Çalınmış Hayatlar

12 Temmuz 2012 Perşembe
\n

1973 yılıydı..

\n

CHP-MSP hükümeti 12 Mart darbecilerinin ancak facia olarak nitelendirilebilecek hukuk katliamını bir nebze ortadan kaldırabilmek için genel af çıkarmaya karar vermişti.. 1971-72nin kör karanlığında gencecik çocuklar dağ başlarında, sokak ortalarında kurşuna dizilmiş, kurşunlardan, yargısız infazlardan kurtulmayı başaranlar ise hapishanelerde çürümeye terk edilmişti... Af, biraz olsun yaraları saracak, çalınmış hayatlardan bir nebze olsun af dilenmiş olacaktı...

\n

Af teklifinin Mecliste görüşüldüğü gün ben babaannemle Mamak Cezaevinin kapısındaydım... Babaannem, Gün Amcamın hemen salıverileceğine o kadar yürekten inanmıştı ki, yıllardır ilk kez yüzü gülüyor, sürekli konuşuyor, heyecandan yerinde duramıyordu... Tıpkı diğer analar, babalar, eşler, kardeşler, evlatlar gibi Milli selametçilerin sağcıları içerden kurtaran maddeler kabul edildikten sonra 141-142nci maddelerde şahane bir dönüş yaparak ret oyu verdiği, cezaevi önüne adeta bir bomba gibi düştüğünde duyduğum çığlıkları, akan gözyaşlarını bugün dahi anlatabilmem olanaksız Bir babanın, Günah işliyorsunuz... Evlatlarımıza dışarı çıkacakları umudunu keşke hiç vermeseydiniz... Bu nasıl bir işkence... sözleri kulaklarımdan hiç gitmedi... Babaannemin bomboş bakan gözlerle cezaevi kapısına doğru yürüyüp haykırışını ise hiç unutamadım:

\n

- Bu zulüm daha ne kadar sürecek...

\n

***

\n

Bir etkili yetkilinin, 3. yargı paketine eklenen düzenlemeyle yıllardır tutuklu olanların özgürlüklerine kavuşma beklentisine girmeleri üzerine söylediği 4 yıldır yatıyorlar, 4 gün daha bekleyiversinlermealindeki sözleri neredeyse 40 yıl öncesinin çığlıklarına, haykırışlarına, gözyaşlarına götürdü beni..

\n

- Zulüm, katlanarak sürüyordu!..

\n

Hapishanedeki insanın, özgürlük umuduna sokulup, diken üstünde bekletilmesi hiçbir şeyle ölçülemeyecek bir işkencedir, düpedüz zulümdür Hele bu beklenti çöküntüye dönüşürse yaratacağı tahribat, o yetkili de dahil hiç kimsenin yüklenemeyeceği bir günah halini alır...

\n

Bu ülkenin insanlarında zaten adalet duygusu diye bir şey kalmadı... Bu satırların yazarı, Doğu Perinçek, en kutsal hakkı olan savunmasında mahkemeye hakaret ettigerekçesiyle tam sekiz ayrı davayla 24 yıl hapis cezasına çarptırıldığında o duyguyu tamamıyla yitirmişti...

\n

İnandırıcılığı tamamen kaybolmuş, binlerce maddi hata yapıldığı, bilgisayarlara, telefonlara sehven(!)yerleştirme gerçekleştirildiği belge ve bilirkişi raporlarıyla saptanmış, kısacası tamamen çökmüş bu davalar bu ülkenin utanç tarihine kazındı bile, bunu silemezsiniz

\n

- Hiç olmazsa daha fazla günaha girmeyin

\n

Akyaka’da evlenmek…

\n

İdyma, 2600 yıl öncenin, Karianın incisi... Fetihlerin biricik kraliçesi...

\n

Ya da Akyaka... Şair Nail Vnin, üzerine titrediği, mimar Nail Çakırhanın estetik mimariye bezediği güzelim Akyaka... Bilmeyenlere; Nail V. ile Nail Çakırhan aynı kişidir... Ama biri usta bir şair, diğeri erişilmesi güç bir mimardır... Akyaka aynı zamanda İlhan Selçukun hiç vazgeçmediği yavuklusu, Oktay Akbalın hüznünü, öfkesini, yalnızlığını sakladığı vazgeçilmezidir

\n

İşte bu muhteşem Akyakada, geçen pazar günü çok şirin bir evlilik gerçekleşti!.. Biri, uzun yılların dostu, arkadaşı Can Ataklı, diğeri dünya iyisi, dünya güzeli sevgili Seyran gizliceevleniverdiler!.. Geçen yılbaşındaki tanışma, Akyakanın meşhur kadın azmağının kıyısındaki teknede atılan imzalarla nihayete erdi... Aynı defterde benim de şahitolarak imzam var!.. O büyük insanların ruhları da bu sade törene eşlik etti mi bilmiyorum ama bir yanı kanayan, ağlayan, can çekişen bu güzelim ve kahrolası ülkede anlık da olsa hâlâ bir nebze mutluluk yakalanabildiğine tanık oldum.. Canla Seyrana Nail Vnin o güzelim Kadın Telakkisişiirinin maalesef yerim dar olduğundan son bölümünü armağan ediyorum:

\n

“… Ne bu, ne şu/ Ne öyle, ne böyle/ Ne döşek, ne köçek/ Ne ayal, ne vebal/ O benim; kollarım, bacaklarım, dudaklarım/ Ve başımdır/ Yavrum, anam, öz kardeşim, karım/ Hayat arkadaşımdır.

\n

\n\n



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Ülkemizi Geri Almak 3 Ekim 2013
Ülkemizi Geri Almak 11 Temmuz 2013
İhanet!.. 4 Temmuz 2013

Günün Köşe Yazıları