Kıymet Teyze Türkiyesi…

07 Nisan 2014 Pazartesi

İşte budur.
Yeşil parkın ortasında bir sandalyeye oturmuş Kıymet Teyze. Koca bir inşaat kepçesinin önüne oturmuş. Parkın kazılmasını engelliyor. Hiç istifini bozmadan saygıyla oturmuş. Çantası kucağında. Sakin.
Yüz yılın fotoğrafıdır bu. Bin yılın fotoğrafıdır.
“Ben tek başıma ne yapabilirim?” sorusunun yanıtıdır.
“Kadın başıma bana mı düşer?” sızlanmasının yanıtıdır.
75 yaşındaki Kıymet Teyze.
Ben, “Kıymet Teyze Türkiyesi”nde yaşamak istiyorum.
Yıllardır park olan arsa özel bir şahsınmış. İmar durumu verilmişmiş. Ticaret merkezi yapılacakmış. Hukuka uygunmuş.
Hukuka uygun, öyle mi?
Yeşile uygun değil, parka uygun değil, insana uygun değil ama hukuka uygun, öyle mi?
Hukuka uygun ama adalete uygun değil.
Hukuka uygun ama insana uygun değil.
İnsana hizmet etmeyen hukuk.
Adalete hizmet etmeyen hukuk.
Nereye kadar? Ne zamana kadar? Daha ne kadar?
İşte, sandalyeyi parkın ortasına koyacaksın.
Kepçenin önüne oturacaksın.
Kıymet Teyze’nin ellerini öpüyorum.
O fotoğrafı da gözümün önüne koyuyorum.

***

Muharrem İnce’nin gözlerinden öpüyorum.
Gitti, Yalova’nın asıl kazananını buldu çıkardı.
Arkasından Üsküdar’a geldi. Müftünün sandıklarına el attı.
İşte, mücadele budur. Böyle yapılır.
CHP’nin İstanbul milletvekilleri nerede?
Bu seçimler bitmedi, bitmeyecek de...
O yolsuzluklar kapanmaz, kapanmayacak da...
O rüşvetler, o yalanlar, o yaygaralar yetmez, yetmeyecek de...
AKP bile o kamburu taşıyamayacak.
Dürüstlük, doğruluk her zaman kazanacak.
İnsan haysiyeti her zaman kazanacak.
İnsan vicdanı her zaman kazanacak.
Trafolara giren kediler gülüp duruyor.
Neden öteki akşamlarda trafolara bir şey olmuyor?
Seçim sonuçlarından çok daha önemli olan nedir?
Toplumun hiçbir kurumuna, hiçbir yetkilisine güvenin kalmamasıdır. AKP’lisi bile güvenmiyor da ya bilmezden geliyor ya da bizimkiler yapıyorsa yapsın aralığına sığınıyor.
Bu toplum bu yükü taşıyamaz.
Bu yük, utandıran bir yüktür.
Bu yük, insan onurunu zedeleyen bir yüktür.

***

İnsan yokluğa dayanır.
İnsan güçlüğe dayanır.
İnsan zulme de dayanır.
Ama,
İnsan onursuzluğa dayanmaz.
İnsan suç aracılığına dayanmaz.
İnsan kendi işlediği suça bile bir gün gelir, dayanamaz.
İnsan suça ortak edilmeye dayanamaz.
İşlemediği suçun ortaklığına hiç dayanamaz.
Görülecektir.

***

Kıymet Teyze’nin Türkiyesi’nde yaşamak istiyorum.
Yemyeşil, temiz, aydınlık Türkiye’de yaşamak istiyorum.
Dürüst, temiz, namuslu insanlarla yaşamak istiyorum.
İnsanın insana güvendiği bir toplumda yaşamak istiyorum.
Çocuğuyla, genciyle, yaşlısıyla, kadınıyla, erkeğiyle.
Sevgiyle, saygıyla, güvenle, ahlaklı insanlarıyla.
Üreterek, yaratarak, paylaşarak, özgür yaşamak istiyorum.
Yaşamak böyle yaşamaktır.
Gerisi, oksijen israfı…  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Özeleştiri?... 8 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları