Bayramda Trafik...

16 Aralık 2008 Salı

Gazetelerde hep aynı açıklama yer alır: Korkulan oldu.

Nedir korkulan’?..

Bayram trafiğinde ölümlü kazalar beklenen korkudur.

Yüzlerce ölü, birkaç yüz yaralı, sonradan da sakatlar.

Çocuklar, gençler, kadınlar, erkekler.

Kimi zaman bir ailenin tümünün yok oluşu.

Nedir bu? Ne oluyoruz? Nedir bu ölüm yolculukları?

Trafik canavarıdenip ahlanan vahlanan bu konu aslında nedir?

***

Bu konu aslında trafik sorunu değil, aklını kullanma sorunudur.

Araç kullanmak, çok önemli akılsal-duygusal yetiler ister.

En önemli akılsal-duygusal yeti özdenetimdir (otokontrol).

Özdenetim, sürücünün birden çok etkeni kontrol etmesini sağlar.

Öncelikle hızın kontrolüen önemlisidir.

Trafiğin durumu, öncelikleri, karşıdan gelenler, yandan geçenler, arkadan yaklaşanlar.. hep kontrol altında tutulmalıdır.

Şerit kontrolü, trafik öncelikleri, kurallar çok önemlidir.

Kötü ve yanlış araba kullananlar hemen fark edilmelidir.

Aşırı hız yapanlar, yanlış şerit değiştirenler görülmelidir.

Trafik polislerinin de asıl kontrol etmeleri gerekenler bunlardır.

Yolun durumu dikkate alınmalıdır.

Hava koşullarına dikkat edilmelidir. Yağış, kar, yolda kayma olasılığı..

Bunlara kim dikkat edecek?

Sürücünün kendisi.

Akılsal-duygusal denge. Özdenetim. Yaşamın sorumluluğu.

Bunlar bizim toplumumuzun özellikleri mi?

Değil.

Sorun işte burada.

***

Akılsal-duygusal denge. Özdenetim. Yaşamın sorumluluğu.

Çocuğunu böyle eğitmiyorsun.

Gencini bunlarla yetiştirmiyorsun.

Kadınında bunları aramıyorsun.

Erkeğinde bunlara bakmıyorsun.

Toplumun sorunu sadece bayram trafiği değil ki?

Eğitiminden politikana kadar her alan kazalarla, hatalarla, yanlışlarla dolu.

Her alanda başarısızsın.

Başarısızlığı da kabul etmiyorsun.

Her hatandan başkası sorumlu.

Hep yakınıyorsun da bir şey yapmaya niyetin yok.

İçindeki boşluğu fark etmiyorsun.

Dışındaki anlamsızlıktan haberin yok.

İşte hallice yaşayıp gidiyorsun, öyle mi?

Düğün dönüşünde keyiflisin.

Asker ziyaretinde aceleci.

Bardan çıkışta içkilisin.

Eğlenceye giderken coşkulu.

Bize bi şey olmazla yaşıyorsun.

Alkollü araç da kullanıyorsun.

Hatalı sollama da yapıyorsun.

Ama makine bütün bunları bilmiyor.

GÜM.

Bir kaza kaç cana maloluyor?..

İşte, tehlikeli cehalet dediğim budur kardeşim.

Demek ki sana anlatamamışım.

Sana da yazık, bize de, bizlere de yazık...

[email protected]

[email protected]

www.erdalatabek.com

Gazetelerde hep aynı açıklama yer alır: Korkulan oldu.

Nedir korkulan’?..

Bayram trafiğinde ölümlü kazalar beklenen korkudur.

Yüzlerce ölü, birkaç yüz yaralı, sonradan da sakatlar.

Çocuklar, gençler, kadınlar, erkekler.

Kimi zaman bir ailenin tümünün yok oluşu.

Nedir bu? Ne oluyoruz? Nedir bu ölüm yolculukları?

Trafik canavarıdenip ahlanan vahlanan bu konu aslında nedir?

***

Bu konu aslında trafik sorunu değil, aklını kullanma sorunudur.

Araç kullanmak, çok önemli akılsal-duygusal yetiler ister.

En önemli akılsal-duygusal yeti özdenetimdir (otokontrol).

Özdenetim, sürücünün birden çok etkeni kontrol etmesini sağlar.

Öncelikle hızın kontrolüen önemlisidir.

Trafiğin durumu, öncelikleri, karşıdan gelenler, yandan geçenler, arkadan yaklaşanlar.. hep kontrol altında tutulmalıdır.

Şerit kontrolü, trafik öncelikleri, kurallar çok önemlidir.

Kötü ve yanlış araba kullananlar hemen fark edilmelidir.

Aşırı hız yapanlar, yanlış şerit değiştirenler görülmelidir.

Trafik polislerinin de asıl kontrol etmeleri gerekenler bunlardır.

Yolun durumu dikkate alınmalıdır.

Hava koşullarına dikkat edilmelidir. Yağış, kar, yolda kayma olasılığı..

Bunlara kim dikkat edecek?

Sürücünün kendisi.

Akılsal-duygusal denge. Özdenetim. Yaşamın sorumluluğu.

Bunlar bizim toplumumuzun özellikleri mi?

Değil.

Sorun işte burada.

***

Akılsal-duygusal denge. Özdenetim. Yaşamın sorumluluğu.

Çocuğunu böyle eğitmiyorsun.

Gencini bunlarla yetiştirmiyorsun.

Kadınında bunları aramıyorsun.

Erkeğinde bunlara bakmıyorsun.

Toplumun sorunu sadece bayram trafiği değil ki?

Eğitiminden politikana kadar her alan kazalarla, hatalarla, yanlışlarla dolu.

Her alanda başarısızsın.

Başarısızlığı da kabul etmiyorsun.

Her hatandan başkası sorumlu.

Hep yakınıyorsun da bir şey yapmaya niyetin yok.

İçindeki boşluğu fark etmiyorsun.

Dışındaki anlamsızlıktan haberin yok.

İşte hallice yaşayıp gidiyorsun, öyle mi?

Düğün dönüşünde keyiflisin.

Asker ziyaretinde aceleci.

Bardan çıkışta içkilisin.

Eğlenceye giderken coşkulu.

Bize bi şey olmazla yaşıyorsun.

Alkollü araç da kullanıyorsun.

Hatalı sollama da yapıyorsun.

Ama makine bütün bunları bilmiyor.

GÜM.

Bir kaza kaç cana maloluyor?..

İşte, tehlikeli cehalet dediğim budur kardeşim.

Demek ki sana anlatamamışım.

Sana da yazık, bize de, bizlere de yazık...

[email protected]

[email protected]

www.erdalatabek.com



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Istakozun intikamı! 22 Nisan 2024
Özeleştiri?... 8 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları