İnadına barış!

30 Temmuz 2015 Perşembe

Artık hiç şaşırmıyorum. Baştan söylemişti. 400 milletvekili istiyorum, demişti. Verin Meclis’te 400 milletvekilini, siz de rahat edin ben de...
Olmadı. Bu millet 7 Haziran’da seçimini yaptı. Tek adam saltanatına, diktasına, buyruğuna hayır dedi. Parlamenter rejimi seçti.
Ne 12 Eylül’ün seçim yasaları, yüzde 10 baraj, ne orantısız propaganda ve şiddet, ne eşit olmayan olanaklar, ne de HDP’ye yönelik saldırılar, Diyarbakır’daki bomba; hiçbiri 13 yıldır iktidarda olan partiye istediği sonucu vermedi...
Unuttunuz mu? Seçimde siyaset kazandı!
O günden bu yana, seçim sonrası yaşadığı şokla Erdoğan’ın sessiz kaldığı ilk 3-4 günü saymazsak, san ki seçim olmamış gibi! San ki AKP iktidarı kaybetmemiş gibi!
Anımsayın: Seçimde silahlar değil, siyaset kazandı!
O günden bu yana, nere deyse 2 ay geçti. Meclis’in çalışmaması için her yol mu bah sayılıyor. O günden bu yana kaçak Saray’dan salta natını sürdürmeye çalışan ve onun emir eri, 400 milletvekili kotaramamanın intikamını al maya çalışıyor.
Nedeni açık: Er geç hesap sorulacak korkusu! Yalanın talanın, yolsuzluğun hesabı! Karşıdevrimin hesabı! IŞİD yandaşlığının hesabı! Komşularla sıfır sorundan komşularla savaş haline gelinme sinin hesabı! Diyarbakır’ın, Soma’nın Reyhanlı’nın, Suruç’un hesabı!
İşte bu hesap sorulmasın diyedir bunca gayret, bunca hainlik, bunca savaş kışkırtıcılığı!

Bu bir darbedir
Sanki seçimde siyaset kazanmamış gibi... Bu bir dar bedir. Meclis’i çalıştırmamak bir darbedir. Seçimi yok saymak darbedir!
Ordudan MİT’e, Diyanet’ten yargıya, eğitim den ekonomiye, imardan talana, eğer seçim öncesi durumunuzu sürdürmek istiyorsanız, bir an önce erken seçimle dilediğiniz sonuca ulaşmak için bizi savaşa, kana, korkuya mahkûm ediyorsanız, bu yaptığınız bir darbedir!
Bir gün mutlaka bunun da hesabı sorulacaktır!
Bu hesap sorulmasın diyedir bir an önce erken seçim çalışmaları! Sanıyorlar ki, yeniden seçim olursa 400 milletvekili alacaklar; parlamentoyu çalıştırmamaları bundandır!
Yanılıyorlar! Bu millet sandıkları denli aptal değil.
 
Savaş kışkırtıcılığı
Seçim öncesi “Analar ağlamasın”la başlayıp “Barış sürecini bombalamak isteyenler vatan hainidir” diye haykıran; bugün en acıklı duruma düşmüş Bahçeli’den bile daha şahin kesilmiş, savaş kışkırtıcılığı yapıyor...
Hepsi yalandı. Barış sürecine hiç inanmamıştı. 400 milletvekili için oynanan bir oyundu... Amaç seçim öncesi, “şehit cenazeleri olmasın”dı. Ötekilerin anaları ağlayabilirdi... Şimdi yüz de 13’ün intikamını alma peşinde!
Bugün PKK’nin yaptığı her hain saldırı, Erdoğan’ın ekmeğine yağ sürmekte, Demirtaş’ın işini biraz daha güçleştirmektedir.
Bizler uykuda vurulan polislere, sırtından kurşunlanan askerlerimize, Suruç’ta katliama uğrayan barış gönüllülerimize ağlarken F16’ların bombardımanı sürüyor.
AKP politikalarıyla beslenen, içimize yerleşen IŞİD’e karşı mı bomba yağdırıyor sanıyorsunuz? Güldürmeyin beni... Savaş ve korku diktasını alt etmenin tek yolu, bir an önce Meclis’i çalışır hale getirmektir. İnadına barıştan yana olmaktır! Politikalarıyla besle nen, içimize yerleşen IŞİD’e karşı mı bomba yağdırıyor sanıyorsunuz? Güldürmeyin beni... Savaş ve korku diktasını alt etmenin tek yolu, bir an önce Meclis’i çalışır hale getirmektir. İnadına barıştan yana olmaktır!




Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları