Saray’a da karşıyım ‘tek adam’a da!

30 Eylül 2016 Cuma

Tarih okurken, padişahların taht için kardeşlerini, evlatlarını boğdurmaları beni çok etkilemişti.
Çocuktum daha o zamanlar:
Mutlu bir aile yaşamı içinde, devlet nedir, iktidar nedir, iktidar hırsı nedir, devleti ele geçirmek ne demek, bilmiyordum...
Koskoca bir imparatorluğun bir ailenin “mülkü” olması ne demek, tam anlayamıyordum!
Ailemin sorunsuz dünyasında, sokakta oynayarak, denizde yüzerek, bahçede ağaçlara tırmanarak, arkadaşlarla erik ve atkestanesi savaşları yaparak, cam bilyelerle kafa-karış oynayarak, arta kalan zamanlarda da kitaplara gömülerek, keyif içinde, dünyayı, insanları tanımaya, geçmişi öğrenmeye çalışıyordum.
Annem, babam ve ağabeyim sayesinde elimin altında bulduğum Tarih Mecmuası ve Abdullah Ziya Kozanoğlu ile Feridun Fazıl Tülbentçi’nin kahramanlık romanları, tarih merakımı gıcıklamış, ciddi kitaplar da okumaya başlamıştım.
Kellesi vurdurulan sadrazamların öyküleri de beni çok etkiliyordu...
Bir yandan padişahlar tarafından kellesi alınan sadrazamlara acıyor, öte yandan saray entrikalarına, özellikle de kadınların iktidar hırslarına kurban giden evlatlara, kardeşlere, padişahların zulmüne akıl erdiremiyordum.
Ama “İyi ki böyle dönemlerde yaşamıyoruz” diye düşündüğümü ve “Cumhuriyet döneminde doğduğuma şükrettiğimi” çok iyi anımsıyorum.

***

Saray’a ve Tek Adam Yönetimi’ne karşıydım:
29 Nisan 1960’ta Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde üzerimize doğrultulan polis tabancaları ve asker tüfekleri, 12 Mart 1971 ve 12 Eylül 1980 darbeleri ve bunları izleyen askeri yönetim dönemleri, benim zihnimde hep “geçici” kesintilerdi.
“Çoğulcu demokrasiyi”, “çoğunlukçu baskı rejimi” olarak yorumlayan sağ iktidarlar döneminde de demokrasi umudunu, demokrasi için mücadele gücümü hep korudum...
Çünkü Saray’a ve Tek Adam Yönetimi’ne karşıydım!

***

Aslında ben, “Saray’a ve Tek Adam Yönetimi’ne karşıyım” derken, kendimi anlatmıyorum...
İnsan doğasının özgürlükçü yapısını ve tarih içinde, devlet yönetiminin evrimini vurguluyorum...
Osmanlı-Türk siyasal tarihini özetliyorum!

***

Devletin bir şahsın, ailenin mülkü olmasına hayır!
Saray yönetimine hayır!
Aile yönetimine hayır!
Kadınefendi, şehzade, sultan, gelin, damat entrikalarına hayır!
Tek adama hayır!
Askeri darbelere de sivil darbelere de hayır!
Yaşasın Cumhuriyet!
Yaşasın Demokrasi!
Yaşasın Hukuk Devleti!



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Yeni anayasa tuzağı 19 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları