AKP kapatıyor!

04 Mayıs 2015 Pazartesi

Geçen hafta YÖK Başkanı Yekta Saraç tarafından açıklanan ancak kamuoyunda önemi ölçüsünde değerlendirilmeyen haberin bir bölümü şöyleydi:
“2014 yılında 11’den az öğrenci kaydolan devlet üniversitelerindeki programlara bu yıl kontenjan verilmeyecek.
Bu kapsamda 36 üniversitenin kimya bölümüne, 31 üniversitenin fizik bölümüne, 22 üniversitenin biyoloji bölümüne, 7 üniversitenin de matematik bölümüne öğrenci alımı yapılmayacak” (Vurgular benim).
Böylece öğrenci kontenjanı verilen temel bilimler programlarının sayısı 241’den 145’e düşürülüyor!
Bu açıklamanın dayandığı son beş yılın sayısal gelişmeleri ise şöyle (Hürriyet, 29 Nisan):

***

Burada yok olurcasına bir düşüş var. YÖK de yeteri kadar başvuru olmadı gerekçesiyle kimi bölümleri kapatıyor.
Tabloda, kontenjan ve yerleşen sayılarının, 2010’dan 2014’e, yani beş yılda biyolojide yüzde 17; fizikte yüzde 10; kimyada yüzde 20 ve matematikte yüzde 40 gibi akıl almaz düzeylere düşmesi, en hafif deyimiyle, bilimsel bir çöküntüdür ve bu toplumun geleceğinin nasıl karartıldığının çok somut bir kanıtıdır.
Dikkat edilirse matematik dışında en büyük kontenjan düşüşlerinin yaşandığı yıl 2012’dir. Bu yılın eğitimde çok özel bir yeri var; ünlü 4+4+4 uygulaması ile ilgili yasa 11 Nisan 2012 tarihinde yürürlüğe girdi. Doğrudan bağı olmasa da yaratılan eğitim anlayışının, özellikle de üniversitelerin temel bilim bölümlerini bitirenlerin çok büyük bir bölümünün ortaöğretimde öğretmen oldukları göz önünde tutulursa, üniversite adaylarının bölüm seçmelerini bu sonuçları doğuracak yönde etkilemiş olduğu söylenebilir.
Ayrıca, kapatılan bölümlerde çalışan öğretim üyesi sayısı yedi bin dolayındadır. YÖK Başkanı aynı gün bu öğretim üyelerinin başka alanlarda görevlendirilmeleri için çalışmalar yapılacağını açıkladı. Daha sonra da temel bilimleri daha çekici kılmak amacıyla öğrencilere sağlanan burs olanaklarının artırılacağını belirtti. Ancak bu tür küçük düzeltmeler, açılan bu ağır yarayı kapamaya hiçbir biçimde yetmez. Çok daha kapsamlı, giderek köklü önlemler alınması gerekiyor.

***

Tümüyle eğitimde, özellikle de temel bilimlerde, isteyen öğrenci bulunmadı mantığıyla öğrenci yerleştirme işlemi yapılamaz. Bu iş, alıcısı yok diye bir piyasa ürünü, örneğin mantar yetiştirmemeye benzemez! Söz konusu olan, daha doğrusu gelişmesi gereken, bireysel olduğu kadar toplumsal yararı da olacak olan insan beynidir.
Kesilip atılanlar, adları üstünde temel bilimlerdir. Çağımızda her düzeyde araştırmacı ve bilim insanı yetiştirilmesinde temel bilimler eğitimi vazgeçilmez bir öncelik taşır. Sayıları hızla artan üniversitelerin nitelikli öğretim üyesi eksiği ve daha genelde ülkenin araştırmacı açığı olduğu da biliniyor. Araştırmacı sayısını artırmadan da ekonomik ve toplumsal gelişme olmuyor.
Günümüzde bilimler iç içe geçerek güçlenebiliyor. Temel bilim altyapısı olmadan, tıptan mühendisliğe teknik ağırlıklı uygulamalı bilimler; ekonomiden psikolojiye sosyal bilimler ve giderek hukuk ve tarih bilimleri sağlıklı gelişemiyor.

***

Temel bilimler eğitiminin üniversitelerde içine düşürüldüğü durum aslında bu ülkede bilimsel gelişmenin geleceğinin temellerinin çökertildiği anlamına geliyor. AKP’nin eğitim anlayışının doğrudan bir sonucu olan bu tablo, yalnızca ülkeyi bilimin aydınlığına kapatmakla kalmıyor; toplumun aklını körelterek geleceğini karartıyor!  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Yerelde yeşermeli 25 Mart 2019

Günün Köşe Yazıları