Kurtlar Sofrasında Bir Şair

06 Kasım 2012 Salı

Attilâ İlhanı önce ozan olarak tanıdım. Gençlik yıllarımda belleğimde yer eden ilk şiirler, onunkiler oldu. Ben Sana Mecburum”, “Sisler Bulvarı”, “Pia”, “Üçüncü Şahsın Şiiri”, “Böyle Bir Sevmek…”

\n

Sonra romanlarını okudum. Kurtlar Sofrası, Bıçağın Ucu, Sırtlan Payı, Dersaadette Sabah Ezanları, Yaraya Tuz Basmak, O Karanlıkta Biz Çarpıcı, çok sürükleyici bu eserler Türkiyenin toplumsal ve siyasal yaşamına yön veren temel dinamikleri tarihsel sürecin bütünlüğü içerisinde anlatır. Yazar bir bakıma, fazla bilinmeyen bir tarihi romanlaştırmıştır. Kurgu ustalığı yanında ilginç tipleri ve şiirli, özgün üslubu beni etkilemiştir.

\n

***

\n

İlhan, 1977 sonunda Bilgi Yayınevinde editördü. Bodrum katındaki küçük odasında hep birileri olur, o da Parisi, Margoyu, diyalektik materyalizmi anlatırdı. İlk öykülerimi basmaya karar vermiş, kitabın adını da o koymuştu. Ağda Zamanı

\n

Ecevit hükümeti iç-dış ağır bir boykot yaşıyordu. Yayınevi kâğıt darlığı yüzünden yayın programını sınırlamak zorunda kaldı. Attilâ İlhan, benim adıma üzüldü ve iyi şeyler yazacak güçte olduğumu ama edebiyat çevresine girmenin zor olduğunu söyledi. Seni görmezden gelecekler, ezmeye çalışacaklar. Başarmak için inatla, çok çalışmalısındedi. Öğüdünü tuttum, o da beni uzaktan destekledi.

\n

***

\n

İlhan, şairliği ve romancılığı yanında dürüst, vatansever, dik, onurlu bir düşünürdü. Senaryo, köşe yazısı, deneme ve eleştiriler yazdı. Hangi?dizisiyle ulusal sentezarayışlarını sergiledi. Tüm tezlerinde Atatürk vardır. TV söyleşilerinde ve Hangi Atatürk?kitabında bilinenin dışında gerçek bir Atatürk portresi çizer. Büyük lideri iyi tanır. Atatürk onun Reis Paşası, Gazi Paşasıdır. Milli Mücadele ise mucizedir. Gazinin bağımsızlık ruhuna koşulsuz bağlıydı. Bu yüzden kimi çevrelerce küçümsenmiş, kendine özgü garip adamdiye bakılmıştı. Umursamadı. O hep tek tabancaoldu.

\n

Avrupa soluna uzaktı. Atatürkün antiemperyalist çizgisine uygun sol, ulusal sol olmalıydı. Oysa, Türkiyede aydınlar devşirilmişti”, “Türk aydını Batının manevi ajanıydı. Son yıllarda daha da kötüleşmişti durum:

\n

Sovyetler dağıldıktan sonra KGB belgelerinden görüyoruz ki, Türkiyedeki sosyalistlerin çoğu maaşa bağlanmışlar orada. Bugün de basında Alman, Amerikan vakıflarından, Avrupa fonlarından para alarak, onlar adına hareket eden pek çok isim vardır ve bunlar artık ayıp olmaktan çıkartılmıştır. Maalesef Türkiye bu noktaya gelmiştirdiyordu.

\n

***

\n

Dilde özleşme, Köy Enstitüleri, Batı klasiklerinin Türkçeye çevrilmesi, nükleer enerji, İnönü gibi konulardaki görüşleri tartışma konusu olsa da Attilâ İlhan, bu ülkenin en değerli aydınlarından biri ve büyük bir yazın ustasıydı. Yedi yıl önce bir sonbahar günü halkının büyük sevgisiyle uğurlandı bu dünyadan.

\n

Anısına saygıyla.

\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Veda 8 Ocak 2013
Burhan Günel 1 Ocak 2013
Edebiyatın Sağı Solu 25 Aralık 2012

Günün Köşe Yazıları