Haşim Kılıç Köşk Adaylığı İçin Ne Düşünüyor

18 Nisan 2014 Cuma

‘Gülüp Geçiyorum!’

Başbakan Tayyip Erdoğan ve AKP kurmayları, 30 Mart seçimleri sonrasında planlı bir biçimde, bir zamanlar yere göğe sığdıramadıkları Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç’a yükleniyorlar. Nedeni belli: AKP’nin otoriterleşme eğilimi karşısında son dönem verilen özgürlükçü kararlarla ön plana çıkan Anayasa Mahkemesi’nin başkanının önünü baştan kesmek.

En zorlu rakip görüyor
Erdoğan ve kurmayları, Köşk yarışında karşılarında “en zorlu potansiyel aday” olarak Kılıç’ı görüyor. Çünkü Kılıç, seçimlerde son derece etkili olabilecek iki temel özelliği üzerinde taşıyor:
1. Muhafazakârlık.
2. Özgürlükçü ve demokrat söylem. Geçmişten bu yana bazı önemli karar ve görüşlerine katılmasak ve eleştirilerimiz olsa da Kılıç’ın son dönemde mahkemenin aldığı birçok kararda özgürlükçü, demokrat, çoğulcu ve liberal bakışın bir temsilcisi olduğu yönünde kamuoyunda yaygın bir algı var.
Tam da bu algı nedeniyle AKP, Kılıç’ın olası Cumhurbaşkanlığı adaylığından çok çekiniyor.

İsmi ortaya atan AKP
İşte bu yüzden, kendisine yönelik sert kampanya başlamadan önce Haşim Kılıç ismini ilk ortaya atan da aslında muhalefet ya da cemaat değil iktidar partisiydi. Geçen hafta bu köşede aktardığımız bilgileri anımsatmak gerekirse, “Biz araştırdık, cemaatin öncelikli adayı Kılıç olacak” diyenler AKP karargâhının önde gelen isimleriydi.
Nitekim bu söylemlerin hemen ardından planlı bir strateji süratle hayata geçirildi. Anayasa Mahkemesi’nin Twitter ve HSYK kararları da bahane edilerek genel olarak mahkemeyi, özel olarak da Kılıç’ı hedef alan demeçler, köşe yazıları ve hatta geçmişten fotoğraflar ortaya çıkarıldı.

Açıklamaları tatmin etmedi
Merkezinde isminin geçtiği tüm bu iddialar karşısında Haşim Kılıç ne düşünüyor?
Kılıç bu konuda ilk kez 7 Nisan’da konuştu. Anayasa Mahkemesi’nin Twitter yasağını kaldıran kararına hükümetten gelen “milli değil” eleştirilere yanıt verdiği konuşmasında adaylık konusunda da “Cumhurbaşkanlığı adaylığıyla ilgili herhangi bir düşüncem, kararım yok. Bunlar benim dışımda konuşulan şeyler” dedi.
Erdoğan’ın “Cüppenizi çıkarıp siyasete gelin” şeklinde kendisini hedef alan konuşması üzerine Milliyet gazetesine 13 Nisan’da verdiği demeçte ise “Ben evden mahkemeye, mahkemeden eve diyebileceğim bir tarzda çalışıyorum. İşimiz zaten çok yoğun. Bu konuda yapılan konuşmalar, analizler tümüyle benim dışımdaki değerlendirmelerdir” ifadelerini kullandı.
Ancak bu açıklamalar, AKP kamuoyundan gelen tepkilerin önünü kesmedi. Nitekim önceki gün Kılıç’ı, İBDA-C’nin lideri Salih Mirzabeyoğlu ile birlikte gösteren fotoğraflar yıllar sonra yeniden piyasaya çıkarıldı. Yazılan çizilenlerden anlaşılan o ki, AKP cephesi Kılıç’tan net bir yalanlama duymak istiyor. Bunu duymadan rahat etmeyecekler, kendisini de rahat bırakmayacaklar.

‘Gönlümden geçeni Allah biliyor’
Kılıç ile konuşma imkânı bulamadık. Ancak kulislerden en taze bilgileri aktarabiliriz. Edindiğimiz izlenim, Kılıç’ın kesinlikle cumhurbaşkanı adaylığını düşünmediği şeklinde. Yakın çevresine şu değerlendirmeleri yaptığını işittik:
“Ben bu söylenenlere gülüp geçiyorum. Benim kalbimden geçenleri Allah biliyor. Dışarıdan bu konuda yorum ve değerlendirme yapanlar, benim gönlümde hiç olmayan şeyleri bana yüklemeye çalışıyorlar. Ben de bunlara gülüp geçiyorum.”

Gül’e yakınlığı da gündemde
Yakından tanıyanlar Kılıç’ın, Köşk yarışında, tanışıklıkları oldukça eskiye dayanan ve dünya görüşleri örtüşen Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e daha yakın durduğu düşüncesinde. Kendisi ne kadar bu söylentilerden uzak kalmak istese de, Kılıç ismi Erdoğan-Gül pazarlıklarında da masada yer alabilir. Erdoğan’ın adaylığını kesinleştirmesi halinde, Gül cephesinin, “Haşim Kılıç aday olursa zorda kalırsınız” söylemi ile Başbakanlık talebinde bulunabileceği ileri sürülüyor.

Bu hafta konuşacak
Kılıç, adaylık konusundaki net düşüncelerini önümüzdeki günlerde duyurabilir. Kamuoyuna ilk konuşmasını 25 Nisan’da Anayasa Mahkemesi kuruluş yıldönümü törenlerinde yapması öngörülüyor. O güne kadar konuşmazsa, o konuşmasında adaylık söylentisine son noktayı koymasına kesin gözüyle bakılıyor.
Adaylık söylentilerine kesin bir dille son verecek o konuşmasında Kılıç, hükümetin giderek artan otoriterleşme eğilimlerini de ağır biçimde eleştirecektir. Ancak ne kadar ağır olursa olsun, eleştirileri, Erdoğan cephesinde, en zorlu rakipten kurtulmanın sevincinden başka bir iz bırakmayacak gibi gözüküyor...  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Büyü Bozuluyor 26 Ocak 2015

Günün Köşe Yazıları