Davos Kahramanına Birkaç Eğitim Sorusu...

05 Şubat 2009 Perşembe

Kendine özgü diplomatik atağını uluslararası arenada da sergileyerek milli ve de dini duyguları(!) şahlandıran Başbakan Erdoğan Davos dönüşü milli kahraman olarak karşılanmayı başardı. Büyük olasılıkla açık oturumdaki öfke patlamasını yerel seçimlerde oya da çevirecek.

Ne gam...

Erdoğanın Türkiyesinin öteki yüzünde yer alan manzaralar kimin umurunda?

Matematik ve fen eğitiminde dünya sıralamasında 49 ülke arasında 30uncu; AB sıralamasından ise sonuncu sırada olmamız...

Daha okul çağındaki kızların, babalarının ödenmemiş borçlarına karşılık tefecilere kuma olarak verildiği gerçeği...

200 bin öğretmen adayının aylardır atamaları yapılmadığı için sokaklara dökülmesi...

Ucuz kahramanlıklarla, bedava kömür dağıtmakla oyların toplandığı bir ülkede eğitime neden önem verilsin ki?

2009 bütçesinde IMF istedi diye; hem de daha anlaşma bile ortada yokken yapılan kesintinin içinde Milli Eğitim Bakanlığı yatırımlarından da 248 milyon lira olduğunu biliyor musunuz?

Peki ya Milli Eğitimi Bakanı Hüseyin Çelikin, Ben istesem de 100 bin öğretmeni işe alamam. Ayrılan bütçe müsait değilderken Türkiyede 140 binin üzerinde, öğretmen açığı olduğunu? Ve kimsenin de kalkıp kendisine O zaman neden bütçeden eğitime ayrılan paydan kesinti yapılmasına göz yumuyorsun? diye hesap sormadığını...

Başbakan Erdoğan, iktidar olmadan önce kürsülerden öğretmen adaylarına seslenerek, Binlerce işsiz öğretmen bekliyor, KPSS de neymiş. Okullarımızda öğretmen yok, iktidar olduğumuzda öğretmenler KPSS’ye girmeyecek, okulu bitiren gidip okullarda işe başlayacak demişti.

Hatırlıyor mu acaba bugün o sözlerini?

Öğretmen açığı Türkiyenin eğitim sorunları sarmalının yalnızca bir parçası. Eğitimin niteliği ne yazık ki ülke gündeminin içinde yer bile alamıyor.

Buna karşın bakanlık valiliklere şok genelge yollayarak,üniversitelerin tanıtım gezilerinde içki içmeye teşvik edici eğlenceler düzenlendiğini ve bu konuda gerekli tedbirin alınmasıuyarısında bulunabiliyor.

Türkiyenin birçok yerinde ilkokul 4üncü, hatta 5inci sınıf öğrencilerinin bir kısmının 3 kere 4 sorusuna bile yanıt veremediğini biliyormusunuz? Ben bu soruyu bir ay önce Hasankeyfte bizi karşılayan çocuklara yöneltmiştim. 8 çocuktan sadece 1 tanesi doğru cevabı vermişti. Çocuklar okul formalarıyla dolaşıyorlardı. Ama öğretmenleri yoktu. Çünkü daha ataması yapılmamıştı...

Evet, öğretmen adayları, 6 Şubatta Ankarada bakanlığın önünde toplanarak, sorunlarına çözüm üretmeyen, yıllardır yaptıkları çalışmaları görmezden gelen YÖK, hükümet ve Milli Eğitim Bakanlığını protesto edecekler.

En azından duyarlı yurttaşlar olarak onlara biraz destek verelim...

İstanbulda Alın teri...

İstanbuldaki iş yaşamının geçmişini, yılların alın terini siyah beyaz fotoğraflardan, üstelik Ara Güler gibi bir ustanın objektifinden görebilmek....

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Murat Yalçıntaş, büyük ustanın birbirinden nefis ve anlamlı fotoğraflarını, Enis Baturun sözleriyle birleştirerek seçkin bir kitabın ortaya çıkmasına katkıda bulunmuş. Kitabın ilk sayfalarında Doğan Hızlanın hoş bir yazısı bizi karşılıyor: ...Alın terini dökenler bir arada görüldüklerinde, insanı ezenlere karşı yapılan bütün başkaldırıların görsel isyanını görebilirsiniz. Sessiz ürkütücü bir duruş. O insanlar ancak birbirleriyle bir aradayken, bir güç olduklarını hissederler...

Kitap geleceğe bakarken geçmişe sahip çıkmanın önemini emeğin resmiyle öyle güzel anlatıyor ki etkilenmemek mümkün değil.

Bu arada Yalçıntaştan, İTO Vakfının bünyesinde faaliyet gösteren İstanbul Ticaret Üniversitesinin çok yakında bir teknopark projesi ile karşımıza çıkacağını öğreniyoruz. Teknoloji ve emeğin birleşeceği yeni projenin İstanbula yararlı olması dileğiyle...

[email protected]



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Biz modern insanlar... 12 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları