Ermeni Lobisinin Derdi Para ve Toprak

29 Nisan 2014 Salı

Samuel A. Weems, Amerikalı. Baptist Kilisesi üyesi emekli bir savcı iken yazdığı “Ermenistan Terörist -HıristiyanÜlkenin Sırları” adlı kitabında soykırım iddiası ile ilgili çok çarpıcı deliller ortaya koyuyor.
Bu kitap nedeniyle linç kampanyasına maruz kalan yazar 2003 yılında şüpheli bir şekilde ölmüştür. Kitabında yaptığı değerlendirmeler ışığı altında Ermeni lobisinin esas derdinin para ve toprak olduğunu söyleyebiliriz.

Ermeni lobisi para peşindedir
Washington DC’de faaliyette bulunan milyon dolarların sahibi “özel ilgi lobisi”nin en önemli amacı mümkün olan en fazla tutarda Amerikan dolarlarını Ermenistan adına toplamaktır. Toplanan paralar son yirmi yılda birkaç milyar doları bulmuştur. Bu paraları verenler Amerikalı vergi mükellefleridir.
Amerika’da vergi verenlerin büyük bir kısmı bu paraların nerelere gittiğini merak etmez. Onlar hükümetlerine güveniyorlar ve dış yardımların Amerika’ya yararlı olduğunu düşünüyorlar. Amerika hükümetleri de dış yardımlar konusunda vatandaşlarının uslu çocuk olmasını istiyor.
Ermeni lobisi kendilerine yapılan ciddi yardımları hak ettiğine inanıyor ve Amerikan halkına minnet duymak için bir nedenlerinin de olmadığına inanıyorlar.
Ermeni lobisinin en büyük amacı başta Amerika olmak üzere lobi yaptıkları ülkelerden para dilenmek ve bu paralarla güçlenerek Türkiye’den toprak koparma hayalini gerçekleştirmek.

Soykırım iddiası bir paradigmadır
Kişiler, ülkeler, milletler ve lobilerin para bulmaları için bir “paradigma yaratmaları gerekir. Ermeni lobisinin yarattığı paradigma “soykırım” iddiasıdır. Diğer paradigmaları da en kapalı Hıristiyan toplumu olarak Türkiye’yi vahşi Müslüman ülke olarak göstermeleridir.
Oysa Atatürk’ün kurduğu yüzde 97’si Müslüman olan Türkiye çağdaş, laik, “Yurtta barış dünyada barış” ilkesine sıkı sıkıya bağlı merhametli bir ülkedir. Bu durumda vahşi olmayan Türkiye’ye Hıristiyan toplumu tarafından nefretle bakılması için soykırım iddiası çok iyi bir bahanedir.
Soykırım iddiasında bulunan ve her yıl nisan ayında gündemimizi oluşturan Ermenistan neden 1992 yılında hiçbir hakkı olmadığı halde Azerbaycan topraklarının yüzde yirmisini işgal etti? Amerika neden Azerbaycan’a ambargo uyguladı? Rusya ve Amerika birlikte neden Ermenistan’a milyar dolarlara varan yardımlarda bulundular? Bu soruların yanıtlarına baktığımızda Ermeni lobisinin derdinin tarih değil, para olduğu anlaşılacaktır.

Ermeni lobisi Batı’yı hep aldatmıştır
11 Eylül’den sonra Bush Kongre’den Azerbaycan’a yapılan dış yardımların kesilmesini sağlayan 1992 yılında çıkarılan “Özgürlüğü Koruma Kanunu”nun kaldırılmasını talep etti. Ermeni lobisi müthiş bir çaba ile bunu engellemek isterken şunu iddia ediyordu: “Azerbaycan’a dış yardım Ermenistan’a zarar verir.” Peki Azerbaycan Amerika’nın Orta Asya’daki çıkarları için önemli değil mi? Hayır Ermeni lobisinin çıkarları Amerikalıların çıkarlarından daha önemlidir.
İşte bu denli etkin bir lobi faaliyeti göstermek için dayanacakları ciddi bir paradigma olmalıydı. Bu da “soykırım iddiası” ve “Vahşi Türkler, vahşi Müslümanlar”dır.

Taziyeler Ermeni lobisini tatmin etmez
Peki bu anlayışın sahibi Ermeni lobisinin yalanlarının destekçisi kimler? Başta Müslümanlık üzerinden halkını ikna etmiş ve dini kullanmış iktidarın başı Başbakan. Başbakan’ın taziyesinin en kapalı Hıristiyan toplumu olan Ermeni lobisi üzerinde inandırıcı olması beklenmemeli. Ermeni lobisinin Amerikalıları baskı altına alışının bir sonucu olarak Ermeni lobisi para bulmak için yarattıkları paradigmalarında Müslümanlığı kimseye bırakmayan AKP’yi ve neoliberal aydınları da ikna etmişe benziyor!
Doğu Perinçek’in AİHM’deki başarısını küçümseyenler ve ülkemizin onuruna yaptığı bu katkıyı ifade etmekten utananlar aslında Ermeni lobisinin çıkarlarına ve yalanlarına alet olduklarını unutuyorlar.
Acıları paylaşmak ifade özgürlüğü kapsamında alkışlanacaksa ülkesi için kelle koltukta savaşanlara vefa göstermek de çağdaş insan olmanın gereğidir.   



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları