Mevlana'dan Yunus'tan...

24 Aralık 2012 Pazartesi

\n

\n

Acaba kimden bir şeyler alıp söylesek de kalpleri biraz yumuşatsak? Sizin aklınıza geliyor mu? Mevlanadan mı dediniz? Daha geçen hafta ölümünün 737. yılı nedeniyle Şebi Arus törenleri yapılan o ulu kişinin sözlerinin de, yeni Türkçeyle yazayım, üzgünüm ama pek yararlı olacağını sanmıyorum. \n

\n

O kavuşma gecesinde yine pek hisli sözler edilmiştir, okumadım, dinlemedim, merak da etmedim. Ruminin gel kim olursan gel dediği söylenmiş, üstelik onaylanmıştır. Adınıhümanizm olarak belirtmeseler de o büyük mutasavvıfın, velinin insan sevgisinden, yolu yok, mutlaka söz etmişlerdir. Bilmem ki onun dünya nimetleri arasında en çekici olan mal, mülk, şöhret, makam hırslarını da kınayıcı; gururundan geçilmeyenleri, kibrinden yanına varılmayanları, büyüklük hastalığına yakalananları eleştirici bir âlim olduğunu da söylemişler midir? Bir de Senin gücün adalettir, azgınlık değil! Kendine yapılmasını istemediğin bir şeyi başkasına nasıl vebal görüyorsun?diye yönetenleri uyardığını söyleyen çıkmış mıdır?\n

\n

Dünle beraber gitti cancağzım dizesi değilse de Şimdi yeni şeyler söylemek lazım dizesi mutlaka anılmıştır. Anılan yalnızca Mevlana Celaleddin Rumi değil ki, Hünkâr Hacı Bektaş Veli de dillerden düşmüyor, onun öğretisinin örnek olması gerektiğinden, bu öğretinin 73 milletin ve dilin eşitliğini öngördüğünden, varsılı yoksula yeğ tutmadığından dem vuruluyor. Şebi Arus, Hacıbektaş törenleri yapılıyor, oralarda konuşan, başta devletlüler olmak üzere tüm yönetenler, sanırsınız ki hepsi Mevlananın Hacı Bektaşın müridleri. Öyle güzel, derin, hisli, vicdani konuşuyorlar ki, sanki Taptukun kapısındaki Derviş Yunus hepsi de. \n

\n

Derviş Yunus, onun için yapılan törenlerde deBizim Yunusdiye paylaşılamayan Türkmen kocası Yunus Emre: Ey âşıklar, ey âşıklar/ Aşk mezhebi dindir bana diyen, Mevlananın çağdaşı bilge ozan. Şimdi ders kitabından Cennet cennet dedikleri/ Birkaç köşkle birkaç huri/ İsteyene ver onları/ Bana seni gerek senidizeleri bilinmeyen bir nedenleçıkarılan ozan. Onun da zaten yönetenlerle başı dertte, hem de 700 yıl sonra, ondan bir nefesle kimsenin kalbinin yumuşayacağını sanmam. \n

\n

Artık muharrem iftarı da veriliyor, Kerbela şehitleri anılıyor, Hüseyinin mazlumluğu, onun bir insanlık şehidi olduğu vurgulanıyor, Hz. Alinin merhameti anlatılıyorİyi güzel de niye kalpler yumuşamıyor, yumuşayacağına giderek sertleşiyor, gözler kanlanıyor, sözler kinleniyor? Bunca veli, ulu, şehit, arif, âlim, sufi, ozan size, kalplerinize hiç mi bir şey söylemiyor, bu kadar mı kilitli kalpleriniz, yoksa kendinizden olduğuna kendinizi de, nasıl oluyorsa, inandırdığınız o ermiş abdalNeşet Ertaşın Gönül Dağını da kibir dağı filan diye mi dinliyorsunuz? \n

\n

Tanrı kalplerinize merhamet, sözlerinize yumuşaklık versin, versin ki coplar ODTÜde de başka okullarda da öğrencilere inmesin, yaralamasın! Sözler de gönlümüzü yaralayıp içimizi yakmasın!

\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Üvey Sayfa 14 Ocak 2013
Cemali Mektup 7 Ocak 2013

Günün Köşe Yazıları