarının sütü gibi ak olan AK-P’liler “yolsuzluk savının saptanması” kapısını oylarıyla kapattılar.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu Bilal ile telefon konuşmasında paraların nasıl sıfırlanacağının kayıtları ortaya döküldü. “Montaj” denilerek, sıfır elde var sıfırlandı. Sonrasında Başbakan, Cumhurbaşkanı yapılarak ödüllendirildi!

***

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ile Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek “parsel parselleme” suçlamaları ile söz düellosuna girdiler.
Başbakan Ahmet Davutoğlu önce “her ikisi hakkında parti disiplin kurulunun harekete geçirileceğini” söyledi. Sultan ile konuşunca “Delil yok tartışmayı kapattık. Disiplin Kurulu da yok!” demek zorunda kaldı.
“Bildiklerini 7 Haziran’dan sonra anlatacağını” söyleyen, üstelik “hükümet sözcüsü” de olduğu için nerede ve nasıl konuşacağını bilmesi gereken Arınç da geri vitese takıp “Başbakan haklı! Ama susamazdım…” dedi. Gökçek de “Emir demiri keser. Emir geldi sustum…” demekle yetindi.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Arınç ve Gökçek hakkında soruşturma başlattı. CHP ve Mimarlar Odası da savcılığa suç duyurusunda bulundu… 17-25 Aralık’tan bu yana yaşanan olaylarda, nelerin halının altına süpürüldüğünü gördük. Bunda da sonucun halının altında sıfırlanacağından kuşkumuz yok!

***

Uluslararası Şeffaflık Örgütü her yıl “Yolsuzluk Algısı” raporu yayımlıyor. 2014’te Türkiye 175 ülke arasında “Yolsuzluk Algısı en çok düşen ülke” olarak açıklandı. Tam not 100 üzerinden; Türkiye, 50 puandan 45’e düşmüş. 2013’te 53 sırada iken, 64. sıraya gerilemiş. 92 puanla bu yıl da birinciliğini koruyan Danimarka’yı Yeni Zelanda, Finlandiya, İsveç ve Norveç izledi.

***

Japon mühendis Kişi Ryoiçinur, İzmit Körfezi Köprüsü’nün inşaatında kopan halattan kendisini “sorumlu” tutarak boğazını keserek intihar etti. Tek insanın dahi yaşamını yitirmediği kazada mühendisin, Japon geleneklerine göre “onuru koruma” amacıyla yaptığı “harakiri” hareketi onu sonsuzluğa taşıdı.
Şimdi Yalova Belediyesi, kentteki Japonya’dan “kardeş şehri” Tonami’nin adını taşıyan alana, kişilik sahibi Kişi’nin anıtının dikileceğini açıkladı.

***

Geçen yıl 13 Mayıs’ta Soma’da kömür madenindeki kazada 301 insan yaşamını yitirdi. Bir Allah’ın kulu da çıkıp Kişi gibi “sorumluluğu” kabul etmedi. Suçu başkalarına attılar. Olayın dava dosyası nihayet tamamlanmış da ilk duruşması 13 Nisan’da yapılacakmış!

***

Davutoğlu, 5 yıl öncesinde KPSS sınavındaki “hırsızlık” olayı hakkında “Nasıl içinize sindirdiniz?” diye sormuş… Şimdi bu soruyu, yolsuzluk olayları için AKP’lilere biz soralım: “Nasıl içinize sindiriyorsunuz?”

Benden sonra tufan!
Başbakan Turgut Özal 1989’da cumhurbaşkanı seçildi. Kurduğu Anavatan Partisi sonrasında tarihin sayfalarına karıştı. Başbakan Süleyman Demirel 1993’te cumhurbaşkanı seçildi. Kurduğu Doğru Yol Partisi de yok oldu…
Şimdi Recep Tayyip Erdoğan cumhurbaşkanı seçildi. Adalet ve Kalkınma Partisi içinde karışıklıklar başladı. Arınç-Gökçek olayı buzdağının suyun üzerinde görülen bölümüdür.
Buzdağının altında ise üç dönem kuralına takılan 68 milletvekilinin huzursuzluğu yatıyor. Eğer cumhurbaşkanı seçilemeseydi Erdoğan da bu milletvekilleri arasında yer alacaktı. “Benden sonra tufan…” diyerek paçasını kurtardı.
Tarihe karışacak AKP’liler arasında TBMM Başkanı Cemil Çiçek ve şu bakanlar da bulunuyor: Bülent Arınç, Ali Babacan, Bekir Bozdağ, Ömer Çelik, Mehdi Eker, Nurettin Canikli, Taner Yıldız, Faruk Çelik, Mevlüt Çavuşoğlu.

***

Tarafsız olması gereken Cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturan Sultan “başkanlık” sevdası için anayasayı değiştirmek amacıyla 7 Haziran seçimlerinde AKP’ye 400 sandalye istiyor. Anayasa değişikliği için 367 “evet” gerekli. Oylama 330’da kalmışsa değişikliğin kabulü ya da TBMM’ye iadesi Cumhurbaşkanı’nın kararına bağlı.
Son seçimde AKP 327 sandalye kazanmıştı. Çeşitli nedenlerle bu sayı 312’ye düştü. Seçim aynı sonucu verecek olursa, Sultan’ın istediği değişiklik için 330’a bile ulaşılamayacak. Kaldı ki bugünkü AKP’lilerin her beş kişisinden biri, seçilemeyeceği için parti genelindeki huzursuzluk daha da yaygınlaşacaktır.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları