Güzelleme!

07 Ağustos 2015 Cuma

Harun Erdenay kardeşim! Yakıştın galiba Basketbol Federasyonu Başkanlığı’na... İlk aylarınla ilgili duyduğum şeyler hep olumlu: Basketbol ailesini birleştirme konusunda üzerine düşeni fazlasıyla yapıyormuşsun. Önce Türkiye Basketbol Antrenörleri Derneği’ne (TÜBAD) kapılarını sonuna kadar açmışsın. Lokalin yerini değiştirmiş, görüş ve önerilerini ciddiye almış, ‘Onların hepsi benim eski antrenörlerim, abilerim, kardeşlerim’ diye nitelediğin derneğin taleplerini yerine getirmişsin. Bravo!
Basına kapılarını açtığını da sevinerek duydum. Turgay’ın ‘Benden olanlar ve olmayanlar’ olarak ayırdığı medya çalışanlarının tamamı seninle diyalog kurabiliyorlarmış. İyi, çok iyi!
Burada yazmanın anlamsız olabileceği ‘iyi’liklerini de biliyorum Harun; ve.. kutluyorum seni! Şaşırmadım elbette çünkü sen Harun Erdenay’sın ve ayrıca sen Kemal Erdenay’ın oğlusun. Şaşırmadım çünkü baban zamanımızın ‘Baba Kaptan’ıydı... ‘Ne yani ben gemi kaptanı mıydım bu güne kadar’ deme bana. İkisi farklı şeyler. Ben de Beşiktaş’ta kaptanlık yaptım. Bilirim kaptanlığın ne olduğunu... Ve şunu da çok iyi bilirim: Kaptan çoktur ama her kaptan ‘Baba Kaptan’ olamaz. Sen basketbol oynarken iyi bir takım kaptanıydın ama şimdi sen de ‘Baba Kaptan’ olma yolundasın. Kutluyorum seni...
Ah! Gerçekte olması gereken de böylesiydi ama 20 yıldır bu çok basit ‘iyi’likler yalnızca Turgay’ın yakın çevresine yapılıyordu. Sen aileyi birleştirdin. Tekleştirdin. Tebrikler..
Hımm! O tarihte inanmamıştım sana ama seçim öncesinde verdiğin sözleri tek tek tuttuğunu memnuniyetle görüyorum. ‘Turgay’ın gölgesinden çıkabilecek misin’ diye sorduğumda, ‘Ahmet Abi, ben 5 yaşımdan bu yana hep bu ailenin içindeydim. Turgay Bey’in iyi yaptığı şeyleri bozacak değilim ama her yiğidin yoğurt yiyişi farklıdır. Seçilirsen göreceksin’ demişti. Seçildi. Görüyoruz...

Hido sorusu
Bu kadar güzelleme yeter. Şimdi sana bir soru sevgili kardeşim: Nereden çıktı şu Hidayet konusu? Sen mi davet ettin onu federasyona yoksa yukarılardan bir yerlerden emir mi aldın? Eğer onun vizyonundan yararlanmak için yanında, yakınında bir yerlerde çalıştırmak istiyorsan, CEO’luk filan vermene gerek yok. Gelir Hido federasyona, fahri olarak çalışır seninle. Gelecek seçimde de Yönetim Kurulu’na girer. El ele kolkola hizmet edersiniz Türk Basketboluna... Ama yok! Gizli bir ajandası varsa Hido kardeşin... ‘Dikkat et!’ derim ben sana. Biliyorsun: Federasyon Başkanlığı seçimlerinden önce ‘Siyasi irade Hidayet Türkoğlu’nu başkan yapmak istiyor ama Hido 1000 maç sınırını geçebilmek için bu yıl NBA’de oynamak istiyormuş. İdareten Harun seçilecek sonra onun yerine Hido gelecek’ söylemleri vardı. Şimdi gazetelerde Hido Basketbol Federasyonu’na CEO oluyor haberlerini okuyunca Bilgin Gökberk’in yazısı geldi aklıma. Bence al o yazıyı dikkatlice yeniden oku. Sonra Hido’nun Enes Kanter için söylediklerine (haklı bile olsa) bir kez daha bak. Ve.. yap değerlendirmeni! Sence Hido samimi olarak federasyona gelip, Türk Basketbolu’na yararlı olmak mı istiyor yoksa Truva Atı gibi aranıza girip gelecek seçimlerde sana rakip olmaya mı hazırlanıyor? Bak eski takım arkadaşının gözlerine. Ve.. kararını ver!  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Sorumluluk! 11 Mayıs 2020
Mücbir sebep! 24 Mart 2020
Ergin-Larkin 18 Mayıs 2019

Günün Köşe Yazıları