Mehmet Özgül

Yeni kimlik

14 Nisan 2016 Perşembe

Maç öncesi öngörüm; Takımların form durumları, motive olma şartları ve oyuncu kalitesine baktığımda Fenerbahçe’yi daha şanslı görüyordum. Bence Sarı-Lacivertlilerin tek dezavantajı, “Maçı kaybedersem, şampiyonluğu kaybedebilirim” korkusunun neden olacağı stresti. Galatasaray’ın ise derbi dışında kaybedecek fazla şeyi kalmadığı için F.Bahçe’ye oranla daha rahat oynayabileceğini bekliyordum.
Konuk ekip oyunu çabuk karşı alana taşıdı. Savunma arası uzun paslarla Persie, Nani ve Alper ile göbekten, Volkan ve Persie ile de yan toplardan net pozisyonlar buldu. Ancak Muslera’nın çıkışları ve Volkan’ın akıl almaz kötü vuruşları golü getirmedi. Bu pozisyonların oluşumuna Hakan-Denayer uyumsuzluğu ve Nani-Gökhan ikilisine karşı Olcan-Emre uyumsuzluğu neden oldu. Sağ kulvarda ise Yasin- Semih ikilisi Volkan’a iyi destek veremeyen Hasan Ali’nin de katkısı ile fazla sorun olmadı. Galatasaray kalesinde bu tehlikeleri görmesine rağmen rakip kalede Yasin’in pasında Selçuk’un şutu, yanlış bayrak ve ofsayt nedeni ile sayılmayan Podolski’nin golü dışında etkili olamadı. Sarı-Kırmızılılar, önceki maçlara oranla çabuk oynamasına karşın gol bölgesine yine çok oyuncu sokamadı.
F.Bahçe’nin üstünlüğü ile geçen ilk yarıda gol çıkmadı. Tempolu geçen ikinci yarıda gole yaklaşan yine Sarı-Lacivertliler oldu. Volkan’ın hazırladığı pozisyonda de Souza boşta iken pasını Hakan kesti. Fenerbahçe baskılı ve çok istekliydi ama üçüncü bölgede top kullanma becerileri kötüydü. Nedeni belki de stresti. Galatasaray beklediğimden iyi oynadı ve iyi direndi. Gol sesi çıkmadı, hak eden kazanamadı. Rizespor maçındaki oyunu hatırlayınca kimlik değiştirmişler gibime geldi.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Sorunlar yumağı 13 Şubat 2017
Riekerink’in şapkası 5 Şubat 2017
G.Saray’a hüsran! 22 Ocak 2017

Günün Köşe Yazıları