Geleceğin kitabı nasıl olacak?

30 Kasım 2016 Çarşamba

Geleceğin kitabının e-kitap olacağı düşünülüyordu. Dijital ortamdaki hızlı gelişme, taşınabilir cihazların çoğalıp ucuzlaması, internet bağlantılarının yaygınlaşması müzik ve sinemada olduğu gibi geleceğin dijitalde olduğunu düşündürüyordu. Yayıncılık sektörü için de dijitale göçün kaçınılmaz olduğu kanısı hâkimdi.
Artık sokak sokak kitapçı aramak da, internet üzerinden sipariş verip kitaplarınızın gelmesini günlerce beklemek de gerekmeyecekti. Kitaplar bir tık ötedeydi. Üstelik kâğıda basılı kitaptan çok daha ucuza da satılacaktı. Oturduğunuz yerden satın alıp hemen okumaya başlamanız mümkündü. On binlerce kitap küçük bir tabletin içine sığabiliyordu. İsterseniz kendi kitabınızın yayıncısı da olabilecektiniz. Yeter ki eserinizi yazın, e-kitap üretmek çok kolaydı.
E-kitapla birlikte yayıncılık sektörü için de birçok kolaylık söz konusu olacaktı. Artık bir kitap yayımlamak için matbaa sürecine girmeye, ne kadar satacağını bilmeden iki, üç bin kitabı basıp depoya koymaya, o kitapları dağıtmaya çalışmaya, kitapçılara ulaştırmaya gerek kalmayacaktı. Bir kitabı yayımlamak için onu e-kitap formatına sokmanız yeterli olacaktı. Bu da para ve zamandan kazanmak demekti.
E-kitap büyük bir heyecanla karşılandı. Telif haklarının nasıl korunacağı, korsan yayının nasıl önleneceği, yeni masraflar yaratıp yaratmayacağı pek de sorgulanmadan ABD’li yayıncıların öncülüğünde bu işe hızla girişildi. Özellikle Dünyanın en büyük internet kitapçısı Amazon’un da desteği ile hemen her yıl e-kitap satışlarının arttığı haberlerini duymaya başladık.
Son bir - iki yılda ise e-kitap fırtınasının dindiği, hatta e-kitap satışlarının düşmeye başladığı görülüyor. Zaten ABD dışında e-kitap satışları yıllık ciroların yüzde 3-5’ini geçmiyordu. Hâlâ da aynı oranlarda.
E-kitabın yeterli ilgiyi görmemesinin kuşkusuz çeşitli nedenleri var. En önemli neden olarak kitap okurunun okuma alışkanlığına uygun bir model olmadığı ileri sürülüyor.
E-kitap üretiminin de, fiyatlarının da kâğıda basılı kitaptan çok da ucuz olmaması da bir etken. Esas neden olarak, tüketicinin kitap okumak için özel olarak tabletler bir yana normal tabletleri de satın almaması, cep telefonları ile her işin görülmesi öne sürülüyor. Cep telefonları da ne kadar büyük olursa olsun kitap okumak için uygun aletler değil.
E-kitabın benimsenmesi için bir süre daha beklememiz gerektiği, kâğıda basılı kitabın ömrünü tamamlamadığı görülüyor. Kâğıda basılı kitaptan e-kitaba geçiş bir devrim şeklinde gerçekleştirildiği, yaşanması gereken evrimin yaşanmadığı anlaşılıyor. Geçilmesi gereken bir aşama atlanmış.
Bu ayın başında Canon’un organizasyonu ile katıldığımız, Münih’te düzenlenen “Future Book Forum”da “Geleceğin kitabı nasıl olacak” sorusuna cevap aradık. 23 ülkeden çoğunluğu yayıncı iki yüz katılımcı ile birlikte iki gün boyunca geleceğin kitabını tartıştık.
Yeni baskı makineleri ile çok kısa bir sürede bir kitaptan tek bir adet bile basmak mümkün. İnternet üzerinden siparişi verilen bir kitabın direktifi matbaaya ulaştığı anda basılıp paketlenip okura kargolanmasının dakikalar içinde yapıldığı yayınevlerinin sunumlarını da izledik. Böylece stok tutmadan kitabı kolayca üretip hızlıca okura ulaştırmak mümkün. Bu da maliyeti düşürüp olabildiğince çok yeni okura ulaşmayı sağlıyor. Kişiye özel kitap üretilebiliyor. Okurun isteğine göre bir kitabın tamamını ya da bir bölümünü basabiliyorsunuz. Bu özellik eğitimde, akademik çalışmalarda çok kolaylık sağlıyor.
Geleceğin kitabının hibrit bir kitap olacağı anlaşılıyor. Kitap yine kâğıda basılacak ama dijital ortamdaki portallar, karekodlu videolar, sosyal medya etkileşimi gibi unsurlarla desteklenecek. Interaktif olacak. Okur da yazar olarak kitaba katkıda bulunabilecek. Geleceğin kitapları sürekli değişen, yenilenen, yaşayan kitaplar olacak.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Ara Güler Müzesi 5 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları