Hikmet Çetinkaya

Katliam...

18 Haziran 2016 Cumartesi

Zamana yenik düştük, acıları bölüştük hayatlar dilim dilim yok olurken...
Aradan bir süre geçti, Ortadoğu işgal edildi, BOP’un büyük sermayesi “Arap Baharı” geldi...
Önce Irak işgal edildi, ardından Libya...
Yüz binlerce ölü, o kadar yaralı.
Nasıl da sevinmişlerdi “Ortadoğu’ya demokrasi geliyor” diye.
Anlattıklarım bilinmedik şeyler değil...
Yaşadık, tanık olduk, tarihe not düştük!
Benim şaşırdığım IŞİD’in kelle uçurmasından korkan, Suudi Arabistan’ın kafa kesmesinde “petrol ve dostluk” aramaya kalkan ABD, AB ülkeleri...
Sözün özü: Müttefiklerin, kılıçla kelle uçuran IŞİD’i yok etmeye çalışmaları...
Esad, Rusya’nın koruma kalkanı altında, Kürtlerle birlikte karadan, müttefik güçler havadan vuruyor IŞİD’in ele geçirdiği yerleri.
Tam bu sırada ABD’de bir IŞİD militanı kanlı terör eylemi, nefretten, şiddetten türemiş katliamı gerçekleşiyor.
Olayı tersyüz edersek, insan hakları, hukuk devleti düzeni, demokrasi, barış içinde birlikte yaşamak tutkusunu nereye koymak gerekiyor?
Nedense bu soruya yanıt veren yok!
Suriye bölünüp, parçalanmasa, iç savaş çıkmasa IŞİD diye bir köktendinci örgüt ortaya çıkar mıydı?
Bakın bu soruya yanıt var!
2 milyonun üzerinde mülteci almış bir Türkiye, iktidarın Esad düşmanlığı, halifelik hevesleri, Musul petrolleri düşüyle önce El Nusra’ya kucak açtı...
O çadırlar, sağlık ocakları, savaşçılar...

***

Yıllar çabuk geçiyor...
Ne çabuk unuttuk Reyhanlı katliamını?
Zaten ölümlerle yatıp kalkıyor, şehit düşen altı aylık hamile kadın polisimizi, askerimizi bir süre sonra “vatan sağ olsun” deyip unutup gidiyoruz.
Şehitlerimiz, etkisiz hale getirilen gençler, Kandil’de keyfi yerinde babalar...
Kurulu düzenleri 30 yıldır sürerken, onlar için barış en büyük tehlike. Hele HDP’nin Türkiye’nin partisi olma yolunda attığı adımlar onları çileden çıkarıyor...
HDP ne yapsın, yakasını kaptırmış kurtulamıyor.
Kurtulması olanaksız, bedel ödemeye devam...
Burada olan yoksul Kürtlere oluyor...
Tıpkı ABD’de ve AB ülkelerinde alt kimliklere karşı duyulan nefret gibi Kürtlerden nefret ediliyor, terörle mücadele edilirken yerleşim birimleri kuşatılıyor...
Bunun adına hendek savaşı mı diyelim, yoksa terörle mücadele mi?
Hangisi!
ABD’deki son kanlı terör eylemi nefretle şiddetin bir araya gelmesinin en önemli bir parçası.
İnsanlık tarihi yazılırken bu vahşet, nefret, şiddet yazılacak belki yıllar sonra...
Ege Denizi ölülerle dolu...
Anımsadığımız salt Aylan bebek bizim...
2 milyon mülteci gelmiş Türkiye’ye... Türkiye’nin bu yaptığı insanlıktan başka bir şey değildir...
Gelen mültecilerin varsıllarının rahatı yerinde... Paraları var, villalar satın almışlar, iş kuracaklar falan...
Tüm Avrupa ülkeleri 400 bin mülteci alacaklarmış.
Pazarlık sürerken, Ege’deki toplu mezarlar kimsenin aklına bile gelmiyor. Verelim Türkiye’ye 3 milyar dolar, bir de vize kandırmacası yapalım, kurtulalım...

***

Hayatın derin suları, insanca yaşam, sevgi, kardeşlik, ölüm, acı, hüzün...
Hepsini yan yana koyun sadece hüzün üzerinden yola çıkıp özlemin, sevginin, barışın yolunu siz çizin...
Düşünün biraz o ölümleri, yıkılmış evleri, kaçışları, terör belasını...
Ezenler kim ezilenler kim?
Nefretten ve şiddetten arınmadan, vicdanınızın sesini dinlemeden umudun mavi atlasına ulaşamazsınız...
Hayatın halkalarındadır insanlık!
O duyguyu yaşatmak istemeyenlere karşı olsun demokratik mücadeleniz...
Yaşamsal haklarımız çiğnenmeden gün doğumlarını beklemek gerçekten güzeldir...
Hayatta kalmanın bir bedeli vardır, sakın unutmayın!  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Aşklar ve sevinçler... 9 Eylül 2018
Hoşça kal hüzün... 6 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları