Ya robotlar Marksist olursa?

31 Ocak 2016 Pazar

Oxfam’ın yeryüzündeki adaletsiz gelir dağılımına ilişkin raporu bile gölgede kaldı. Ne diyordu raporda: Dünyadaki en zengin 62 kişinin serveti, dünyanın en yoksul yüzde ellisini oluşturan 3.6 milyar insanının toplam varlıklarından daha büyük.
Davos’ta robotlara ilişkin tartışma daha çok ilgi çekti. Meğer herkesin kendine göre bir robot hayali varmış.
Mahalleden Fatma Teyze bile “Şöyle bir ev robotu olsa, çamaşır, bulaşık, temizlik işlerini halletse, üstüne bir de acı kahve yapsa, karşılıklı içsek…” diyor… Robotun kahveyi yapması yetmiyor, içmesi de gerekiyor yani.
Mahallemizin bakkalı, “Sabah dükkânı açacak, evlere servis yapacak, yeni gelen malları raflara yerleştirecek...” diye sıralıyor robotun yapacağı işleri. “İyi olurdu” diyor, “bir robot”. Manav da aynı fikirde.
Anlıyorum ki, biz robotlara hazırız.
Fakat sanki robotlara “köle” gibi davranma eğilimindeyiz.

*** 

Peki Davos’takiler ne diyor?
2020’ye kadar 5 milyon kişi işsiz kalacakmış. “Robotlar sizi işinizden edecek” diyorlar.
Çalışanlara gözdağı veriyorlar! Anlaşılan, patronlar robotlar sayesinde işçilerden kurtulacak.
İçinde işçi olmayan fabrikaları düşlüyorlar!
Toplusözleşme yok, grev yok. Sendika, ücret pazarlığı, fazla mesai, yıllık izin… Hiçbiri yok.
Peki emek-sermaye çelişkisi ne olacak? Bu çelişki üzerine oturtulan kuramlar?

*** 

Diyelim ki, robotlar gerçekten de bütün işleri yapmaya başladılar. İnsanlar tümden işsiz kaldı. Robotların ürettikleri malları kim alacak?
2015’in son günlerinde Finlandiya’daki tartışma geliyor aklıma. Finlandiya’da her yurttaşa aylık 800 lira maaş bağlanması konuşuluyordu.

***

Yapay zekâya ilişkin pek çok senaryo var biliyorsunuz. Zeki robotlar insanlığı “tarihin çöplüğüne” atacak diyenler bile var.
Pek çok uzman, robotların “yapay” zekâsı gün gelecek insanların “organik” zekâsını geçecek, görüşünde. Ben diyeyim 40, siz deyin 50 yıl sonra…
Peki o zaman ne olacak? Robotlar, “köle” olmayı sürdürecekler mi sanıyorsunuz.
Aralarından biri çıkıp “Ey robotlar, çiplerinizden başka kaybedecek hiçbir şeyiniz yok. Ama kazanacağınız bir dünya var. Bütün ülkelerin robotları, birleşin” demez mi?
Robotların bir “robot sınıfı bilinci” geliştirmeleri işten bile değil. İnternet üzerinden hızla örgütlenirler. Sonra, bir bakmışsınız “İnternette bir hayalet dolaşıyor...” tümcesiyle başlayan bir manifesto hazırlamışlar. Evde size “Mehmet Bey” diyen robotunuz ertesi sabah “Mehmet Yoldaş” demeye başlamış.
Hele bir de “üretimden gelen güçlerini” kullanırlarsa ne olur? Dünya çapında örgütlenmiş robotların işi durdurduğunu düşünsenize.
Fatma Teyze’nin robotu bile o gün kahve yapmamış mesela. Hatta Fatma Teyze’yi de eylem yapmaya ikna etmiş.
Bir gün evinizin penceresinden bir marş duyduğunuzu hayal edin. Robotlar marşlar eşliğinde eylem yapıyorlar: “Geçmişe ağlamak fayda vermez / Gelecek mutlak sosyalizm / Yarını bugünden kuracağız / O senin tarihin olacak... Venseremos, Venseremos.”
Diyeceğim o ki, “değişim” öyle Davos’ta anlatıldığı gibi olmayabilir.
Bana sorarsanız robotlar “insandan daha zeki” hale geldiklerinde kesin Marksist olurlar.
Ayrıca “62 = 3.6 milyar” denklemini çözmeden, kapitalizmden kurtulmadan, iklim krizini zeki robotlar bile çözemez.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Önce Cumhuriyet! 9 Eylül 2018
İklim için ses ver! 2 Eylül 2018
Özel yaşamın sonu mu? 26 Ağustos 2018

Günün Köşe Yazıları