Provokasyon!

31 Ocak 2009 Cumartesi

Galatasaray taraftarları İsrailli futbolcu Baliliye ırkçı küfürler etmiş: “Kahrolsun İsrail, O.. çocuğu Balili... Ortadoğuda savaş bitmiş, taraflar ateşkes yapmışlar ama bizimkiler doyamamış bağırıyorlar. Kime? Bir Türk takımı için ter döken İsrail vatandaşı futbolcuya. Neden? O bir İsrailli diye! Oysa.. çok değil, şundan altı ay önce Pekin olimpiyatlarında, o tarihte sıcak savaşın tarafları olan Rusya ile Gürcistanın sporcuları kürsüde sarmaş dolaş poz vermişlerdi. Anımsasın bizimkiler: Spor budur işte!

Spor mu dedik? Cık cık... Ne anlar o güruh spordan? Fanatik taraftardır onlar. Dertleri farklıdır: Onlar, (akılları sıra) bir hafta önce canlarını alan Sıvassporu can evinden vuracaklar ya, başlamışlar(dır) küfüre... Bahse girerim eğer o futbolcu Galatasaray forması giyse, aynı kişiler onu bağırlarına basar; karşı taraf ona küfür etse, hep bir ağızdan Irkçı i...ler diye tepki gösterirlerdi. Nereden mi biliyorum? Bkz. Basketbol takımı: Bunlar Sarı-Kırmızı forma giyen çetnik militan basketbolcu Guroviçi sevgi ile kucaklayıp, Sıvaslı futbolcu Baliliye küfür ederler... Yalnız Galatasarayda değil her kulüpte vardır bu türden gözü dönmüş fanatikler. Bu nedenle.. üzülmeyelim; bizi bağlamaz bu çifte standartlı ırkçılık!

Bizi teğet geçer böyle şeyler ama (ne yazık ki) Avrupaya malzeme oluyoruz hep birlikte. Baksanıza; UEFAdan ceza gelebilirmiş Galatasaraya... Bence, gelsin de zaten. Irkçılığa yer yok sporda. Guroviçten söz etmemizin nedeni de buydu zaten. O, ırkçılığı kolundaki dövmeyle spor salonlarına taşırken bizden başka kimsenin sesi çıkmamıştı. (www.basketdergisi.com adresinden 22.08.2008 tarihli ve Siyasi Simge başlıklı Basket Yorum yazısını okuyabilirsiniz) Ayrıca.. tepkimiz haklı görülmüş olmalı ki Guroviç artık kolundaki dövmeyi bandajla saklayıp maçlara çıkıyor. Neyse! Konumuz bu değil. Biz, ne öylesinin, ne de etnik ayrımcılığın başka bir türlüsünün spor arenasına girmemesini istiyoruz. Hepsi bu!

İşte bu nedenle de spor yöneticilerini dikkatli olmaya davet ediyoruz. Bir kıvılcımın yangın çıkartmaya yeteceği günlerde,İsrailli bir bayan basketbolcunun (parasını alamadığı için) ülkesine dönmesini kaçtı diye duyurmak, eskilerin dediği gibi şüyuu vukuundan kötü bir şeydir. Yani.. bu olayın dile düşmesi, olayın kendisinden daha kötüdür. Ne olmuş yani gittiyse? Bu sezon birçok basketbolcu parasını alamadığı için kulübü bırakıp gitmişken, böyle bir açıklama yapılır mı? Kalan İsraillli sporcuları hedef göstermek değildir de nedir bu? Merak ediyorum; o Beşiktaş basketbol yöneticisi, Baliliye küfür edilirken, kendini birazcık olsun suçlu hissetmiş midir? Birilerinin aklına karpuz kabuğu düşürdüğü için utanmış mıdır? Dikkatli olalım! Yönetici dediğin konuşmadan önce dilini sekiz kez ağzının içinde çevirmeli. Yoksa.. bir gün.. tatsız bir olayın ardından suça azmettirmek veya daha da kötüsü ajitasyon, provokasyon, toplumu suça özendirmek gibi suçlardan yargılanırlarsa hiç şaşırmasınlar...

e-posta: info6basketdergisi.com



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Sorumluluk! 11 Mayıs 2020
Mücbir sebep! 24 Mart 2020
Ergin-Larkin 18 Mayıs 2019

Günün Köşe Yazıları