Aydın Engin

Yine aynı soru: AKP parçalanır mı?

11 Şubat 2016 Perşembe

Yine aynı cevap: Parçalanmaz!..
Çünkü ortada dev boyutlu bir rant kapısı var. Devletin bütün olanaklarının sadece AKP’ye bağlı olan, AKP’nin tepe yönetimini destekleyenlere akıtıldığı bir rant...
Tamam, bu dev boyutlu pastadan büyük lokmaları büyük müteahhit şirketleri yemekte. Ama söz konusu rantın kırıntıları bile pek çok çulsuzun başını döndürecek kadar büyük.
Basit bir örnek vereyim:
İstanbul’un sorunlu semtlerinden birinde, Sultangazi’de muhtar seçimi sırasında “ihtiyar heyeti”nde yer alacak adaylar belirlenirken hemşerilik ilişkileri gereği “Sivaslılardan üç üye var, iki de Erzincanlı, bari bir de Yozgatlı olsun” denip gençten biri aday gösterildi. Muhtar adayı itiraz etti, “Yav o önerdiğiniz adam AKP’li. Nasıl olur da bizim heyete alırız” dedi. Aday gösterenler adayı sorguladı. Genç adam boyun büktü ve konuştu:
- Abilerim, amcalarım, dedikleri doğru ben AKP üyesiyim. Ama seçimlerde AKP’ye mi oy veririm, sandığa gitmem mi, gidersem kime oy veririm Allah bilir. Ancak ben bizim sokaktaki AKP sorumlusuyum. Her ay düzgün aldığım bir maaş bağlandı bana. İş yok, aş yok. O paradan nasıl vazgeçerim?
Buyrun: Karşımızda ilçe değil, mahalle de değil sadece “sokak sorumlusu”na bile maaş bağlayacak ölçüde bir rant paylaşımı var.
Böyle bir yağma tezgâhını sağlayan bir siyasal örgütlenme, hele hele bir de “Sünni temelli siyasal İslam”ın temsilcisi algısını başarıyla sağlamış ve sağlamakta ise...
Bu yazının başlığındaki soruya aynı cevap verilir: Çatlamaz...

***

AKP’nin kuruluşunda sorumluluk üstlenenlerden ilk 10’un değil, ilk 20, 30 da değil, ilk 50’nin yüzde 98’i (Yazıyla: Yüzde doksansekizi) bugün parti yönetiminden hatta kimileri partiden de dışlanmış durumdalar.
Hangi itkiyle, hangi hesapla bilmiyorum, bunların en ağır top olanları, mesela Bülent Arınç, mesela Hüseyin Çelik son günlerde seslerini iyice yükselttiler. Onlara Sadullah Ergin’den, Suat Kılıç’tan, Yaşar Yakış’tan, hatta inanmayacaksınız ama medyadaki en safkan AKP’li olarak bilinen Akif Beki’den ölçülü ama açık seçik destek geldi. Hayati Yazıcı’nın, Nihat Ergün’ün de benzer itirazları olduğunu Ankaralı meslektaşlar dillendiriyorlar...
Bu saydıklarımın tümü AKP’nin ağır topları. Şu ya da bu ölçüde parti kadrolarında etkililer.
Bu etkililik AKP’den kopup yeni bir parti kurmak gibi ayakları yere basmayan bir maceraya yol açmaz. Ancak başkan olmadıkça siyasal tutkuları doymayacak (olunca da doymaz ya!) Recep Tayyip Erdoğan’ın başkan olmasına engel olabilir.
Sadece bir olasılıktan söz ediyorum. Ama “AKP çatlayacak” ham hayaline kapılmadan ciddiye alınması gerektiğine inandığım bir olasılıktan...
Başkanlık ancak anayasa değişikliği ile mümkün. Bu ise Meclis’te en az 330 milletvekilinin başkanlığa giden yolu açacak anayasa değişikliğine “evet” demesi ile mümkün.
Hep “Acaba MHP iskelesinden, oy kulanacak 316 AKP milletvekilini 330’a tamamlayacak kadar milletvekili koparılabilir mi” sorusu tartışılıyor. Hesaplar bunun üstüne kuruluyor.
Ancak AKP’nin ağır toplarından Tayyip Erdoğan’ın tek adamlığına karşı yükselen ve gitgide sertleşen itirazlar acaba 316’dan okkalı bir fireye yol açar mı?
Valla açar mı açar...  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

25 ay 13 gün sonra 16 Ağustos 2018

Günün Köşe Yazıları