Buhrana çözüm: CHP-VP-Gezi ittifakı

08 Eylül 2015 Salı

Dağlıca’daki alçaklık kime yarıyor? Dağlıca’da yaşanan alçak saldırının boyutları, b u y a z ı y ı k a l e m e alırken henüz belli değildi. Bir rica: Lütfen insan hakları ve barıştan söz eden dostlarımız, bu terör hainliklerinden sonra yine o eşitlikçi, soğuk, entel dili kullanmasınlar, anlaştık mı? Önce yaşam hakkına saldıran alçaklara “terörist” adını koysunlar. Barışı istemeyen yok. Ama barış, katliamlardan geçmiyor...
Terör kime yarıyor? HDP’ye yaramadığı kesin. 400 rakamını takıntı yapmış hanedancılara bir yararı olacağı söyleniyordu, ama orada da tam tersini görüyoruz. Fatura Bilal’den başlayarak onlara kesiliyor. O tüyler ürpertici ortamda, hâlâ “Bana 400 oyuncağım verilseydi, testiler kırılmazdı!” gibi trajik demeçler, Allah’tan ters tepiyor! Biri başkan olamadı diye, TSK gerekeni yapmıyor mu? Peki, gürültü patırtıyla PKK’den hesap soran MHP, getirdiği çözümsüzlük dizisinin ülkeyi nerelere getirdiğini hiç mi göremiyor? Geçiniz hesapları, oğlunu kaybettiği yetmiyormuş gibi, bir de “karakteri bozuk babalar” diye haşlananlar, bu siyasilere ne diyorlar zannediyorsunuz?

Hürriyet’e saldırı
Pazar gecesi, Hürriyet yobazlar tarafından hedef gösterildikten sonra organize olan demokrasi düşmanları, taşlı sopalı bir karanlık güruhla yeni bir Madımak provası olarak gazeteyi bastılar. Camları kapıları kırıp içeriye büyük zarar verdikten sonra, AKP ve Erdoğan lehine slogan atıp rahatladılar. Aralarında AKP Gençlik Kolları Başkanı ve milletvekili Abdürrahim Boynukalın da varmış. Eh, “seçim sonucu ne olursa olsun, seni başkan yapacağız” (!) dediğine göre artık bakanlık hak eder! Öğrenmek istiyorum, Hürriyet derhal her hukuki hamleyi yaparak dün kendisine saldıran güruhtan davacı oluyor mu? “Gittiği yere kadar gitsin” diyerek savcıları göreve davet edecek mi? Yoksa, dün gazetesinde yaptığı gibi yaşadığı ağır aşağılamayı hazmedip “işi büyütmeyelim” mantığıyla dosyayı kapatacak mı? Madımak’tan korkarsan, Madımak olursun! Korkunun ecele faydası yok, diktaya faydası var!

Terör ve şiddet seçimi durduramaz!
İster PKK’nin beyni yıkanmış katilleri, ister şehir eşkıyalarının gazete basarak yarattığı sokak terörü, aynı hedefi güdüyorlar: Korku ve dehşet salarak insanları sindirmek, korkutmak, “böyle bir ortamda seçim yapılamaz” dedirtmek. Bıkkınlık, yılgınlık, korku ve hatta kaçış yaratmak! İşte bu adi tuzaklara direnmeye mecburuz. Bunun da birinci yolu farkında olmadan bu propagandaya alet olup, “Bu seçim olmaz kardeşim!” diye sağda solda ahkâm kesmemek!

CHP-VP-Gezi ittifakı işi çözebilir
Yıllardır konumuz, solda birlik. Geçen hafta gündeme gelen CHPVatan Partisi yakınlaşması umut verici. Pabucun pahalı olduğunu anlayan AKP, nasıl SP ve hatta merkez sağa göz kırpıyorsa, CHP’nin de kontenjan listesine VP’den 4-5 isim alması, sandığa gitmeyen küskün Atatürkçülerden en az 5 puan getirebilir. Bunu söylerken VP’nin yadsınamaz medya ve sokak gücü ile TGB’yi de değerlendiriyorum. Hiç kimse bu ittifakı küçümseyemez. Bazen bir milletvekilliği tek oyla alınır. Bazen bir yasa, tek oy farkla geçer, ülkelerin geleceği değişir. Ayrıca oluşacak sinerjinin önü, bugünkü sıcak ortamda çok açık.
Aynı gerekçelerle, Gezi günlerinde demokrasi için barışçı önderlik yapmış olan STK liderleri ve aydınlar arasından seçilecek isimler de, o günlerin kararlı aktivistleriyle, Parlamento’ya güç verir!
Halkın canına tak demiş olması, demokrasiye sahip çıkmak isteyen yurtseverlerin artık aynı sandıklarda, ortak hedefler için hareket etmesini gerektiriyor. CHP’li hiçbir arkadaş, “kontenjanlar belli, yeni kimseyi alamayız” demesin. Siyaset, kişisel çıkar veya sıfat için yapılmaz. Ali-Veli yerine, Ahmet-Osman geldiği zaman bambaşka bir yeni kitle partiye katkı yapacaksa, o arkadaşlar özveriyle çekilmelidir. Bunun tartışılır yanı yoktur. CHP bu hamleleri yaparsa, bence oyunu net olarak yüzde 30’ların ilk hanelerine kadar tırmandırır. Bu birlikler, ciddi sinerji yaratır.

Pamukoğlu neden vekil olmasın ki?
Bazı gazeteciler, CHP’nin Pamukoğlu’nu aday gösterme olasılığına karşı tepki vermişler! İşte bunu hiç anlayamadım! CHP’nin bir kitle partisi olarak Sezgin Tanrıkulu veya Mehmet Bekaroğlu gibi isimleri bünyesine almasını hazmedeceksin, sonra PKK’ye karşı sert tavrı var diye, Pamukoğlu’nun üstünü çizmeye kalkacaksın! Biliyorsunuz ülke sol-Kemalist-muhalif gazetelerinde “yetmez ama evetçi” eski Erdoğan savunucularını bile hazmetmeyi başardı değil mi? Kimse CHP’yi, ÖDP veya Yeni Demokrasi Hareketi ile karıştırmasın! Pamukoğlu da partiye güç getirir.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları