Öztin Akgüç

Ekonomi Politikasında Dogmalardan Kaçınmak

17 Nisan 2015 Cuma

Emperyalizm, bilgiyi, düşünceyi hatta inançları dogmalaştırarak beyinlerde egemenlik kuruyor. Ekonomi alanında neoliberal olarak nitelendirilen politika emperyalizmin oluşturduğu dogma. Beyinler çizilen çerçeve içinde düşünüyor, önerileri, savları önsel, apriori olarak doğru kabul ederek olayları yorumluyor, beklentilere ona göre yön veriyor. Dogmatizm, dogmacılık kuşkuyu, eleştiriyi irdelemeyi ortadan kaldırıyor, bağnazlık, düşünce körlüğü yaratıyor.
Ekonomik alanda çözüm amaçlayarak neoliberal politika reçetelerinden arınmak gerekiyor. O çerçevede alınacak önlemlerle, izlenecek politikalarla çözüm üretmenin olanaksızlığını deneyimler kanıtlıyor.
Neoliberal politikaların tam karşıtı uygulandığında iyi yönetim altında daha olumlu sonuçlar alınacağı kesin. Antiliberal ekonomik politika en azından aşağıdaki hususları içermelidir:
• Devletin küçültülmesi, özelleştirme yanılgısından öncelikle kurtulmak gerekir. Özelleştirme değil, özellikle enerji ve madencilikte kamulaştırmaya gidilmelidir. Ayrıca büyük organizasyonlar, ileri teknoloji kullanımı gerektiren alanlarda, özellikle savunma sanayiinde KİT’ler kurulmalı, KİT’ler geliştirilmelidir.
•“Fiyat mekanizması kaynakların en etkin dağılımını, katma değerin de en adil bölüşümünü sağlar” dogmasını bırakıp sosyal maliyeti, dışsallıkları da göz önünde tutarak piyasalara müdahale edilmeli, sağgörülü, yönlendirici düzenlemeler yapılmalıdır.
• Maliye politikası, vergi, kamu harcamaları, kamu borçları açısından yeniden düzenlenmelidir. Vergi gelirlerini artırmadan, artan geliri, ekonomik, sosyal, kültürel gelişme alanlarında kullanmadan sorunlar çözülemez. Gelir, servet üzerindeki vergiler artırılmalı, vergilendirilmemiş vergi boşlukları giderilmelidir.
Gelir dağılımını düzeltmede vergi araçtır ama gelir dağılımını hem bölgesel hem kişisel temelde düzeltecek araç kamu harcamalarıdır. Devletin eğitim, sağlık, sosyal yardım harcamaları gibi gelişmeye yönelik harcamaların yanı sıra altyapı yatırımları da artırılmalıdır.
• Özel sektörü, kişileri teşvik önlemleriyle birlikte dış ayartılarla kurulmuş sözde bağımsız kaynak tüketen kurumlar, daireler kaldırılmalı, kaynak tasarrufu sağlanmalıdır.
• Merkez Bankası, finansal piyasaları, bankaları denetleyen, yönlendiren daha güçlü konuma getirilmeli, istikrar yanı sıra kaynak kullanımını yönlendirme, iyileştirme görevi de ön plana çıkarılmalıdır. Bankacılık sisteminin kaynakları ekonomik, sosyal, kültürel gelişme alanlarına yönlendirilmeli, kredilerin kötü kullanımı, kredi yoluyla işadamı yaratma, banka kredileriyle kişi zenginletirme yolu kapatılmalıdır.
• Planlama hem kaynak dağılımı iyileştirme hem de makro dengeleri sağlama açısından daha etkili konuma getirilmelidir.
Neoliberal politikaların ve dış güçlerin etkilerinden, ayartısından, iğvasından kurtulmak gerekir. Neoliberal politikalar gerçekte kurtarıcı, etkili olsa dünya için dolar, Avro basan emperyal güce de sahip ekonomiler 2007’den bu yana kendilerini durgunluktan kurtarırlardı.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Canlı duygusallığı 3 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları