Taksim: Bilişim Devrimi'nin Barışçıl Bastille'i

08 Haziran 2013 Cumartesi

Beklenmedik biçimde ortaya çıkan ve herkesi şaşırtan Taksim Gezi Direnişi günlerdir tartışılıyor:
Siyasal anlamı nedir, toplumsal olarak nasıl tanımlanır…
Nereden çıkmıştır, nereye gidecektir…
“Arap Baharı” gibi midir, “Occupy Wall Street” benzeri midir?

\n

***

\n

Ben bütün bu soruların yanıtlarını kısa yoldan vermeye çalışayım:
Taksim Gezi Parkı Direnişi, Bilişim Devrimi’nin Türkiye’deki kırılma, patlama noktasıdır!
Aynen Paris halkının 14 Temmuz 1789’da Bastille hapishanesini zaptının, Fransız Devrimi’nin ve dolayısıyla Endüstri Devrimi’nin simgesi olması gibi:
İnsanlık tarihinin içine girdiği yeni devrimin, Tarım ve Endüstri devrimlerinden sonra ortaya çıkan Bilişim Devrimi’nin Türkiye’deki tohumlarının tomurcuklanması, çiçek açmasıdır!
Elbette barışçılığıyla, çevreciliğiyle, demokratikliğiyle, Endüstri Devrimi’nin şiddet dolu ortamından uzak bir şölen havası içinde.

\n

***

\n

9 Kasım 1989’da Berlin Duvarı’nın yıkılması, Sovyetler Birliği’nin çöküşünü ve Soğuk Savaş’ın bitimini simgelerken aynı zamanda Endüstri Devrimi’nin sonunu ve Bilişim Devrimi’ne geçişi de belirliyordu.
Bu anlamda Taksim Gezi Parkı Direnişi’ne, isterseniz
“Berlin Duvarı’nın nihayet Türkiye’deki yıkılışı” olarak da bakabilirsiniz!

\n

***

\n

Bilişim Devrimi’nin, Endüstri Devrimi döneminde atılmış olan tohumları, 1989’dan sonraki “Küresel” dönemde hızla filizlendi…
Bütün dünyada ve elbette Türkiye’de de yeni gelişmeler oldu…
Bilgisayarlar, akıllı telefonlar, tabletler, kısaca, Dijital Devrim, Bilişim Devrimi’nin hızla yaygınlaşmasını ve kurumlaşmasını sağladı.
Yaygınlaşan ve kurumlaşan sadece elektronik cihazlar ve Twitter gibi ortamları geliştiren yazılımlar değildi…
Bilişim Devrimi, Dijital Devrim’in bu donanım ve yazılımı üzerine, özgürlükleri, demokrasiyi ve insan haklarını da temel değerler olarak geliştirdi.
Yeni devrim, sadece teknolojik değil, ideolojik yapısıyla da insanlığı etkiledi.
İşte Taksim Gezi Parkı Direnişi, bu devrimin Türkiye’deki gecikmiş, geciktirilmiş dışavurumudur.
Elbette öncülüğünü de gençler yapmıştır, yapmaktadır!
Bundan sonra ne olur?
Yarına…

\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Yeni anayasa tuzağı 19 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları