İlhan Selçuk

Şipşak...

01 Aralık 2008 Pazartesi

“Büyük Saatli Maarif Takvimi”ne her sabah göz atmak alışkanlığım ne zaman başladı bilemiyorum; ailede, sanıyorum babadan kalma böyle bir görenek var...

28 Kasım Cuma günü de sabah takvim yaprağını kopardım; arka sayfasında Melih Cevdet karşıma çıkmasın mı...

Meğer 5 yıl önce yitirmişiz şairimizi, yazarımızı ve dostumuzu...

Takvimciler ölüm yıldönümünde şairi “Fotoğraf” adlı şiiriyle anmışlar...

*

“Dört kişi parkta çektirmişiz,

Ben, Oktay, Orhan, bir de Şinasi...

Anlaşılan sonbahar

Kimimiz paltolu, kimimiz ceketli

Yapraksız arkamızdaki ağaçlar...

Babası daha ölmemiş Oktay’ın,

Ben bıyıksızım.

Orhan, Süleyman Efendi’yi tanımamış.

Ama ben hiç böyle mahzun olmadım;

Ölümü hatırlatan ne var bu resimde?

Oysa hayattayız hepimiz.”

*

Son yıllarda ölümler ve ölüm yıldönümleri üzerine bu köşede pek yazı yayımlanmıyor...

Öylesine çoğaldılar ki...

Hangi birine yetişeceksin?..

Üstelik ölüm ya da ölüm yıldönümü demek hüzün demek...

Belki hüzünden de öte, acı...

Ancak Melih Cevdet’in çok eskiden beri belleğime yazılmış “Fotoğraf” şiiri hayatın ‘an’ değil ‘süreç’ olduğunu bana anımsatınca düşünmek gereğini duyumsadım...

*

Melih Cevdet, ‘anlık’ bir fotoğrafta zamanın acımasız sürecini duyumsayan şair bilinciyle dizelerini kurgulamış...

Hüzün bu mantıkla devreye giriyor...

Eskiden yalnız resim vardı...

Resim ‘an’lık değildir, zamana kafa tutmak iddiasıyla bir zaman sürecinde yapılır...

‘Şipşak’la çekilen bir fotoğrafta, süreci, zamanı ve ölümü görüp duyumsayan ve bize duyumsatan kişiyi ölüm yıldönümünde anımsamak, hüzünlerden hüzün beğenmek duygusuyla özdeşleşiyor...

Melih Cevdet yalnız şair değildi...

Bir düşün adamıydı..

‘Fotoğraf’ şiiri, işte bu kişiliği bize yansıtıyor...

*

Özlüyorum Melih Cevdet’i...

2003’te gözlerini kapamış...

Hepimiz aynı yolun yolcusu değil miyiz?..

Elbette...

Ama, kalanlar, gidenleri anımsayarak, anarak, özleyerek yaşayabildikleri kadar yaşarlar...

Bilmiyorum Melih Cevdet’le çekilmiş fotoğraflarımız var mı?..

Olmaz olur mu?..

Kuşkusuz bütün fotoğraflar gibi, Melih Cevdet’in şiirindeki gibi, hepsi de elbette ölümü hatırlatan resimlerdir...



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Patrikhanenin Sicili... 11 Haziran 2012
Mumcu'nun Saptamaları... 7 Haziran 2012

Günün Köşe Yazıları