Angelina Jolie sınırımıza ne’ci oli?

22 Haziran 2015 Pazartesi

2001 yılından bu yana her yıl, 20 Haziran, “Dünya Mülteciler Günü” olarak anılıyor. 14 yıl önceki ilk anmaya dünyaca ünlü Amerikalı sinema sanatçısı Angelina Jolie katılmıştı. Bu yılkine de katıldı. Üstelik Türkiye’de.
Dünyada halen 60 milyon insan vatanından, toprağından koparılmış bir şekilde mülteci olarak yaşıyor. Geçen yılın istatistiklerine göre en çok mülteci veren ülke Suriye, topraklarında en çok mülteci bulunduran ülke de Türkiye. Yaklaşık 2 buçuk milyonu Suriyeli olmak üzere topraklarımızda 5 milyonu aşkın mülteci var. Bir başka deyimle dünyadaki her 10 mülteciden biri Türkiye’de.
Yeri geldikçe vurguladığımız gibi coğrafya ülkelerin kaderini belirliyor. Bu nedenle yaşadığımız mülteci sorunlarının önemli bir dilimi istemimiz dışında, özellikle küresel aktörlerin hedef ülkelere dayattığı politikalar sonucunda gerçekleşti.
Ancak Suriye sorunumuzu kendimiz büyüttük. Giderek daha da büyütmekteyiz.
2010 yılında Suriye’de başlayan iç savaşın ardından giderek artan Suriyeli sığınmacı sayısı, AKP hükümetini ürkütmek yerine heveslendirdi. Sözüm ona komşudaki kardeşlerimize kucak açıyorduk; kaç kişi gelirse gelsin onları bağrımıza basacaktık. Zaten Esad’ı da tez zamanda devirip, Suriye’de belirleyici olacaktık.
Ne var ki olaylar böyle gelişmedi.

***

Angelina Jolie’nin Türkiye  Suriye sınırındaki kampları ziyareti sırasında yukarıda aktardığımız politikaların mimarı AKP Cumhurbaşkanı Erdoğan da oradaydı. Ayakları biraz suya mı erdi ne, bölgede yaptığı değerlendirmelerde mezhep çatışmalarına dikkat çekti; böylesi politikaların kimseye yaramayacağını vurguladı.
Oysa yıllardır bu sütunlarda AKP hükümetinin uyguladığı Sünni eksenli politikanın hiç kimseye yaramayacağını vurguluyoruz. Bu bizim bir engin görüşümüz de değil. Görünen çatışma kılavuz istemez. Siz, bir coğrafyadaki ayrılıkları körüklerseniz, yıllar önce Yugoslavya’da ne yaşandıysa bugün de Suriye’de o yaşanır.
Sınırımızın ötesinden gelen haberler, IŞİD’in kimi yerlerdeki etkinliğinin azaldığı yönünde. IŞİD’in yerine geçen güç ise farklı kesimlerden destek alan PYD. Bir başka deyimle radikal İslamcıların yerini yerel motifleri öne çıkmış Kürtler alıyor. Sonuçta bölge uluslararası hukukta kabul gören bir yapıda yönetilmiyor.
Suriye’nin kuzeyini yönetecek güç Türkiye’yi doğrudan ilgilendiriyor. Çünkü bu ülkenin iç işlerini Türkiye’nin iç işi, hem de başlıca güvenlik sorunu haline getirdik.

***

İşte böyle bir dönemde sevgili kardeşimiz Angelina Jolie, Birleşmiş Milletler’in (BM) iyi niyet elçisi olarak Suriyeli mültecilerin yaşadığı kampları ziyaret etti. Jolie’nin rol yapmasına gerek yoktu. Zira tablo yeterince trajikti.Üstelik kampları Jolie’ye özel makyajlamışlardı. Adeta “jöle”lemişlerdi. Sanatçı gördüğü tabloyu, “BM Güvenlik Konseyi buraya gelsin, bu krize tanıklık etsin” çağrısıyla yorumladı.
Jolie’yi birçok filminin yanı sıra Amerikan çıkarlarını öne çıkaran, Amerikan askerlerinin ülke sevgisini büyük bir ustalıkla dünyaya aktaran filmleriyle de tanıyoruz. Gerçekten iyi niyet elçisiyse oraya BM Güvenlik Konseyi’ni çağırmak yerine, insanları birbirine sokan politikalara “hayır” demesi, küresel aktörlere de yüz binlerce insanın canına mal olan, milyonlarcasını toprağından eden bu politikalara “son verin” demesi gerekmez mi? İnsanın aklına birçok soru geliyor ama bütün bunları bir yana bırakalım. Bölge insanının diliyle soralım:
“Angelina Jolie sınırımıza ne’ci oli?”



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

İYİ Parti çıkmazı! 18 Nisan 2024
Zafer sorumluluğu... 17 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları