‘Ayhavar Hastahana’dakilere

16 Ekim 2013 Çarşamba
‘Ayhavar
Hastahana’dakilere
Hörmetli ohurlar, bilirsiz,
“anadilim”de galeme
aldığım bu yazılarımda,
Kars’ta 1950’lerde
“Ekinci Pedalhanesi”nde
basılıp neşredilen
“Ayhavar” (yetişin-imdat)
“mizah gazeti”nden
elham alıram.
İndi de istedim ki
hastahanade geçen bir
neçe günü anadilimde
sizlerle dertleşim...
Bu bayramı
hastahanada garşılamah,
hetta hastahanada
keçirmeh nasip oldu.
Şükürler olsun, bele
de nasip olmayabilerdi...
Alman hastahanası’nın
nöroloji servisi, meni acil
servisten yoğun bakıma
alıp yüksek tansiyon
darbesiyle ganayan
beynime el goyanda,
dohtorun ifadesine
göre tehlikeyi ucuz
atlatmışam...
İndi bu yazıyı da
hastahana odasında
meni ziyaret eden bir
yoldaşımın kömeğiyle
(yardım) galeme
alabilirem...
Neçe olacah?
Ay dostlar,
Gazet yazılarının eyni
zamanda “nağme”
(mektup) yerine geçtiğini
bilirim amma bir bu gadar
yoh... Ara verdikten sonra
hastahanadaki Boğaz
manzaralı odadan söz
eden yazı üzerine gedim
ağabeyim mimar Niyazi
Duranay bir mesaj
gönderdi, eynen deyir ki:
“Oktay,
Bana bayram sevinci
yaşattın, yazmaya başladın,
nice bayramlara...
Sevgilerimle...”
Men de buradan
ağabeyime salam
gönderirem... İnşallah
hemişe yazaram...
Tüm dostların bayramı
gözel geçsin, nice mutlu,
sağlıklı bayramlara, hep
birlikte... Galın salamat..
Not: 13 Ekim Çarşamba
günü yayımlanan
“Hastanenin Boğaz
Manzarası” başlıklı
yazımda “yazıh beynimin
ezizliği”nden değil dizgideki
teknik bir aksaklık nedeniyle
paragraflar karışmış...
Merak eylemeyen...
Peki, yazıh beynim niye
ganadı; meni bu hallere
tüşürdü?
Dohtor dedi ki: “İnden
bele (bundan böyle)
beynini yormayacan,
gafanı her şeye
tahmıyacan...”
Men de dedim ki:
“Başüste! Emma görek bu
ne cür (nasıl) olacah?”
Bunu fikrederken
gördüm ki odadaki
televizyada “Balyoz”
davasınnan söz açıp...
hamı deyir ki: “Huguk
galmadı.”
İndi deyin görüm ay
dostlar, men bu yazıh
beynime ne diyim; “Senin
eyi olman üçün gerek
heç oralı olmayasan,
aldırmayasan” diyebilmeh
golay mı?
İşte bele bir hastalığa
yagalanmışam ki ya
beynimi gandıracığam; ya
da gerçehleri yoh gabul
edecem...
Yazıh nörologlar da “iki
arada bi derede” galıplar..
İstiyirler ki hem hestaları
tezlikle eyileşsin, yaralı
beyni daha fazla zerer
görmesin; hem de olanı
biteni doğru gavrayah, eyi
anlayah…
Ay dostlar bu heberlerle
bu mümkün olabiler
mi? Bilen varsa menim
nörologlarıma da anlatsa
eyi olar...
Bayram sevinci
Ay dostlar,
Gazet yazılarının eyni
zamanda “nağme”
(mektup) yerine geçtiğini
bilirim amma bir bu gadar
yoh... Ara verdikten sonra
hastahanadaki Boğaz
manzaralı odadan söz
eden yazı üzerine gedim
ağabeyim mimar Niyazi
Duranay bir mesaj
gönderdi, eynen deyir ki:
“Oktay,
Bana bayram sevinci
yaşattın, yazmaya başladın,
nice bayramlara...
Sevgilerimle...”
Men de buradan
ağabeyime salam
gönderirem... İnşallah
hemişe yazaram...
Tüm dostların bayramı
gözel geçsin, nice mutlu,
sağlıklı bayramlara, hep
birlikte... Galın salamat..
Not: 13 Ekim Çarşamba
günü yayımlanan
“Hastanenin Boğaz
Manzarası” başlıklı
yazımda “yazıh beynimin
ezizliği”nden değil dizgideki
teknik bir aksaklık nedeniyle
paragraflar karışmış...
Merak eylemeyen...


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları