Ebru Kılıçoğlu

Dokunulmazlar

28 Şubat 2016 Pazar

Bir kişiyi, kurumu, sistemi dokunulmaz kılan ne kanunlardır ne de kurallar… Evet kanunlar, kurallar ceza alınmamasını, dava açılmamasını, koltuğa yapışıp kalmayı sağlar. Ama ‘dokunulmazlığı’ dokunulabilir kılan aslında ‘dil yarasıdır’ ki, kanun üstüne kanun yapsalar dile zincir vurulmaz!
Bir kişiyi, kurumu, sistemi dokunulmaz kılan, temelini atan adalettir. O kurum ve onu temsil eden kişi adil değilse, önce kendini ama daha da kötüsü temsil ettiği makamı ‘dokunulabilir’ kılar… Oysa ki, kişiler gelip geçse de, makamlar bakidir. Ve bir kez o makama güven sarsıldığında dönüş yoktur!
Dursun Özbek, UEFA ile yapılan toplantıdan sonra, ‘Galatasaray’ın yeni gelen yönetiminin nasıl bir çaba içinde olduğunu anlattık’ diyor… Önceki yönetimleri gayet ‘inceci’ suçlayarak. Aynı cümle şu saklı: Galatasaray ‘yöneticisi’ kadardır… 111 yıllık geçmişin bir önemi yok! Önceki yönetimler tu kaka, bizi onlarla değerlendirmeyin! Sözler günü kurtarmayı amaçlıyor şüphesiz (ki kurtaracağı son derece şüpheli). Ama bir kişi, kendine göre günü kurtarırken, koskoca bir kurum, yapı ‘dokunulabilir’ hale geliyor…

Seçim nasıl olacak?
Bir de TFF var. Özerk olması gereken. Politika ile yolunun hiç kesişmemesi gereken. Tıpkı MHK ve PFDK’nin olması gerektiği gibi. Oysa ki en ‘dokunulmaz’ olması gereken kurumlara kimse inanmıyor, kimse güvenmiyor… Açıklamalar samimi gelmiyor. ‘İsimler seçimle belirlenecek’ dendiğinde akla hemen ‘kimbilir nasıl olacak o seçim!!’ sorusu geliyor…
Dokunulabilir olmanın bedeline gelince: Herkesin ‘adaleti’ kendi bildiği gibi sağladığı sistemlerdir. O zaman, bir futbolcunun hakeme kırmızı kart göstermesi pek tabii ki kahramanlık haline gelir. Kahramanlık iyidir, güzeldir ama risklidir! Zira herkesin kendi özel kahramanı olduğu bir ortamda, ‘en kahramanı’ kim belirleyecek? İşte bu sorunun cevabı son derece tehlikelidir!  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Füzyon 18 Mart 2024
Vasatlık Dengesi 4 Mart 2024

Günün Köşe Yazıları