Somutlaşan emperyalizm- 1

11 Mart 2016 Cuma

Meydanlarda “Kahrolsun Emperyalizm” diye slogan atıp... Boşaldıktan ve tatmin olduktan sonra... Eve dönüp onun uşaklığına devam eden politikalara destek vermenin saçmalığını bütün ömrüm boyunca anlatmaya çalıştım:
“Emperyalizm, ‘Kahrolsun’ diye bağırmakla kahrolmaz, ancak bilinçli ekonomik ve siyasal politikalarla kendimizi uşaklıktan kurtarabiliriz” dedim.

***

Emperyalizm, siyaset, ekonomi ve ticaret yoluyla semirdiği ve sömürdüğü zamanlar soyuttur:
Görülmesi, anlaşılması, teşhis edilmesi ve elbette karşı çıkılması zordur...
Sefaletin uluslararası nedenleri de pek fark edilmediği için, bireysel ve toplumsal yoksullaşma da onu görünür kılamaz...
Emperyalizm, ancak tepemize yağan bombalar, üzerimize doğrultulan namlular ve başımıza yıkılan evlerle, yani savaşla somutlaşır!
Savaşlarda efendiler semirir ve sömürürken hangi safta olursa olsun, uşaklar, köleler hayatlarını kaybeder.
Semirenin ve sömürenin safında ya da onun karşısında olmak fazla bir şey ifade etmez: Maddi manevi bedeli, uşaklar, köleler öder...
Kimi zaman doğrudan doğruya ölerek, kimi zaman yaşamının bütün değerlerini ve insanlığını yitirerek!

***

Emperyalizm geniş kitleleri seferber etmek için çok çeşitli elbiseler giyer:
Kimi zaman din kisvesi altında, “Allah’a hizmet ediyorum” yalanıyla dincilik, mezhepçilik yapar... Kimi zaman ırk ve milliyet renkleriyle donanır, “Milletime, halkıma hizmet ediyorum” yalanıyla gözleri kamaştırır... Çağımızın güncel modası ise “Demokrasi ve İnsan Hakları götürüyorum” yalanı ile ölüm çığırtkanlığı yapmaktır.

***

Oysa Emperyalistlere göre, Demokrasi ve İnsan Hakları, sadece semiren ve sömüren efendiler, yani kendileri için geçerlidir...
Sömürdükleri uşaklar ve köleler üzerinden semirdikleri için, bu değerleri onlardan öğrenenleri, demokrasi ve insan hakları için sömürü ile mücadele etmek isteyenleri hiç sevmezler...
“Siz laikliği, demokrasiyi, insan haklarını boş verin, kendi geleneksel feodal değerlerinizle mutlu olun, zaten laiklik, demokrasi, insan hakları gibi değerler Batılı ve emperyalist değerlerdir” diye uşaklarını ve kölelerini uyuturlar!
Irak, Libya, Suriye felaketleriyle insanlık suçu işlerler...
Sonra da bedeli, kendileriyle suç ortaklığı yapan uşaklarına, kölelerine, “üç beş kuruş” karşılığında ödetirler!  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları