Ebru Kılıçoğlu

Yürek

13 Şubat 2016 Cumartesi

Hepsi bir araya geliyor, düşünüyor taşınıyor ve ortaya çıkarta çıkarta bir duygu sömürüsü çıkartıyorlar! Oysa bir olmaya çağırdıkları o yürekler, ‘Aslanlar gibi’ çarpmış renklerinin yanında. Mesela, kardan yollar tıkanıp da stada girmek de çıkmak da mümkün olmadığında; mesela metro inşaata girip de stada uzanan tek pratik toplu taşıma yolu (ya da maç günlerindeki haliyle ‘insan konservesi metodu’) ortadan kalktığında; sezonda ‘çilekli pasta’ olmayacağını bile bile kombine aldığında; hangi yeteneksiz tasarım dehası olduğu anlaşılmaz şekilde adeta sanki utanılıyormuş ya da unutulmuş gibi 4. yıldız sırasından taştığında…
Şimdi birileri çıkmış, tüm zamanların en sıradan, en ucuz promosyon malzemesini yürekti, bilekti süslemiş, olan bütün sorumluluğu tutmuş taraftara yüklemiş!!!
Kusura bakmayın ama Galatasaray taraftarının bileğine taktırmaya çalıştığınız ucuz plastikten çok daha fazlasını hak eden bir yüreği var. Madem bir işi yönetmeye geldiniz… Geldiğinizde tablo da belliydi, UEFA’nın ne istediği de, ne yapmak gerektiği de… O zaman ‘el ve taş’ masalını bırakın. Galatasaray’da yönetici olmak fedakârlık değildir. Nimettir… Kimsenin bilmediği isminizin kitlelere mal olmasıdır en başta! Kendi işinizi yani mali tabloyu düzeltme işini ya kendiniz yapın, mesela çıkıp övünerek ‘futbolcuların ücretinde indirim yapılmayacak’ demeyin, sırtına Galatasaray forması yakışmayan futbolcuları ayıklayın, 1996 model, son kullanma tarihi geçmiş yöntemleri bırakın ya da madem taraftar çözecek bu işi, o zaman bir iyilik yapın taraftarın da yönetimde söz sahibi olacağı bir yönetim sistemi planlayın. Bu renklere gönül veren insanlarda çelik gibi bilek var var olmasına da, sizde o yürek var mı acaba?  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Kazanç ve kayıp 16 Nisan 2024
Hamur 3 Nisan 2024
Füzyon 18 Mart 2024

Günün Köşe Yazıları