Doğan Satmış

Erdoğan’ın sarayına ‘payanda’ olanlar

01 Ağustos 2015 Cumartesi

Ağustos itibarıyla geldiğimiz nokta şu: Şehitler, bombalar, yaralılar, sınırdan tanklı görüntüler, F-16’lar, toplar...
Ekonomide savaş var: Dolar 2.80’lerde, 3 olur diye yazanlar var, tüm trendler aşağıya gidiyor, turizm patladı.
Türkiye’yi bir anda, turizm beldesinden “Felluce”ye kim çevirdi peki?
Davutoğlu’na sorarsanız, üç sorumlu var:
IŞİD, PKK ve DHKP-C. IŞİD’in önce Suruç’ta canlı bomba ile 31 masum insanı katletmesi, ardından bir askeri şehit etmesi.
PKK’nin iki polisi, evlerinde uyurken katletmesi.
DHKP-C’nin İstanbul’daki bir gösteride, iki silah göstermesi.

Plan zaten buydu?
Sandıktan koalisyon çıktığı gün, Erdoğan’ın bu sonucu hazmetmeyip ülkeyi erken seçime götürmek isteyeceği, bunun için gerekirse partinin başına bile geçmeyi göze alacağını biliyorduk; bu köşede de yazıldı.
Bunu yaparken AKP’nin iktidar sayısını yitirmesine yol açan HDP faktörünü sıfırlamaya çalışacağı da gayet açıktı. Çünkü ancak HDP baraj altında kalırsa AKP iktidar olabilir.
Ve yaşananlar, ülkeyi Erdoğan’ın hedefine ulaşabileceği bir ortama itiyor.

Niye şehit polisler?
Öncelikle bu ortamı sağlayanlara sorularımız var.
• PKK’nin önde gelenleri, iki polisin uyurken kafalarından vurulmalarına nasıl göz yumar?
“Türkiye, iki polisinin şehit edilmesiyle ortadan kalkmaz” diyen Mesud Barzani kadar akıllı birileri yok mudur o örgütte?
 Durup dururken 3 yıl sonra yeniden savaşı başlatmanın, HDP’ye oy veren 6 milyon 57 bin 506 kişiyi kızdıracağını düşünemez mi Kandil’dekiler?
 Mantıklı bir açıklaması yokken PKK’nin yeniden savaş başlatmasının sandıkta bedeli olacağı hiç mi akıllarına gelmez?
 Türkiye’nin yüzde 60’ı, tam 13 yıllık AKP iktidarını devirme hayalleri kurarken iki militanın İstanbul’da Kalaşnikof’la, stenle dolaşmasının açıklaması nedir?
 Ve 6 milyon seçmenin oyuyla TBMM’ye seçilen Figen Yüksekdağ’ın, “Biz sırtımızı YPJ’ye, YPG’ye ve PYD’ye yaslıyoruz” demesinin mantığı nedir?
 Figen Yüksekdağ’a, sırtını Türkiye’deki milyonlarca Kürt’e ve partisine oy veren 6 milyon 57 bin 506 seçmene dayamak yetmez mi?
 Yüksekdağ düşünmez mi ki, söylediği bu sözleri duyan İslamcılar da “Sırtımızı IŞİD’e bağladık” demeye başlarlar.

Biliyoruz süreç uzun
Çözüm süreci başladığında, bunun çok zaman alacağını, arada pek çok yol kazası yaşanacağını tahmin ediyorduk.
Daha önce benzer süreçten geçen İrlandalı ve İngilizler defalarca uyardılar, “Provokasyonlara dikkat edin” diye.
Şimdi yaşananlar da aslında yol kazalarından biri.
Ancak, her şey bu kadar açıkken böyle bir kaza yaşanması can sıkıcı.
Bu yol kazalarının, her taraftan gencecik insanların hayatına mal olduğunu unutmamalı.

Yeni bir 90’lar dönemi
Tüm bu yaşananları durdurmak ve eskiye dönmek, iki istisna ile hâlâ mümkün.
Önce istisnaları sayayım.
Maalesef ölenleri geri getiremeyiz.
Ve IŞİD’i kontrol edemeyiz.
Ancak Kandil’in silahları susturması için etkili olabiliriz. HDP, tüm gücünü bu amaç için kullanmalı. 6 milyon seçmen HDP’den bunu bekliyor.
“Yüksekdağ’vari” açıklamalara son vermeliyiz, sadece ve sadece rasyonel “Demirtaş’vari” açıklamalar öne çıkmalı. İstanbul’da sergilenen silahlar toprağa gömülmeli.

Yoksa neler olur?
Yoksa gidiş iyi değil.
Neler mi olur? Onu da yazalım.
Yeni bir 1990’lar dönemine geri döndük, TBMM’den milletvekillerini yaka paça polis aracına tıkıp, 11 yıl hapiste çürütmek isteyenler ellerini ovuşturuyor.
Yakında birileri liste yapıp, otellerden işadamı toplamaya başlarsa şaşmayın.
Daha fazla insan ölür, insanlar birbirlerine daha fazla düşman kesilir.
Ve Erdoğan’ın Çin semalarından buyurduğu “Hemen seçim planı” devreye girer, HDP baraj altında kalır, AKP yine iktidar olur.
Seçimden sonra da tarafları yeni bir “Dolmabahçe Mutabakatı” için, bu kez kendi sarayına çağırır.
Yeni mutabakat, Erdoğan’ın kaçak Sarayı’na da meşruiyet sağlar. Bu arada olan, gencecik insanların hayatına olur.
Ülke, ağır bir ekonomik krizden geçer.
Halk biraz daha yoksullaşır.
Ne gam?  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Volkan nasıl patladı? 21 Haziran 2016

Günün Köşe Yazıları