Mümtaz Soysal

Namus ve Medya

22 Ocak 2014 Çarşamba

BİN defa tekrara gerek yok; namus, elbet örtülü baş, uzun etek veya şu bu değil, kısaca söylemek gerekirse dürüstlük demektir. Medya (media) ise, Latince “ara, ilişki, tam görünürlük” anlamlarına gelen“medium” sözcüğünün yine o dilde çoğuludur. Dolayısıyla, medyada dürüstlük bir süreç işidir. Yani, örneğin sizin aracılığınızla kamuya iletilecek bir olgunun, haberin, hatta yorumun “doğru” yansıtılması beklenir. Düşüncelerin ve yorumların farklı olması başka, kasıtlı biçimde çarpıtılması, değiştirilip yalana dönüştürülmesi başkadır ve öylesi medya namusuna sığmaz. Sığdırılması kısa vadede kârlı olsa da zamanla zarar getirir.
O bakımdan, basın, radyolar, televizyon kanalları gibi medya kuruluşları son derece önemlidir, toplumların ve devletlerin alınyazılarını mutlaka etkiler. Özellikle bu kuruluşların özel kesim ya da kamu malı oluşu veya kamusal olanların ciddi denetimden geçirilmesi üzerinde ısrar edilmelidir. Siyasal tarihimizin yakın geçmişinde iletişim alanındaki kamu işletmelerinin ekonomik ve malî sorunları ihmal edilmiş, kâr kaygısıyla kamudan özele satışlara öncelik verilmiştir. Bu çeşit yanlış politikaların demokrasinin niteliği, düşünce özgürlüğü gibi alanları bir de bu açıdan düzenleme gerekliliği üzerinde fazla durulmamıştır. Bu yaklaşımın getirebileceği kısa vadeli maddi kazançlar ile manevi alanlardaki zararlarının uzun vadeli zararlarını karşılaştırıp kesin ortaya koyabilen bir muhasebe tekniği de henüz bulunamamıştır.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Çelişki Korkusu 19 Mart 2014
Acı 14 Mart 2014

Günün Köşe Yazıları