NUTUK 19 Mayıs’la başlar

19 Mayıs 2015 Salı

Mustafa Kemal Atatürk 15 20 Ekim 1927’de 5 gün süreyle Türk ulusuna hitaben CHP Kurultayı’nda okuduğu Nutuk’ta söze şöyle başlar:
“19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıktım. Durum: ...”
Bu başlangıç cümlesinin ardından 19 Mayıs 1919’daki durumu ayrıntılarıyla anlatır.
İstanbul’daki yönetim acz içindedir...
Anadolu, savaştan savaşa koşmaktan yorgun düşmüş yüzbinlerce evladını yitirmiştir...
Emperyalist ülkeler bu topraklara ilişkin planlarını saltanat yönetimiyle açıkça konuşmaktan çekinmeyecek kadar ileri gitmiştir...Ülkenin dört bir yanında emperyalistlerle işbirliğine yatkın eğilimler filizlenmektedir...
Buna karşın, bu toprakları vatan edinen insanların bağımsız yaşama duygusu körelmemiş, arayış içindedir...
Mustafa Kemal bu tabloyu, tek tek olay kahramanlarının adlarını da vererek ortaya serer. Gerçeği bütün çıplaklığıyla anlatmaktan kaçınmaz. Çünkü kurtuluş ve kuruluş planlarını yıl yıl, hatta gün gün yapmış, adım adım alacağı kilometreleri hesaplamıştır. Yıllar sonra Kurtuluş Savaşı’nın öncesi ve sonrasına ilişkin ayrıntıları bilgileriyle ve belgeleriyle toplumla paylaşırken miladı 19 Mayıs 1919 olarak belirlemiştir. Çünkü bu tarih Atatürk’ün bir anlamda toplumsal doğum tarihidir. 

***

19 Mayıs 2015’e Atatürk’ün gözlüğüyle bakmaya çalışırsak, olaylar, olayların kahramanları ve araçları elbette çok farklıdır, ama öze indiğimizde ciddi benzerlikler vardır.
Bugün Türkiye iyi yönetilmiyor. Bir yandan küresel aktörlerin bizden istediği her şeye evet diyen, bir yandan da hiçbir komşusuyla geçinemeyen bir yönetim anlayışı var.
İktidar, neredeyse vatan şuurunu yitirmiş.
İktidar sahipleri, kendi varlıklarını ve güçlerini korumak uğruna ülkede her türlü gerginliğe evet diyecek, hatta bunun planlarını yapacak kadar densizleşmiş.
Ülke ekonomisi üreten değil tüketen, her türlü kapkaççılığı mübah sayan bir anlayışa sürüklenmiş.
Yurtta gerilim, dünyada gerilim anlayışı benimsenmiş, komşu ülkelerle yıllardır geleneksel sürdürüğümüz saygın ilişki, karşılıklı iç işlerine karışmama dengesi çoktan yitirilmiş. Bu durum ekonomiye de yansımış, komşularla hedeflenen sıfır sorunun yerine sıfır ilişki, sıfır ticaret noktasına gelinmiş.
Eğitim, her yıl birkaç kez yapılan sistem değişikliği ile yazboz tahtasına dönmüş.
Tarıma elverişli topraklar, üretimin değersizleşmesi nedeniyle kaderine terk edilmiş, adeta çölleşmiş.
Ülkenin 90 yıllık birikimini haraç mezat satan iktidar “onlar konuşur, ben yaparım” diyerek ülkeye yaptığı kötülüklerle övünür hale gelmiş.

***

Yukarıdaki örnekleri, aktardıklarımızın birkaç katı daha çoğaltarak vermek mümkün.
Nutuk, durumu özetleyerek başlar ve Atatürk’ün Gençliğe Hitabesi ile biter.
Bu hitabe de biraz dikkatli okunduğunda içinde bugüne dair pek çok dersi barındırmaktadır.
Gençliğin içinde her şeye karşın ciddi bir yurtsever köz vardır.
Atatürk, bu öngörüsünde de yanılmamıştır. Her kesimi bedelini ödeyip satın alabileceğini sanan iktidar sahipleri, gençlik duvarına çarpmıştır.
En güzel bayramlarımızdan biri olan 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı kutlu olsun!..



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

ABD gezisi iptal gibi! 25 Nisan 2024
ABD ile Hamas gerilimi! 24 Nisan 2024
Istakozgiller! 23 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları