‘Eyy Facebook... Eyy Yandex...’

07 Aralık 2016 Çarşamba

Facebook ve benzeri sosyal paylaşım sitelerinin ilginç bir anlayışı var. Müstehcenlik, hakaret, ırk ayrımcılığı gibi birçok konuda yasalara saygılı hatta aşırı hassaslar. Örneğin FEMEN’in protesto eyleminde göstericinin memelerinin ucunun görünmesi bile o haberin kaldırılmasına yetiyor. Hatta hükümetlere yönelik ağır eleştiri içeren paylaşımları bile uyarıya gerek kalmadan kaldırıyorlar ama iş müzisyenin, sinemacının, yazarın hakkını korumaya gelince akan sular duruyor.
Bir kişi Facebook’ta istediği müzik, sinema ya da edebiyat eserini paylaşabilir. Bu işi yaparken sosyal paylaşım sitesi bu eserlerin Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu kapsamında korunduğunu, eser sahibinden izin almadan paylaşamayacağı uyarısını yapmaz. Çünkü başta Facebook olmak üzere tüm sosyal paylaşım siteleri ne kadar çok içerik paylaşılırsa o kadar çok izleyici kazanacağını, ne kadar çok izleyici varsa da o kadar çok reklam alacaklarını yani para kazanacaklarını bilir. Bu nedenle müzik, sinema ve bilim ve edebiyat eserlerinin paylaşımlarını destekler, kolaylaştırırlar.
Bu nedenle de eser sahibi izin alınmadan paylaşılan eserini kaldırtmak isterse o içeriği olabildiğince geç kaldırmak için işi yokuşa sürerler. Şarkıların, film ve dizilerin internet üzerinden çok yaygın olarak paylaşıldığını, müzik ve sinema endüstrilerinin maddi olarak ağır darbeler yediğini, her geçen yıl bu kayıplarının artıp tahammül edilemez seviyeye geldiğini biliyoruz. Benzer bir durum yayıncılık endüstrisi için de yaşanıyor. Dijital kitap korsanlığı çığ gibi büyüyor.
Bir çevirmen arkadaşım yaşadıklarını anlattı. Bilimsel ve felsefi eserler çeviriyor. Bir kitabı çevirmek için yıllarını veriyor. Elde ettiği gelir de çok düşük. Tek umudu çevirilerinin tekrar baskılar yapması. Ama bu pek mümkün olmuyor. Yayınevleri bilimsel, akademik eserlerin üniversitelerde fotokopi ile çoğaltıldığını, şimdi buna bir de PDF dosyaların internette paylaşımının eklendiğini söylüyor.
İnternette araştırıyor ve Facebook’taki gruplarda çevirilerinin paylaşıldığını görüyor. Bunlardan 4000 üyeli birinin yöneticisine mesaj yazıyor ve çevirilerinin kaldırılmasını istiyor. Cevap bile alamıyor. Facebook’a başvuruyor.
Facebook, kitabı grupta paylaşandan istemediği şeyleri çevirmeninden istiyor. Eserin çevirmeni olduğunu ispat etmesi bildiriliyor. Uzun uğraşlardan sonra Facebook o içeriği kaldırıyor. Ama daha onlarca grup ve sayfada aynı eser izinsiz paylaşılmaya devam ediyor. Facebook her grup ve sayfa için ayrı ayrı başvuruda bulunulması gerektiğini bildiriyor.
Bu kanunsuz paylaşımlarda Yandex gibi kuruluşların rolü ne diyeceksiniz? Müzik ve sinema eserlerine olduğu gibi korsan PDF’lerin de internet ortamında dağıtılabilmesi için gerekli yeri sağlıyorlar. “Bir dosyayı ya da klasörü paylaşmak için onları yayımlamak gerekir. Yandex Disk’e yüklediğiniz dosyalar bulutta saklanır; internete bağlı herhangi bir cihazdan onlara ulaşabilirsiniz” deniyor.
İstediğiniz kitabı tarar, Yandex Disk’e yüklersiniz. Sonra da Facebook’ta bir kapalı grup kurar bu kitapları herkese dağıtırsınız. Grup “kapalı” olduğu için eser sahibi eserlerim izinsiz paylaşılıyor mu diye bile bakamaz. Her şey aksi gitti, şikâyetler arttı, grubunuz kapatıldı, dosyalar paylaşıma mı kapatıldı? Sorun yok hemen yeni grup açar suç işlemeye devam edersiniz.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın fikri haklar konusuyla yakından ilgili olduğunu biliyoruz. Buna rağmen 10 yıldır Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu taslağı yasalaşamadı, hâlâ çalışılıyor. Cumhurbaşkanı’nın sabrı taşmadan, “Eyy Facebook... Eyy Yandex...” diye çağrılar yapmadan yani daha fazla gecikmeden umarız taslak yasalaşır, buna dur denir.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Ara Güler Müzesi 5 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları