Kuyruklu Şeytan

04 Mart 2014 Salı

Onu Ethem öldürüldükten sonra tanıdık.
Gazetelerde uzun uzun röportajları, boy boy fotoğrafları yayımlandı.
Maddi olan her şeyden elini ayağını çekmiş münzevi bir hayat yaşıyordu.
Hindu ermişlere, kutsal Sadu’lara benziyordu.
Saçı sakalı uzun, bedeni zayıf ama güçlü, gözleri ve dişleri sağlam.
Aklı başka, bambaşka.
Kimselerin düşünmediği gibi düşünüyor, hayatı kimselerin yargılamadığı gibi yargılıyordu.
Öğretilmiş ne varsa hepsini elinin tersiyle itmiş, hepimizden başka şeyler biliyordu.
Eskiden edebiyat öğretmeniydi.
Otuzlu yaşlarında ailesi dahil olmak üzere sahip olduğu ne varsa terk edip, çıplak arazide bir barakada yaşamaya başlamıştı
Onu tanıdığımızda 54 yaşındaydı.
Barakası kitaplarla doluydu.
Ethem’in hediye ettiği “Devrimler ve Karşı Devrimler Tarihi” ansiklopedisiyle Orhan Hançerlioğlu’nun “Felsefe Ansiklopedisi” başköşedeydi.
Nasıl geçindiği sorulunca “İhtiyacım olanı bulur, kullanır ve ardımda bırakırım” diyordu.
Delirmiş miydi?
Biz akıllıysak evet o delirmişti.
Biz doğru tercihler yapıyorsak evet o yanlış tercihler yapıyordu.
Biz sağlıklıysak evet o sağlıksız yaşıyordu.
Oğlu polis tarafından vurulmuş, on dört gün hastanede yattıktan sonra kurtarılamayıp ölmüş; o da gitmiş yaşadığı kasabada bir trafonun altında ateş yakıp diş polikliniğinin kapısına “Maddi tıp şeytandır” diye yazmıştı.
Sonra onu ziyarete gelenlere şöyle demişti:
“Bazı insan evladından, bazı evlat da atasından üstündür. Kimi insan evladını kurtarmaya çalışır, kimi evlat da atasını. Ben Ethem’i kurtaramadım.”
Bize bir şey anlatmaya çalışıyordu.
Anlamış mıydık?
Anlamamışız ki, yaktığı ateş ve yazdığı yazı yüzünden hakkında “Kamu malına zarar vermek” iddiasıyla dava açıldı.
Sonuç korkunç: Tercih ettiği o hayattan koparılıp bir akıl hastanesine yatırılacak. Eğer toplum için zararlı olmadığı kanıtlanırsa serbest bırakılacak.
Muzaffer Sarısülük toplum için zararlı mı?
Peki ya mevcut hukuk sistemi?
O toplum
için yararlı mı?
Cevap, nasıl bir toplum hayal ettiğinize bağlı!
O yüzden şimdi evden çıkmamız lazım.
Dünyanın en büyük hacmine ve o hacmi rahatlıkla doldurabilecek kadar çok adaletsizliğe sahip o çirkin Adalet Sarayı’nın önüne gitmemiz lazım.
Bir ateş yakmamız lazım.
Ve yere kocaman harflerle “Maddi hukuk şeytandır” yazmamız lazım.
Çünkü sadece parası olanlara hizmet eden maddi tıp gerçekten bir şeytandır.
İktidara hizmet eden hukuk şeytan oğlu şeytandır.
Olan bitene her ne olursa olsun sessiz kalıp, sonuçlardan fayda uman da kuyruklu şeytandır.   



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Yanık saraylar 4 Ağustos 2021
Patron çıldırdı 30 Temmuz 2021

Günün Köşe Yazıları